- Katılım
- 12 Nis 2007
- Mesajlar
- 318
- Tepki Skoru
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 41
Milli Eğitim Bakanlığı öğrencilerin, sosyal ve ekonomik durumlarını değerlendirmek adına, bütün öğrenciler için birer anket formu gönderdi. ADEY ( aşamalı devamsızlık yönetimi ) adı altında Risk Değerlendirme formlarında, Öğretmenlerin her öğrenci için ayrı ayrı doldurması gereken bölümler var. Ancak, sorular bir öğretmenin bilmesine imkan olmayan türden. Öğretmenlerin bu soruların yanıtını bilmesi için, adeta hafiye gibi kapı kapı dolaşarak bilgi toplaması lazım.
- Ebeveynlerden birinde tanı konulmuş psikiyatrik bir sorun mu var ?
- Ailede ihmal ve istismar mağduru çocuk var mı?
- Ailenin, Sosyal hizmetler bakımı altında ya da adalet sistemi içinde olan diğer bir çocuğu var mı? (Çocuk dışında, ailede başka bir çocuğun yetiştirme yurdunda kalması ya da cezaevinde/ıslah evinde olması ya da geçmişte kalmış olması.)
- Çocuğun ebeveynleri ya da başkaları tarafından fiziksel istismara uğradığına dair bulgular var mı?
Dahası ankette bazı soruları özellikle 1. Kademe ilköğretim okulu öğrencisine sormak da kolay değil, cevabını almak da.
Bir Eğitimcinin öğrencisine; “Ailenin sana kötü davrandığını düşündüğün olur mu?” ya da “Ailen tarafından dışlandığını hisseder misin?” veya “Ailen sana önem veriyor mu?” “Fiziksel kavgalar aileniz içinde ne sıklıkta çıkar?” gibi sorular sorması ve bunların çetelesini tutmaya mecbur edilmesi doğru değildir. Bu çalışmaların, ya Rehberlik servislerince ya da TÜİK gibi anketler konusunda daha tecrübeli birimler tarafından yapılarak, Öğretmene bilgi verilmesi gerekir.
Gelişi güzel ve uzmanlığı bile şüpheli kişiler tarafından hazırlanan saçma sapan sorularla öğrencilerin psikolojisini bozmaya, öğretmenleri de sistemin hafiyesi gibi kullanmaya kimsenin hakkı yok. Bir veli çıkıp, siz ne hakla benim çocuğuma bu soruları soruyorsunuz dese, Sayın Milli Eğitim Bakanımız bunun cevabını verebilecek mi ? Merak ediyorum.
- Ebeveynlerden birinde tanı konulmuş psikiyatrik bir sorun mu var ?
- Ailede ihmal ve istismar mağduru çocuk var mı?
- Ailenin, Sosyal hizmetler bakımı altında ya da adalet sistemi içinde olan diğer bir çocuğu var mı? (Çocuk dışında, ailede başka bir çocuğun yetiştirme yurdunda kalması ya da cezaevinde/ıslah evinde olması ya da geçmişte kalmış olması.)
- Çocuğun ebeveynleri ya da başkaları tarafından fiziksel istismara uğradığına dair bulgular var mı?
Dahası ankette bazı soruları özellikle 1. Kademe ilköğretim okulu öğrencisine sormak da kolay değil, cevabını almak da.
Bir Eğitimcinin öğrencisine; “Ailenin sana kötü davrandığını düşündüğün olur mu?” ya da “Ailen tarafından dışlandığını hisseder misin?” veya “Ailen sana önem veriyor mu?” “Fiziksel kavgalar aileniz içinde ne sıklıkta çıkar?” gibi sorular sorması ve bunların çetelesini tutmaya mecbur edilmesi doğru değildir. Bu çalışmaların, ya Rehberlik servislerince ya da TÜİK gibi anketler konusunda daha tecrübeli birimler tarafından yapılarak, Öğretmene bilgi verilmesi gerekir.
Gelişi güzel ve uzmanlığı bile şüpheli kişiler tarafından hazırlanan saçma sapan sorularla öğrencilerin psikolojisini bozmaya, öğretmenleri de sistemin hafiyesi gibi kullanmaya kimsenin hakkı yok. Bir veli çıkıp, siz ne hakla benim çocuğuma bu soruları soruyorsunuz dese, Sayın Milli Eğitim Bakanımız bunun cevabını verebilecek mi ? Merak ediyorum.