ben stajdayken gordugumu soyliyim oncelikle. stajdaki ogretmen yaramazlik yapan cocugu sinifin bir kosesinde bir sandalyeye oturtarak siniftaki diger kisilerin onu gormezden gelmesini istiyordu.
Ben bu cezayi hic begenmemistim. Ve cocuga yarardan cok zararda bulunacagini dusunuyorum. cunku hicbir zaman birini assagilayan bir cezanin o kisiye fayda sagladigi gorulmemistir. siz bu ceza ile cocugu assagilamis oluyorsunuz. kimse seni gormuyor , kimse seni duymuyor , sen herkezden ayrı yerde oturup yaptiklarini dusuneceksin dediginiz vakit cocuk kendini diger cocuklardan assagi hissedecektir. belki o an icin ozur dileyecek derse ya da oyuna devam edecektir fakat bu verdiginiz ceza yuzunden size karsi bir nefret besleyecektir. Hatta sadece size degil sizin yuzunuzden diger cocuklara ve belki de ileride butun topluma karsi bir nefret besleyecektir...
acikcasi ben siddete de cezaya da karsiyim. sorunu ceza kullanmadan cozebileceksek mutak suretle ceza kullanmamaliyiz. fakat bazi durumlarda ceza zorunlu oluyor. bu durumlarda cocuklarin gururlari kirilmadan bir ceza verilmelidir. yakarida bedirhan arkadasimizin cezasi gercekten cok guzel. kavga eden ya da anlasamayan cocuklara ceza olarak birbiriyle daha cok zaman gecirmelerine saglayacak seyler verilebilir. ders boyu el ele tutusmak , 3-5 dakika sarilmalarini saglamak , birlikte bir drama sergilerini istemek gibi...
ama benim dusunceme gore cezalar kesinlikle ceza olarak verilmemeli. yani cezayi verdiginizde cocuk bunun bir ceza oldugunu bilmemeli. iste tam burada ogretmenin yaraticiligi devreye giriyor.
mesela surekli kavga eden ya da tartisan cocuklar dedigim gibi dramada birbiriyle eslestirilebilir , danslarda birbiriyle eslestirilebilir. eslesmek istemedikleri takdirde buna zorlanabilirler. Ya da bir kuraa gibi birsey yapilir fakat bu kuraa'ya hile karastirilarak yine bu kisilerin birbirlerine cikmalari saglanir...
ya da aksamlari gec vakitlere kadar sokakta kalmak isteyen bir çocuğa eve gel dediğiniz zaman gelmeyebilir. bu durumda "sözümü dinlemediğin için 2 gün dışarı çıkmayacaksın" diye bir ceza verirseniz bu çocuk sadece ceza almamak için dışarı çıkmayacaktır. fakat ileriki zamanlarda ceza almadan bunu yapacağı bir durumda (mesela tatil için bir akrabasına gittiğinde ya da büyüyüp üniversiteyi kazandığında) kazandığı bu özgürlüğü sonuna kadar zorlamayı isteyecek ve zamanında çocuğun iyiliği için yaptığınız şeyler ters tepecektir. Böyle bir ceza vermek yerine mahalledeki komşularınıza belirli bir saatten sonra "aa ne kadar kötü bi kız bu geç saatte dışarda oyun oynaması hiç hoş değil" şeklinde ya da benzer şeyler soylemelerini tembihleseniz o yaştaki bir çocuk çevresindeki buyukler tarafindan takdir edilmek için zaten kendisini kötü gösteren şeyleri yapmamayı tercih edecektir.
aslinda insanların sigara ve içkiye özenmelerinin ve bunları kullanmalarının nedenleri de yaklaşık olarak aynı... anne-babalar çocuklarının yanında sigara , içki içiyorlar fakat çocuklarının içmesini istemiyorlar. olay boyle olunca cocuklar da merak ediyorlar. fakat yasak olduğu için içemiyorlar. fakat bir yolunu bulup ailelerinin haberi olmayacağını düşündüklerinde bu maddeleri içmekte bir sakınca görmüyorlar. (kimse görmezse suç değildir...) fakat anne-babalar çocukların bu maddeye özenmemesi için bu maddelere çocuğun nefret ettiği tadları karıştırsalar (mesela bira şişesine iğrenç bir tadı olan şurubu koysalar ya da sigaranın içilen yerine acı bir sıvı katsalar) ve çocuğa tattırsalar... bu uygulama çocuğun bu maddelerden uzak durmasını sağlayacaktır. ardından çocuğa bu maddelerin zararlarını anlatsalar , zamanında anne babalarının ya da çevrelerinin alıştırdıklarını ve bir daha bırakılmadığını anlatsalar bence çocuğun bu maddeleri kullanmasının önüne geçmiş olacaklardır. ( ben ufakken sigaraya çok özeniyormuşum. annem sigarayi icien cekerken ben de agzima kalem koyup içime cekiyormusum. annem benim bu kadar ozendigimi gorunce sigaranin icilen yerine sabun surmus. sabunbir baz oldugu icin (bildiginiz gibi bazlar acıdır) sigaradan 1 nefes cektigim gibi hem sigaranin aciligi , hem sabunun aciligi agzima geldi. o ana kadar o kadar igrenc birsey gormedigimi dusundum. tabii oksuruk de cabasi. o andan sonra sigaradan nefret ettim. su an sigara icmiyorsam eminim ki bunun nedeni annemin bu konudaki yaratici zekasidir.)
sonuc olarak soyleyecegim su ki cezalar hayatin bir parcasiymis gibi olmali. cocuk bir seyi anne-babamin yaninizda yaparsam ceza alirim anne-babamin haberi olmadan yaparsam ceza almam seklinde dusunememeli. cocugun boyle dusunmemesi icin de kotu durumlar sanki o hareketi nerde ve ne zaman yaparsa yapsin karsisina ayni sekilde cikacakmis gibi olmalidir...