BENİM ANNEM CANIM ANNEM

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Nihal EROĞLU
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Okuma süresi: 0:59
--------------------------------------------------------------------------------

Anneme Mektup

Ben bu gurbete ile düştüm düşeli,
Her gün biraz daha süzülmekteyim.
Her gece, içinde mermer döşeli,
Bir soğuk yatakta büzülmekteyim.

Böylece bir lâhza kaldığım zaman,
Geceyi koynuma aldığım zaman,
Gözlerim kapanıp daldığım zaman,
Yeniden yollara düzülmekteyim.

Son günüm yaklaştı görünesiye,
Kalmadı bir adım yol ileriye;
Yüzünü görmeden ölürsem diye,
Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.

Necip Fazıl Kısakürek
 
Anne ne yaptın?

Anne sana kim dedi yavrunu doğurmayı?
Sanki karnında fazla yaramazlık mı ettim?
Senden istemiyordum ne tacı ne sarayı
Karnında yaşıyordum kafiydi saadetim.

Bir kere doğurdunsa sonra niçin büyüttün?
Kundakta beşikte de bir zahmetim mi vardı?
Koynundan niçin attın yavrunu bütün bütün.
Bilmiyor muydun ki o yalnızlıktan korkardı?

Sütünden tatlı mıdır anne sanki bu hayat?
Bana sorsana anne yaşamak bir hüner mi?
El aç yalvar gündüze geceye boyun uzat
Bu uğurda bir ömür çürütmeye değer mi?

Karnında yaşıyordum kafiydi saadetim
Anne istemiyordum ne tacı ne sarayı
Anne karnında fazla yaramazlık mı ettim?
Anne sana kim dedi yavrunu doğurmayı?

Cahit Sıtkı Tarancı
__________________
 
Analar

Analar bu çocukları nasıl güldürüyorsunuz
Nasıl yaz gökleri gibi böyle
Durgun sular iyi çağlar gibi
Kulaklarına neler fısıldıyorsunuz
Ne öğütler veriyorsunuz
Analar bu çocukları nasıl güldürüyorsunuz

Bir çocuk koşuyor ardından çocuklar koşuyor biri daha koşuyor
Sarı at kuyruğu saçlar kırmızı kurdeleler benekli morlar
Bu etekleri nasıl biçiyorsunuz analar
Bu gömlekleri nasıl dikiyorsunuz
Analar bu çocukları nasıl giydiriyorsunuz

Nasıl büyütüyorsunuz nasıl şaşıyorum şaşıyorum
O eti o sütü nerden buluyorsunuz
Memelerinizi gür tutuyorsunuz
Bir top sıçrıyor ardından bir çocuk bir çocuk daha
Gücümüze güçler katıyorsunuz
Analar utandırıyorsunuz
Çağı utandırıyorsunuz çağdaşı utandırıyorsunuz

Arif Damar
__________________
 
Bu Aşkın Adı Başka

Ben hiç büyümedim anne
gözlerim büyüdü, çizgilerim büyüdü
melekler sağanak sağanak inerken bahçemize
ellerim büyüdü
ellerim ve hayâllerim…

Nerde kaldı cennetin ölümsüz sabahları
sen nerde kaldın anne?
avuçlarımda sıcak bir duâ ve pamuk şekeri
gülmelerin tadı başka
rengi başkadır ağlamaların senin şefkatli tokadında
cennet renkli yüzünü göster bana
bak büyüdü ellerim anne
çamurlu sokaklarda büyüdü ayaklarım
gözlerim büyüdü
ben büyüdüm anne, kar beyazı duâlarınla

Bugün top oynarken arka mahallede
yine kirlettim tişörtümü, şortumu
sakın amcama söyleme
içimden Kara Kartal’ı tuttuğumu.
ıslak gözlerini sil anne
inan, büyüdüm bak
artık dar geliyor bana 25 numaralı ayakkabım

Gece, karabasanlar çöreklendi üstüme
çok korktum anne
bağırmak istedim
sana sarılmak istedim ama
uzattığımda ellerimi, sen yine yoktun
off! yine ellerin kanayacak portakal bahçelerinde
sen aldırmasan da buna
çok acıyacak biliyorum

Ben büyüdüm anne
bak ellerim de büyüdü
bundan sonra her okul sonrası
çarşıda/pazarda ayakkabı boyarım
bakkal amcaya yardım eder, simit satarım
evin erkeği ben değil miyim
sen evde oturacak, ben çalışacağım
artık limonlu dondurma için ağlamam, söz.
ağlamam anne, sen ağlamadıkça.
sabah gözlerimi açtığımda
senin kucağında uyanmak istiyorum
karabasanlar annelerden korkar değil mi?

‘Baban, uzaklara çok uzaklara gitti
bize daha güzel yer bulmak için
başka diyarlara gitti’ demiştin ya
gidenler bir daha geri gelmez mi?
uzaklar neden hiç bitmiyor anne
geçenlerde arkadaşım Ali’nin babası İstanbul’a gitmiş
iki gün sonra geri dönmüş
ama dönerken de güzel mi güzel
kırmızı bir araba getirmiş ona
anne, İstanbul uzak mı bizim memlekete?
ben oyuncak istemem anne
babam dönsün yeter
zaten bir çocuğa en güzel hediye
anne-babasının yanında olması değil mi?

Bak anne, şu benim beşiğim
şu ayakkabım, hem de 26 numara
onlar da oyuncaklarım
burası kocaman oyuncak bahçesi, görüyor musun?
ne olur artık ağlama
gözyaşı yakışmıyor sevgi taşıyan gözlerine
hadi git, bak akşam oldu
beni hiç merak etme
keyfim yerinde
ama yarın yine gelirsin değil mi?
kuştüylü kalbinle sev beni olur mu
ben hiç büyümedim anne, ben ölmedim
ben cennetin 'yeşil kuş’uyum anne

Anne görüyor musun
ben ölmedim
ben büyümedim anne.

Zafer Şık
 
http://www.okuloncesiforum.org/yukler1/yukler/fe88c0e3932dcfc30ccdfc370739fd11.rar
 
gerçekten tek kelimeyle süper
 
ANNEM
Sen olmasaydın annem;
Ne doğar,ne yaşardım
Senin şefkatinle ben
Büyümeyi başardım.

Üzerime titrersin,
Korursun kanadınla
Canıma can katarsın
 
ANNE
Sen bahrda nazlı çiçek,
Ben çiçekte tombul böcek,
Sensin beni güldürecek
Anneciğim,biriciğim.

Kulağımda tatlı sesin,
Ninni yavrum uyu dersin,
Sevgi bağın eksilmesin
Anneciğim,biriciğim.

MEVLÜT KAPLAN
 
hepinize çok teşekkürler arkadaşlar güzel paylaşımlarınız için hepside çok güzel gerçekten
 
ANNELER GÜNÜ NASIL DOĞDU?

Amerika Birleşik Devletlerinin Philadelphia (Filedelfiya) eyaletinde Arına Jarvis adında genç bir kız ile annesi mutlu bir yaşam sürüyorlardı. Genç kız annesini çok seviyordu. Annesi hastalandı ve 9 Mayıs 1866 tarihinde öldü. Bu beklenmedik olay genç kızı çok üzdü. Yaşamda kimsesi kalmayan Jarvis, ölüm olayına bir türlü alışamadı. Aylarca yemedi, içmedi. Yaşama küstü. Bir ara kendini öldürmeye bile kalktı. Jarvisin bu durumunu yakından bilen ve gören komşusu, genç kızla arkadaş oldu. Yaşlı komşusu, onu avutuyor, üzüntülerini azaltmaya çalışıyordu. Bir gün Jarvise, İnsanlar doğar, yaşar, ölür. Bu bir doğa yasasıydı;. dedi. Bu sözler Jarvisi çok etkiledi. Ölümün de doğmak, yaşamak gibi bir olay olduğuna inandı. Fakat bu inancı, annesine olan sevgisini azaltmadı. Zamanla ölümün soğukluğu kayboldu. Jarvis, annesini ağlayarak değil sevgiyle anmaya başladı. Acıları sevgiye dönüştü. Aradan bir yıl geçti. Annesinin ölüm yıldönümü olan 9 Mayısta, onu hiç yalnız bırakmayan arkadaşlarına şunları söyledi: Bir yıldır çektiğim acılar bana şunu öğretti: Dünyada anne sevgisinin, annenin yerini dolduracak hiçbir şey yoktur. Yılın bir gününü annelere ayıralım. O günü annelerimizle ilgili anılarla dolduralım. Böylece annelerimize olan sevgi borcumuzu ödeyelim.

Arkadaşları, Jarvisin bu önerisini çok beğendiler. Birlikte belediye başkanına gittiler. Önerilerini anlattılar. Belediye başkanı bu öneriyi içtenlikle kabul etti. Bu öneri sonunda Amerika Birleşik Devletleri Kongresinde de görüşüldü. Kongrede mayıs ayının ikinci pazar gününün Anneler Günü olarak kutlanması kararlaştırdı. 1908 yılında ilk kez kutlanan Anneler Günü, kısa zamanda dünyanın tüm uygar ülkelerinde kutlanmaya başlandı. Ülkemizde de 1955 yılından bu yana her yıl Anneler Günü kutlanmaktadır. Her yıl Mayıs ayının ikinci pazar günü Anneler Günü olarak ulusça kutlanır.

TÜM ANNELERİN ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN...
 
annem,
canımın ta içisin sen,nasıl severim bir bilsen...meleğim melekler günün kutlu olsun şimdiden...benim için her gün annelerimize özel,her doğan gün onlarla güzel...seni çok seviyorum melek annem...
 
ArkadaŞlar Bunlar Ne Kadar GÜzel Ve Duygusal Şİİrler AkŞam AkŞam AĞlattiniz Benİ
 

Hoşgeldin!

Sitemize hoşgeldiniz, avantajlardan yararlanmak için kayıt olabilirsiniz.

Kayıt Ol!

23 Yıldır Sizlerle

23 yıldır sizlerleyiz. Türkiye'nin ilk okul öncesi eğitim platformu
Geri
Üst