
Sevgi,o gün okula uykulu gözlerle girdi.Dün gece çok korkmuş ve gözüne uyku girmemişti.Öğretmenine sarılarak:
-Öğretmenim,insanlar neden karanlıktan korkar?Dün gece odamda tuhaf sesler duydum ve bütün gece uyuyamadım,dedi.Öğretmeni:
-Herkes minderlere otursun,bu konuyu birlikte konuşup tartışalım dedi.

Öğretmeninin bu sözleri üzerine Onur parmak kaldırdı:
-Evet öğretmenim,bende bazı geceler hiç uyuyamıyorum.Uyuduğum zaman da korkunç şeyler görmekten korkuyorum,dedi.
Öğretmen çocuklara dönerek:
-Bakın çocuklar,karanlıkta çevremizdeki eşyaları net olarak göremeyiz.Bazen de onarlın gölgelerini görür ve onları yaratık zannederek kendi kendimize korkular yaratırız.

Bazen de gündüz birbirimize anlattığımız korkunç öykülerin etkisinde kalırız.Aslında peri,hayalet,dev,cadı gibi varlıklar sadece masallarda vardır.Gerçekte bu tür varlıklar yoktur.Ama gece olunca bu yaratıkları düşünüp uyuyamayız,kötü rüyalar görürüz.

Sevgiciğim,bugün konuştuklarımızı akşam yatarken hatırlamanı istiyorum.Uyumadan önce televizyonda korkulu şeyler seyretme,yatarken iyi şeyler düşün.Dilersen ailenden odanın ya da salonun ışığını sen uyuyana kadar açık bırakmalarını rica edebilirsin.Yarın okula geldiğinde seni uykunu almış ve korkularından kurtulmuş görmek beni sevindirecek,dedi

Öğretmenin rahatlatıcı konuşması tüm çocukları sevindirmişti.Sınıfça öğretmenlerine teşekkür edip oyunlarına devam ettiler.
umarım işine yarar