Merhabalar Okul Öncesi Forum Resmi Web Sitesi 'Biz BÜYÜK Bir Aileyiz'

Foruma ücretsiz kayıt olarak mesaj gönderebilir, yeni konular oluşturabilir ve diğer üyeler ile etkileşim içine olabilirsiniz.

GEBELİKKK

Katılım
29 Nis 2006
Mesajlar
416
Tepki Skoru
0
Puanları
0
Yaş
40
Gebelikte üç ana dönem vardır. İlk üç aya birinci trimestri, ikinci 3 aylık döneme ikinci trimestri ve son 3 aylık döneme de üçüncü trimestri denir. Şimdi bu dönemleri daha ayrıntılı inceleyelim.



İLK TRİMESTRİ ...



2. haftadan 6. haftaya ...



Gebeliğin ilk belirtisi sıklıkla geciken bir adettir. Sabah halsizliği ve günün her saatinde gelebilen bulantı hissi,gebeliğin diğer erken belirtilerdendir.Bazı kadınlarda sabah halsizliği daha ağır seyredebilir.Küçük ama sık öğünlerle midenizi hiç bir zaman tam olarak aç bırakmayarak ve biraz daha fazla dinlenerek sabah halsizliklerini bir derece hafifletebilirsiniz.Bazen sabahları kalkmadan yenilen birkaç adet kraker ya da benzeri kuru besin maddelerinin alınması ve kızarmış,baharatlı ya da asitli gıdalardan uzak kalınması da bu konuda size yardımcı olabilir.Bulantı oluşmasına neden olabilecek yiyecekler de dahil olmak üzere kokulu her nevi maddeden uzak kalınmalıdır.Sıklıkla,sabah halsizlikleri ilk trimestrinin sonunda genllikle kaybolur.Bir çok kadın gebelikleri boyunca oluşabilecek olan bulantıdan tedirginlik duymasına rağmen,bunun korkacak bir şey olmadığını bilmeleri gerekir.Eğer bulantılar ve kusamalar kilo kaybına yol açacak kadar fazla olsa da bebeğiniz uterus ( rahim ) içinde iyi bir şekilde korunmaya devam edecektir.Ancak bununla birlikte halsizlik ve kilo kaybı olduğunda ya da idrar mikterınızda azalma ve renginde koyulaşma farkederseniz mutlaka doktorunuzla temasa geçiniz.Bu durumda doktorunuz muhtemelen önlem olarak damar içi sıvı tedavisi ve bulantıları kesmek için ilaç tedavisi önerecektir.



Bazı kadınlarda da sabah halsizliğine ek olarak ,gebeliğin ilk iki yada üç haftasında tat alma duyusunda değişiklikler olabilmektedir.Aşerme de denilen bu durum bazı gıdalara karşı aşırı istek duymakla kendini gösterecektir.



Bunların dışında şu gibi değişiklikleri de farkedeceksiniz. Göğüsleriniz dolgunlaşacak ve muhtemelen daha hassas hale gelecek,aerola denen,meme ucundaki koyu renkli halka genişleyecek ve daha da koyulaşacaktır. Vücudunuz süt yapmaya başlama hazırlıkları içinde olduğundan areola üzerindeki bezler daha dışarı doğru fırlayacak ve meme üzerinde silik bir şekilde görünen mavi renkli venler ( ince toplar damarlar ) daha belirginleşerek,bariz görülür hale geleceklerdir.Bu aşamada ya da gebeliğinizin herhangi bir döneminde mukotik ( sümüksü ) bir vajinal akıntı da başlayacaktır.



İlk üç ay içinde kendinizi daha yorgun hissedebilirsiniz.Eğer yorgunluk hissediyorsanız dinlenmek için kendinize ekstra zaman ayırmaya çalışmalısınız.



Bazı kadınlar gebeliğin erken dönemlerinde hiç bir değişiklik hissetmedikleri için üzüntü duyarlar.Bulantı ve kusmaları olmadığı için bir takım şeylerin yanlış gittiği düşüncesine takılabilirler.Eğer kendinizi iyi hissediyorsanız bundan memnuniyet duymalısınız.Bu tip değişikliklerin olması ya da olmaması gebeliğin sağlıklı gittiği ya da gitmediği ile ilintili değildir.Kendiniz hasta hissetmemeniz,bulantılarınızın ya da kusmalarınızın olmaması ya da yorgunluk hissetmiyor olmanız herhangi bir probleme işaret değildir.



Bazı kadınlar erken gebelik dönemlerinde vajinal kanama ya da lekelenme görebilirler.Genellikle bu kanamanın nedeni çok açık olmamakla birlikte, uterus duvarından plasental tutunmanın kaybedilmesi ile meydana gelebilmektedir.Kanama her zaman ciddi bir problem demek değildir ve bu tip kanamaların birlikte olduğu bir çok gebelik daha ileri problemlere neden olmadan sürebilmektedir.Bununla birlikte gebelikte ki her türlü kanama dikkatli inceleme gerektirir.Özellikle düşük tehdidi açısından ve nadiren de olsa dış gebelik yönünden değerlendirilmelidir. Bunlar ciddi koplikasyonlara neden olabilecek hadiselerdir.Gebelikte kanama ya da lekelenmeniz oluyorsa mutlaka doktorunuza görünmeniz gerekir.Kanama yerine karın ağrısı ya da kramplar varsa ya da kanamanız bir pedi dolduracak kadar fazla olmuşsa bu da oldukça öneme haiz bir durumdur.Doktorunuz üzülmenize neden olabilecek ciddi bir şey olmadığını söyleyebilmek için sizi görmek ve değerlendirmek isteyecektir.



6. haftadan 13. haftaya...



Gebelik oluşumundan 1.5 ay sonra, kesinlikle idrara daha sık çıktığınızı farkedeceksiniz. Buna rağmen sabah halsizlikleri ve şişkinlik bu süre içinde devam ediyor olabilir. Kabızlık çekebilir ve içinizin yandığı hissedebilirsiniz. Eğer göğüslerinizdeki değişimler daha önce meydana gelmemişse bile artık oluşmaya başlayacaklardır. Ayrıca, adet öncesi dönemlerdekine benzer şekilde aşırı duyarlılık , hassasiyet ve hatta sinirlilik gibi psikolojik değişiklikler de farkedeceksiniz.



Gebeliğin ilk 6. haftası gibi erken bir dönemde, inanılmaz görülse de , tamamen oluşmamış olmasına rağmen bebeğin kalbi atmaya başlayacaktır. Bacak ve kolları daha sonra oluşmakla birlikte kalçaları teşkil etmeye başlar. Kafa, üzerinde gözlerin de leke halinde farkedileceği şekilde oluşmaya başlar. 7.haftada vücutla uyumsuz olacak şekilde büyük bir kafa, henüz ayrı olarak farkedilemeyen el ve ayak parmakları , nazikçe kapalı göz kapakları ve iyi bir cilt ile fetüs, henüz normal bir insan görünümü kazanmamıştır. Kaslar henüz çalışmamakla birlikte,kulaklar, kaburga kemikleri,kollar,bacaklar ve omurga giderek sertleşmeye başlar.Cinsel organlar tamamlanmamış olmakla birlikte seçilebilir ve alt çene de bu dönemde şekillenmeye başlar.Fetüs yutkunabilir ve bu erken dönemde kendi idrar kesesinden,amniotik sıvı içine idrarını yapar. Tüm bu oluşumlar halen çok küçüktür ve ancak çok özel tekniklerle görülür hale gelebilirler.



Bu dönemde yapılan kontrol amaçlı ultrasonografik tetkik sırasında sadece kalp atımına ait titremeler izlenebilir. Ultrason çok daha geç dönemlere kadar, örneğin fetal cinsiyet gibi detayları ayırt edemez.

13.haftada, embriyo hareket edebilmekle birlikte , uterus içinde çok küçük kaldığından siz onun hareketlerini henüz hissedemeyeceksiniz. Omurgası ve iç organları teşekkül etmeye başlamıştır. Fetüsün boyu 5 cm den 7 cm ye çıkmış kilosuda 29 gr kadar artmıştır.



Bu değişimler en gelişmiş ultrason ile dahi henüz izlenememekle birlikte, baş ve vücut büyümeye devam eder, diş yuvaları alt çenede belirmeye başlar. İnanılmaz ama,emme reflexi gelişmiştir ve fetus parmağını emebilir ve doğal olarak amniotik sıvıyı yutar,kas yapıları gelişmeye başlar ve beyin, kas hareketlerini kontrol etmeye başlar.Göbek kordonu plasentadan fetüse gerekli maddeleri taşırken,fetüsteki artık maddeleri de sizin dolaşım sisteminize geri getirir. Birinci trimestrinin sonunda bebeğiniz,artık embriyo yerine fetüs ismini hakeder.



12.haftadan sonra vücudunuzda yeni değişimler farkedeceksiniz. Çoğu kadın bu dönemde sabah halsizliklerinin kaybolduğunu ifade etmektedir. Meme başları ve aerola tamamen koyu renklenmiştir,uterus, karından elle hissedilebilecek kadar büyüyerek pelvis dışına doğru yükselir.



İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ TRİMESTRİ …



Şu anda ilk trimestri atlatmış durumdasınız.Artık bulantılarınız oldukça yatışmış olacaktır.Artık bir parça gebe görünümüne sahip olmaya başlarsınız ve artık normal ve sağlıklı olarak yemek yemenizin daha kolaylaştığını farkedeceksiniz.Neticede fiziksel olarak kendinizi daha iyi hissetmeye başlayacaksınız.Enerjinizin zirveye çıktığı,henüz hareketlerinizin tam olarak kısıtlanmadığı ve ruh halinizin hafifleyerek uçmaya başladığı,14.haftadan 26.haftaya kadar sürecek olan ikinci trimestri dönemine hoşgeldiniz.Bu bir kaç ayı da atlattıktan sonra,27.haftadan 40. haftaya kadar uzayan ,yeni bir takım rahatsızlıkları da beraberinde getirmekle birlikte yakın bir süre içinde bebeğinizin doğacağını bilmenin huzuru ile bunları da bertaraf edebileceğiniz 3. trimestri’ye doğru ilerleyeceksiniz.Şimdi bu dönemde,size ve bebeğinize ilişkin değişimleri biraz daha yakından irdeleyelim...



Bu dönemdeki anne adayları yaklaşık 20. hafta sıralarında bebeklerinin ilk hareketlerini hissetmeye başlarlar,ancak bunu hissetmeseniz de en azından 24 – 26. haftalara kadar bu konuda endişe duymanız yersizdir.Daha önce doğurmuş olan bazı kadınlar bu hareketleri daha erken dönemlerde de hissedebilirler. 20.haftalarda fetus gerçekten de farkedilebilir bir büyüme göstermeye başlar.Yaklaşık olarak 340 gr.ağırlığında ve doğum sırasındaki boyunun yarısı kadar olan 25 cm uzunluğa kadar gelişir.Bu noktada,fetüs tamamen oluşmuştur ve sadece büyümek ve iç organlarını geliştirmek için zamana ihtiyaç duymaktadır.Bacaklar,vücudun serbest hali ile orantılı şekilde büyümüştür,tırnaklar ve damaklar oluşmuştur,saç ve kirpikler görülür haldedir.Lanuga denilen hoş,yumuşak ve tüylü bir tabaka fetus vücudunun tamamına yakın kısmını kaplar.Eğer bu dönemde ultrasonografik bir inceleme yapılırsa bu organ ve yapıların bir çoğu görülebilir.



Bu dönem size bir parça rahatlık verecektir.Vücudunuz,hormonların etkileriyle bir dereceye kadar bu durumlara uyum sağlamaya çalışır ve bu sayede kendinizi daha az yorgun hissedersiniz.Bununla birlikte bebeğe daha geniş bir yer sağlamak amacıyla öne doğru genişleyen pelvisiniz nedeniyle sırt ve bel ağrılarınız olabilir.Ağrı kesici krem ve jeller,masaj ve sıcak uygulaması ( ılık bir duş veya ısıtıcı petler ile ) bu tip rahatsızlıkların azalmasına yardımcı olabilir.Uterus ( rahim ) göbek seviyesine kadar büyüdüğünden bu sayede siz de artık gerçek bir gebe kadın görünümüne sahip olursunuz.Ayrıca bu dönemde,düzensiz olarak gelip giden kasılmaların başladığını da farkedeceksiniz.Egzersiz ve cinsel ilişki bu kasılmaların sıklığını artırabilir.Bu kasılmalar sıklıkla dinlenme sonrasında geçerler.Eğer kasılmalarınız düzenli bir ritm gösteriyorsa ya da gebeliğinizin herhangi bir döneminde dinlenme sonrasında bir saat içinde en az 4 kez bu tip kasılmanız oluyorsa mutlak surette doktorunuza durumu bildiriniz.



24.haftada,bebeğiniz henüz kucaklayabileceğiniz büyüklüğe erişememiştir.Vücudu çok zayıf ve cildi buruşuktur.Verniks denilen krema kıvamındaki bir madde fetüsün cildini kaplar.t Artık tam olarak oluşmuş olan bebeğinizparmağını emebilir,öksürebilir ve hıçkırabilir.Bu sırada yaklaşık olarak 33 cm boyunda ve 562 gr ağırlığındadır.



Bebeğinizin yükses sesli müzüğe ya da gürültüye tepki gösterdiğini farkedebilirsiniz.Bununla birlikte yükses ses ve gürültü bebeğinizi rahatsız etmeyecektir,çünkü onun kulakları rahim içinde oldukça iyi bir şekilde korunmaktadır.Bu sırada sizin ağırlığınız da 7 – 8 kilo kadar artmıştır.Genel olarak,özel haller dışında ayda bir kez kontrole gitmeniz yeterli olmakla birlikte,36. haftadan sonra doktorunuzun da insiyatifine göre bu ziyaretler daha da sıklaştırılabilir.Bu vizitler sırasında doktorunuz tansiyonunuzu ölçer,gebeliğinizin sizin açınızdan gidişini denetler,uterusun büyümesini takip eder ve fetüsün rahim içindeki pozisyonunu değerlendirir.Eğer gerek görürse ultrasonografik incelemeye de tabi tutabilir.



36.haftayı yakalamış olan bebek,sonuca çabuk ulaşır..36 ile 40 haftalar arasında bebek muhtemelen 2500 – 4050 gr ağırlığında ve 45 – 50 cm uzunluğundadır.Fetüs daha fazla kilo alarak daha toparlak bir hal kazanır.Cildi düzgün,uyanıkken gözleri açıktır ve ışığa karşı hassasiyet gösterir.Eğer doğum bu dönemde gerçekleşse bile bebek % 99 oranında dış dünyaya uyum sağlayabilecek özellikleri kazanmış durumdadır.



Artık bebeğinizin doğum için hazırlık yaptığını hissedebilirsiniz.Sizi tekmeleyen bacak ve kollarını hissedebilir ve karnınıza doğru baktığınızda sizi tekmelerken hangi uzvunu kullandığını farkedebilirsiniz.Büyüklüğü nedeniyle artık kendine küçük kalan bu yere sığmak için sıkışmaktadır.Vücut kasılmış gibi bir pozisyonda dururken, hareketleri daha çok birer kıvranış gibi izlenebilir.Uterusunuz diaframınıza dayandığı sırada küçük bir soluk alışı da hissedebilirsiniz.



Gelecek 4 hafta içindeki herhangi bir zamanda,bebeğiniz doğuma bir adım daha yaklaşmak için pelvisiniz içinde bir parça aşağı doğru kayar.Hiçbir ani değişim hissi beklenmemekle birlikte bu durum bebeğin düşmesi olarak isimlendirilir.Bebeğiniz akciğerlerinizin hemen altından biraz daha aşağı doğru indiği için soluk almanız daha kolaylaşmakla birlikte pelvis içinde daha artmış bir basınç hissetmeye başlarsınız.



İkinci ve üçüncü trimestri boyunca sıklıkla ortaya çıkan gebeliğe bağlı yan etkiler aşağıda sıralanmıştır ;

Bunlardan herhangi biriyle yada gebelikle ilgili başka bir takım sorunlarla karşılaşırsanız herhangi bir ilaç almadan önce mutlaka doktorunuzla görüşün.



* Sıvı yüklenmesi : Hamile bir kadının vücudu gebelik boyunca yaklaşık 1350 gr kadar su toplar.Bu sıvının büyük çoğunluğu gün sonunda ayak bileklerine doğru yerleşir.Akşamları ayaklarınızı yukarı kaldırarak dinlendirmeniz ayaklarınızdaki şişliklerin geri inmesini sağlayacaktır.Eğer bu şişlikler dinlendirmekle geri inmiyorsa ya da bir bacaktaki şişme diğerine nazaran çok farklı ise mutlaka doktorunuza görünmelisiniz.



* Cilt değişiklikleri : Dış genital organlar ve göğüslerdeki renk koyulaşmasına ek olarak göbekten aşağı doğru,koyu renkli düz bir çizgi halinde inen oluşum linea nigra olarak adlandırılır.Karın üstünde, göğüslerde,kalçalar ve uyluklarda çatlaklar görülebilirken pigment değişiminin bir sonucu olarak yüzde de kahverengi bir maske oluşur.Bunlardan sadece linea nigra ve pigment değişiklikleri gebelik sonrasında kaybolurlar.Ve maalesef çatlaklar ise bir miktar azalmakla birlikte yok olmazlar.Gebelik sırasında bunların oluşumunu engellemek için bir takım kozmetik ürünler önerilmekle birlikte kesin etkinlikleri gösterilememiştir.



* Kılcal damarlanmalar ve varisler : Kilo artışı ve damar içi basıncın artması nedeniyle bazı kadınlarda,bacaklardaki kılcal damarlarda çatlamalar ( cilt üzerinden görülebilen örümcek şeklindeki mavimtrak kılcal damarlar ) ,vajina ve bacaklardaki toplar damarlarda varis ve anüste hemoroidler meydana gelebilir.Bu durumda hemoroidler için uygun ilaçlar kullanılabilir.



* Kabızlık : Gebeliğin ileri dönemlerinde,büyüyen uterusun barsaklara bası yapması ve salınan bir takım hormonların barsaklarda tembelliğe neden olmasından dolayı meydana gelen yaygın bir komplikasyondur. Azaltmak için magnezyum sütü alınması uygun olacaktır.



* Burun tıkanıklığı : Burun tıkanıkığı veya sinüzit ileri gebelik dönemlerinde görülebilen başka bir komplikasyondur.Hatta burun kanamaları da görülebilir.Bunlar da diğerleri gibi hormonal etkilerin sonuçlarıdır.Burunal ilgili bu tip komplikasyonları engellemek için serum fizyolojik burun damlaları kullanılması yerinde olacaktır.



* Psikolojik değişiklikler : Ağlama ve sallanma nöbetleri ya da depresyon gibi ruh hali değişiklikleri tüm gebelik boyunca ortaya çıkmaya devam edebilir.Yaklaşan doğum korkusu ve heyecanı,annelik duygusu ile vücudun bu, abartılı hali arasındaki kararsız düşünceler bu tip ruh değişimlerinin nedenini teşkil etmektedir.Unutmayınız ki bu tip psiklojik atakların hepsi geçicidir.En sonunda siz ve ruh haliniz yine normal durumuna dönecektir.Eğer bu gibi psikolojik değişimler ağır seyretmeye başlar ya da geri dönme eğilimi göstermezlerse mutlaka doktorunuza danışınız.
 
Katılım
29 Nis 2006
Mesajlar
275
Tepki Skoru
0
Puanları
0
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ
Beslenme ve Diyetetik Bölümü

GEBELİK BESLENME KILAVUZU

Gebelik, insan yaşamında beslenmenin en önemli devrelerden biridir. Gebelik dönemindeki beslenme şekli, anne ve doğacak bebeğin sağlığını büyük ölçüde etkiler. Bu gerçek, halk arasında gebe annenin, iki kişilik yemesi gerektiği fikrini doğurmuştur.Oysa gebelikte fazla beslenme de, yetersiz beslenme kadar anne ve bebek sağlığına zarar verir.

Kadın Doğum Doktorları ve Beslenme Uzmanları, gebelikte annenin her ay ortalama 1 kg. ağırlık kazanmasını önermektedirler.

Önerilen bu ağırlık artışının, beslenme ilkelerine uygun bir biçimde sağlanması gerekir. Bu amaçla, hangi yiyecek gruplarından, ne miktarda tüketilmesi gerektiği kılavuzumuzda belirtilmiştir.

Yiyecekler, türlerine göre vücutta çeşitli görevler yaparlar. Benzer görevleri yapan yiyecekler bir araya getirilerek aşağıdaki gruplar oluşturulmuştur. Yiyeceklerinizi bu gruplardan seçip, önerilen miktarlarda yiyerek, yeterli ve dengeli bir şekilde beslenebilirsiniz.

Yiyecek grupları:

1-Et, yumurta, peynir, kuru baklagil grubu
Bu yiyecekler beyin, kas, kemik ve dişlerin gelişimini, kan yapımını ve büyümeyi sağlarlar.

Günlük önerilen miktar :6-8 değişim.

1 Değişim Ortalama Ölçü Miktar (g)
--------------------------------- ------------------------------------- -----------------
Köfte……………………… 1 Adet………………………... 30 (g)
Pirzola (Kemiksiz)………. 1 Adet………………………... 30 (g)
Kıyma…………………….. 1 Köfte Kadar………………… 30 (g)
Kuşbaşı…………………… 3-4 parça……………………... 30 (g)
Biftek……………………... 1 orta büyüklükte…………….. 30 (g)
Balıklar……………………. ……………………………….. 30 (g)
Kümes hayvanları…………. ……………………………….. 30 (g)
Karaciğer…………………... ……………………………….. 50 (g)
Beyin………………………. 1/2 koyun beyni… …………. 50 (g)
Sosis……………………….. 1 adet………………………… 30 (g)
Salam………………………. 1 Dilim………………………. 30 (g)
Beyaz Peynir………………. 1 Kibrit kutusu………………. 30 (g)
Kaşar peyniri………………. ………………………………. 20 (g)
Yumurta…………………… 1 Adet………………………. 50 (g)
Karides…………………….. 5 Orta Büyüklükte ………….. 60 (g)
Midye……………………… 5 adet………………………... 60 (g)
Kuru Fasulye……………… 4 yemek kaşığı dolusu………. 25(g)
Nohut……………………… 4 yemek kaşığı dolusu……… 25 (g)
Kuru Barbunya……………. 4 yemek kaşığı dolusu………. 25 (g)
İç Bakla…………………… 4 yemek kaşığı dolusu………. 25 (g)
2- Süt ve Yoğurt Grubu :

Bu yiyecekler, büyüme ve gelişme için özellikle kemik ve diş gelişiminde gereklidirler.Günlük önerilen miktar :
2 değişim.

1 Değişim Ortalama Ölçü Miktar
--------------------------- ---------------------------- ----------
Süt ………………………..1 su bardağı……………………240 g
Yoğurt…………………….1 su bardağı……………………240 g

Not : Süt değişimi yemek ve tatlılarda da kullanılabilir.

3-Sebze ve Meyve Grubu :

Bu yiyecekler, büyüme ve gelişme için gerekli vitaminleri; özellikle C vitamini içerirler. Ayrıca posa bıraktıkları için, gebelikte çok sık görülen kabızlığın giderilmesinde de yardımcı olurlar.

Günlük önerilen miktar :

Meyve : 2-3 değişim – Sebze : 3-2 değişim


MEYVE DEĞİŞİMLERİ


1 Değişim Ortalama Ölçü Miktar
-------------------------------- --------------------------------------- -------------------------
Elma……………………... 1 Küçük boy…………………… 100 g
Kayısı……………………. 3 Adet ………………………… 100 g
Muz……………………… 1 küçük veya yarım büyük……. 50 g
Taze İncir………………... 1 Adet ………………………… 80 g
Kiraz…………………….. 12 Adet………………………… 75 g
Vişne…………………….. 14 Adet………………………… 80 g
Greyfurt…………………. Yarım greyfurt………………… 125 g
Turunç…………………… 1 Orta boy……………………… 100 g
Portakal………………….. 1 Orta boy……………………… 100 g
Limon……………………. 1 Orta boy …………………….. 100 g
Mandalina……………….. 1 Büyük boy…………………... 100 g
Üzüm……………………. 15 İri tane…………………….. 80 g
Yeni Dünya……………... 6 Adet……………………….. 125 g
Erik……………………… 5 Adet……………………….. 100 g
Çilek…………………….. 12 Adet………………………. 175 g
Şeftali…………………… 1 Orta boy……………………. 100 g
Armut…………………… 1 Orta boy …………………… 100 g Ayva…………………….. 1/4 Orta boy…………………… 80 g
Nar………………………. 1/2 Küçük boy………………... 80 g
Kavun…………………… 1/8 Orta boy kavun…………... 200 g
Karpuz………………….. 1/8 Orta boy karpuz………….. 200 g
Kuru İncir………………. 1 Adet……………………….. 20 g
Kuru kayısı……………… 4 Adet……………………….. 20 g
Kuru erik……………….. 5 Adet……………………….. 20 g
Kuru üzüm……………… 1 yemek kaşığı dolusu………. 20 g
Hurma…………………... 5 Adet……………………….. 20 g
Portakal suyu……………. 1 Çay bardağı………………… 100 g
Greyfurt suyu……………. 1 Çay bardağı………………... 100 g
Elma suyu……………….. 1/3 Çay bardağı……………… 80 g
Üzüm suyu………………. 1/4 Çay bardağı……………… 60 g
Vişne suyu………………. 1/3 Su bardağı………………. 80 g
Nar suyu…………………. 1/3 Su bardağı……………… 80 g

SEBZE DEĞİŞİMLERİ


1 Değişim Ortalama Ölçütü Miktar
------------------------------ --------------------------------- -------------

Domates………………… 1 küçük boy (çiğ)…………. 100 g
Domates Suyu………….. 1/2 su bardağı (çiğ)………. 100 g
Çarliston biber ……….. 4 Orta boy (çiğ)…………... 100 g
Yeşil Sivri biber……….. 1 Orta boy (çiğ)………….. 100 g
Yeşil Dolma Biber…….. 2 Orta boy (çiğ)…….......... 100 g
Kıvırcık Salata…………. 15 yaprak (çiğ)…………… 100 g
Marul…………………... 5-6 yaprak (çiğ)………….. 100 g
Salatalık………………… 1 küçük boy(çiğ)………… 100 g
Kırmızı Turp…………… 5 Orta boy(çiğ) ……….. 100 g
Maydanoz……………… 1 orta demet(çiğ) ……… 75 g
Yeşil Soğan……………. 3-4 Orta boy (çiğ)……….. 75 g
Kuru Soğan……………. 1 Orta boy(çiğ) ………….. 75 g
Kereviz…………………. 1 küçük boy (çiğ)………… 100 g
Kırmızı Lahana…………. 1/8 Orta boy(çiğ)………… 100 g
Lahana………………….. 4 yemek kaşığı (pişmiş)….. 100 g
Karnıbahar……………... 4 yemek kaşığı (pişmiş)….. 100 g
Taze Kabak……………… 4 yemek kaşığı (pişmiş)…… 150 g
Patlıcan…………………… 4 yemek kaşığı (pişmiş)……. 125 g
Ispanak…………………… 4 yemek kaşığı (pişmiş)…….. 150 g
Pazı……………………….. 4 yemek kaşığı (pişmiş)…….. 150 g
Ebegümeci………………… 4 yemek kaşığı(pişmiş) …… 150 g
Bamya…………………….. 4 yemek kaşığı (pişmiş)……. 75 g
Taze Fasulye……………… 4 yemek kaşığı(pişmiş)…….. 150 g
Semizotu………………….. 4 yemek kaşığı (pişmiş)……. 150 g
Havuç……………………… 1 orta boy (çiğ)……………… 100 g
Havuç suyu………………... 1/2 Su bardağı (çiğ)………... 120 g
Şalgam…………………….. 1 orta boy (çiğ)……………... 150 g
Bezelye……………………. 4 yemek kaşığı (pişmiş)……... 100 g
Pırasa……………………… 5 yemek kaşığı (pişmiş)……… 150 g
Bakla……………………… 4 yemek kaşığı (pişmiş)……… 100 g
Enginar……………………. 1 orta boy....(pişmiş)………… 100 g
Bal kabağı………………… ……………………………… 100 g
4- Tahıl Grubu

Bu yiyecekler daha çok enerji sağlarlar. Büyüme ve gelişmeye de yardımcı olurlar.

Günlük önerilen miktar :

Ekmek 3-6 değişim – diğerleri 3-4 değişim.

1 Değişim Ortalama Ölçü(pişmiş) Miktar(g)(çiğ)
-------------------------------------- ---------------------------------------- --------------------
Ekmek (Buğday.Mısır,Çavdar)……1 ince dilim……………………….....……25 g
Tuzlu bisküvi………………………2 adet……………………………….....….25 g
Buğday unu (çorbada)……………..1 porsiyon………………………….....…..15 g
Mercimek unu(çorbada)…………...1 porsiyon………………………….....…..15 g
Bezelye unu (çorbada)……………..1 porsiyon……………………….........…..15 g
Tarhana unu (çorbada)……………..1 porsiyon…………………………...........15 g
Şehriye (çorbada)……………..…...1 porsiyon…………………………......….15 g
Pirinç (çorbada)…..………………..1 porsiyon………………………......…….15 g
Mercimek (çorbada)……………….1 porsiyon………………………......…….25 g
Pirinç (pilav olarak)………………..1 yemek kaşığı dolusu………………........15 g
Bulgur (pilav olarak)………………2 yemek kaşığı dolusu………………........15 g
Kuskus……………………………..2 yemek kaşığı dolusu………………........15 g
Makarna……………………………2 yemek kaşığı dolusu……………….......15 g
Erişte……………………………… 2 yemek kaşığı dolusu........………….......15 g
Yufka Böreği……………………...2 kibrit kutusu kadar………………......…...- -
Patates……………………………..1 büyük boy………………………....……90 g
Kestane……………………………2 orta boy …………………………....…..30 g
Patlamış Mısır…………………….1 su bardağı dolusu…………………....…..20 g


5- Yağ ve Şeker Grubu

Bu yiyecekler vücut için yalnızca enerji sağlarlar.Gebelik süresince bu tür yiyecekleri çok dikkatli yemek gerekir.

Günlük önerilen miktar

Yağ………………4 değişim – Şeker……………….8 değişim

1 değişim (Yağ Değişimi) Ortalama ölçü Miktar (g)
---------------------------------------- -------------------------- --------------------
Zeytin……………………..........................5 adet……………………...........…..15 g
Mayonez………………………………….1 tatlı kaşığı………………..........…...5 g
Fındık.Fıstık………………………………6 adet………………………...............- g
Kaymak…………………………………...1 yemek kaşığı……………..........….10 g
Bitkisel sıvı yağ…………………………...1 tatlı kaşığı………………..........…..5 g
Margarin (erimiş)………………………….1 tatlı kaşığı……………..........…….5 g
Margarin (erimemiş)………………………1 tatlı kaşığı……………..........…….5 g
Tereyağ,Sade yağ………………………………………………………………..
Kuyruk yağı……………………………….1 tatlı kaşığı……………..........…….5 g

ŞEKER DEĞİŞİMİ

1 Değişim Ortalama Ölçü Miktar (g)
------------------------------- ----------------------------------- ------------------------
Tozşeker…………………………….2 tatlı kaşığı silme………........…………10 g
Kesme şeker…………………...........2 Adet…………………………...............10 g
Reçel………………………………..1 tatlı kaşığı……………………........…..10 g
Bal…………………………………..1 tatlı kaşığı……………………........…..10 g
 
Katılım
29 Nis 2006
Mesajlar
275
Tepki Skoru
0
Puanları
0
Gebelik Planlaması

Evlilik sosyal bir kurum olup tüm sorunları paylaşma adına erkek ve kadının sözlü anlaşarak aynı çatı altında yaşamalarıdır. Evliliğin devamında erkek ve kadının paylaşımlarını artırmak amacıyla çocuk sahibi olma duygusu önemli bir rol oynar.

Memleketimizde henüz yeni evli çiftlere bile “Çocuk ne zaman?” sorusu sıklıkla sorulur. Bu sorular çiftleri baskı altına alır ve çocuk oluncaya kadar devam eder. Anne ve baba olmak gerçekten cesur bir adımdır. Sorumlulukları oldukça ağır olan bir süreçtir. Sağlıklı bir yaşam tarzı siz ve bebeğiniz üzerinde büyük etkilere sahiptir. Önleyici hekimlik kavramının gelişmesiyle birlikte insanların evlilik öncesi ve gebelik öncesi danışmanlık istemeleri daha yaygınlaşmıştır. Evlilik ve gebelik öncesi danışmanlığın asıl amacı çiftleri birlikteliğin, anne baba olmanın getirebileceği sorumluluklar konusunda bilinçlendirmek, sağlıklı bir gebelikten önce ve bebeğin doğumundan sonra yapılması gerekenlerin tartışmaktır.
Kadın doğum hekimliğimiz boyunca bebek isteyen çok az kadının “gebe kalmadan önce neler yapmalıyım” diye doktora başvurduğunu gözlemledik. Ama gebelik, planlanması gereken bir olgudur.

Gebeliğin planlanması, ileride oluşacak olaylara sizi ve ailenizi hazırlamaya yardımcı olacak ve alınacak önlemler konusunda yol gösterici olacaktır. Bu bireysel faydalarının yanı sıra toplumsal olarak da doğru zamanda ve doğru koşullarda doğacak çocuklarla sağlıklı nesillerin oluşmasını sağlar. Aile planlaması konusunda anlattığımız gibi doğru zamanda doğacak çocuklar için aile planlaması konusunda danışmanlık alınmalı ve bireysel olarak kendine özel koşullara uygun aile planlaması yöntemi seçilmeli ve böylece gebelik planlanmalıdır. Gebelikten önce ve gebelik boyunca sağlığınızın iyi olması gebeliğin her durumda oluşturabileceği sosyal, psikolojik ve tıbbi sorunları ve stresleri yenmenizde size yardımcı olabilir. Bu amaçla gebelik öncesi genel olarak sağlık kontrollerinden geçmeniz gereklidir. Tedavilerin, aşıların, hazırlıkların yapılması bütün gebelik boyunca size yardımcı olacaktır. Gebelik bazen zaten bir problemdir, bu yüzden problemlerinizi çözdükten sonra gebeliğe başlamak daha akılcıdır. Sağlıklı bir bebeği kucağınıza aldıktan sonra nasıl olsa bir çok şeyi unutacaksınız. Ama sağlıklı bir gebelik ve bebekten önce kendiniz için, özellikle önleyici hekimlik kuralları içerisinde hekiminizle görüşmelisiniz. Bu görüşmede ;

Aile hayatınız
Tıbbi geçmişiniz
Evlilik süreniz
Aldığınız ilaçlar
Genetik sorunlar, gerekirse danışmanlık
BMI , beslenme durumunuz (vejeteryan) gibi özellikleriniz
Geçirdiğiniz gebelikler
Kan grubunuz
Dis bakımınız
Aşılarınız sorgulanmalıdır.

Daha sonra gebelik sırasında sorun yaratabilecek hepatit, kızamıkçık,CMV gibi hastalıkların testleri yapılmalı eğer bağışıklık gelişmemişse bu hastalıklara karşı aşılar yapılmalı, bağışıklık geliştikten sonra gebelik planlanmalıdır.Bazen kolayca çözülebilen problemler gebelik sırasında tedavisi zor hastalıklara yol açabilir. Ailenizdeki bazı hastalıkların da sizde olabilme olasılığı nedeniyle hekiminizle bunları tartışmalısınız. Ailenizde veya sizde şeker hastalığı,kalp hastalığı, böbrek hastalığı, sara nöbetleri, yüksek tansiyon, zeka geriliği olan bebek doğurmuş olma (Down Send vb)gibi sorunlar varsa bunları hekiminize anlatmalı ya da hekiminizin bunları sormasına olanak sağlamalısınız. Kalıtımsal hastalıklar konusu gebeliğin planlanmasında sorgulanması gereken diğer bir şıktır. Ailede bu tip kalıtımsal hastalıklar varsa bir genetik uzmanınca genetik açıdan danışmanlık gereklidir ve ayrıntılı bir aile öyküsü sonucunda, muayene ve bazı laboratuar testleri yapılabilir. Bu tür ailesel hastalıklardan özellikle yurdumuzda da sık görülenlerin bir kısmı aşağıda sıralanmıştır:

Talasemi
Tay-Sachs Hastalığı
Orak hücreli anemi
Hemofili
Kas distrofisi
Kistik fibrosis
Hungtington korea
Kırılgan-x

Daha önce gebelik yaşadıysanız bunların seyri ve nasıl sonlandıkları, geçirilen hastalıklar önemlidir. Daha önce yaşadıklarınızın aynısı bu gebelikte de ortaya çıkması mutlak değilse de bilimsel çalışmalar riskli gebeliklerin daha yakından takip edilmesini önermektedirler. Erken doğum, tekrarlayan düşüklerin sebepleri tartışılmalı ve her gebelikte göz önünde tutulmalıdır. Gebelik sırasında oluşan kanamalar , kansızlık, kan şekerinin veya basıncının yükselmesi, idrarda albumin çıkması gibi yaşanmış sorunlar hekim tarafından bilinmelidir. Ayrıca;

Kullandığınız ilaçlar
Sigara içip içmediğiniz
Alkol, uyuşturucu kullanıp kullanmadığınız
Herhangi bir hastalık nedeniyle gördüğünüz tedaviler sorgulanmalıdır.

Sorgulanan ve zararlı olduğu bilinen ilaçlar ve kötü alışkanlıklar gebelik öncesi (sigara, alkolun,uyuşturucular) bırakılmalıdır.Bir çocuğun gereksinimleri büyüme hızına ve genetik veya metabolik farklılıklara bağlı olarak değişir. Çocuğun büyüme ve gelişmesi için sadece belirgin besin yetersizliklerinin önlenmesi yeterli değildir. Kısa ve uzun vadeli bütün hastalıkların önlenmesi ve ruhsal tam bir iyilik halinin sağlanması ancak uygun bir beslenme ile mümkündür. Bunun için su, protein, yağ, karbonhidrat, makromineraller, mikromineraller, vitaminler ve flavonoidler gibi bütün gıda unsurlarının yeterince (minimal değil!) diyette bulunması ve bu durumun sürdürülebilmesi şarttır. Yeterli güneşlenme, temiz hava ve uygun beslenmeyi tamamlayan unsurlardır.

Gebelik öncesi (body mass index= BMI, vücut kitle katsayısı) indeksiniz düzenlenmelidir. Sağlıklı bir kadında BMI 20-25 arasında olmalıdır. Uygun bir kilonun sağlanması sağlıklı bir yaşam için önemli bir şarttır. Gebe iken ya da gebeliği düşündüğünüz sıralarda kilo vermeye çalışmak doğru bir yöntem değildir. Kilo verdirici bir diyet sizin ve bebeğinizin ihtiyaç duyduğu gıdalardan yoksun kalmasına neden olabilir. Gebe kalmadan önce sağlıklı bir kiloda olmak daha akılcı olacaktır.

Egzersiz
Yaşamanızın hangi döneminde olursanız olun sağlıklı beslenmek ve hareket gereklidir. Zamanla dozun azaltıldığı egzersiz veya fiziksel aktiviteler yaşamın her döneminde gereklidir. Gebelik sırasında ne tür spor yapacağınız konusunda gebelikte egzersiz bölümünü okuyunuz. Kadın yaşamının en stresli dönemlerinin başında gebelik gelmektedir. Gebelik kadında fiziksel, metabolik ve psikolojik bir çok değişikliğin meydana geldiği bir dönemdir. Egzersiz gebelik dışında yaşamımızın bir parçası, bir yaşam şekli olmalıdır ama siz yine de gebelik öncesi egzersiz yapmıyorsanız, gebelikte kendi başınıza egzersizlere başlamamalısınız.

Çevre
Çevremizdeki bir takım maddeler hem kadında hem de erkekte bazı problemler ortaya çıkartarak gebe kalmayı önler .Herhangi bir işte çalışıyorsanız işteki artık maddeler veya ham maddelerin zararları hakkında bir üst makamdan yazılı açıkla isteyin yada kendinizde bilgi çağında yaşadığımız bu dönemde araştırınız.

Çalıştığı ortamda radyasyona maruz kalan bir kadın gebe kalmadan önce ayda ne kadar radyasyona maruz kaldığını tespit ettirmeli ve bu dozun gebelikte fetusa zararları tartışılmalıdır.

Çalıştığımız ve yaşadığımız ortamdaki ağır metaller(cıva, kurşun), kimyasal maddeler, aşırı sıcaklık gebeliği olumsuz etkileyebilir.

Enfeksiyonlar
Enfeksiyonlar hem anneye hemde fetusa zarar verebilirler. Gebelik sırasında gelişen bazı enfeksiyonlar fetusta ciddi problemlere yol açabilir. Bu tablolar gebelikte virutik hastalıklar bölümünde anlatılmıştır. Çocukluk döneminde bu hastalıkları geçirmemiş, aşılanmamış veya aşılanmış olsanız bile şu anda bunlara karşı bağışıklığınız olmayabilir. Hekiminize danışarak olası enfeksiyon hastalıklarına karşı bazı testler yaptırarak bağışıklığınız yoksa aşılanmalı ve gebeliği bağışıklık kazandıktan sonraya bırakmanız daha doğru olacaktır.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar gebe kalmanızı engelleyebilir gebelik sırasında ise fetusa zarar verebilir. Gebe kalmaya çalışan bir kadın doğum kontrol yöntemi kullanmayacağı için özellikle prezervatif cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalanma riski daha yüksektir. Cinsel ilişki ile geçen bir hastalığa yakalandığınız düşünüyorsanız mutlaka hekiminizle görüşerek önlem alınız. Bu durumda eşinizin de tedavi olması gerekir ve tedavi bitinceye kadar cinsel ilişkide bulunmamanız gereklidir.

Gebenin yaşı önemli olup 18 yalından küçük ve 35 yaşından büyük olan gebelerde;
Anne ve bebek kayıpları
Düşük tartılı bebek doğumu
Gebelik ve doğumda sorunlar daha sık görülür.
Bu yüzden bu gebeler daha sıkı ve uzman hekim tarafından takip edilmelidir.

Gebelik açısından geç sayılan bir yaşta evlenip gebe kalmayı düşünüyorsanız bu yaşlarda gebe kalmanın güç olabileceğini gerekli olursa hekiminize danısrak en azından FSH ve E2 hormonlarına baktırarak gebelik açısından acele edip etmeyeceğinizi danışmanızda fayda vardır. Zira adetinizin 3. günü FSH değeri 8-10 mIU/ml ve üzerinde saptanan anne adaylarında gebelik elde etme şansı azalmaktadır. Kadın yaşlandıkça bazı sağlık ve doğumla ilgili problemler artabilir. Yine bu yaşlarda doğumsal anomali oluşturma riski artmaktadır. İleri yaştaki kadınlar normal doğum yapma ve sağlıklı bir bebeğe sahip olma şansları elbette vardır ama önemli olan riskleri bilmeniz ve doktorunuzla bir risk değerlendirmesi yaparsanız kötü deneyimleri daha az yaşarsınız.

www.kadinsagligi.com
 

Giriş yap

Okul Öncesi Forum TV

000
Gün
00
Saat
00
Dakika
00
Saniye
Canlı yayına kalan süre.

18 Yıldır Sizlerle

18 yıldır sizlerleyiz. Türkiye'nin ilk okul öncesi eğitim platformu
Üst