‘’Herkes İçin Eğitim’’ programlarını etkili yürütebilmek için, bu programlardan sorumlu kurumların programlara destek olabilecek becerilere sahip olmaları gerekir. Bunu gerçekleştirebilmek için bu kurumların kabiliyeti ve istekli insanlara, yeterli imkanlara, araç ve gerece, var olan teknolojilere ulaşabilmeye, etkili bir organizasyona ve yönetime ihtiyaçları vardır. Buna ayrıca kurumların bilgi ve deneyimine ulaşma ihtiyacını da ekleyebiliriz. Kurumları güçlendirmenin en önemli unsuru, insandır. Bu nedenle yetenekli insanları bu konuya çekmek, onları eğitmek ve heveslendirmek; kurumları güçlendirmek ve desteklemek için temel faaliyetlerdir. Bundan da öte çalışanları memnun etmek ve onların kalıcılığını sağlamak için etkili teşvik edici sistemler gerekmektedir.
Daha geniş ve farklı öğrenci kitlelerine ulaşmak için ne tür kurumsal reformlar geliştirilmiştir?
Bütün çocuklara temel eğitim ile ulaşılamayışının birçok nedeni vardır. Çocukların eğitim kurumlarından uzakta ve dağınık yerleşmiş olmaları, maliyetler, nüfusun dağılım özellikleri, etnik özellikler, yıl içindeki göç, dil farklılıkları ve mevsime bağlı tarım bu nedenler arasındadır. Erken Çocukluk Bakım ve Gelişimi alanında gerçekleştirilecek genel kurumsal bir reform; daha geniş bir alana ve daha çeşitli kitlelere ulaşma imkanı verecektir. Böylelikle, çocuklara kurumlarda hizmet vermeyi amaçlayan resmi bir yaklaşım yerine; anne babayı eğiterek, daha küçük ve yaygın kurumlar (örneğin: evlerde) veya medya aracılığıyla programların çocuklara ulaşması sağlanabilir.
Resmi sistem içindeki temel reform, ilköğretim okullarının niteliğinin önemini vurgulayan bri reformdur. Bu reform ile öğretmenlerin çocukların ihtiyaçlarına daha hassas yaklaşmasını sağlayan yöntemler geliştirilmiştir. Bu gelişmeler Erken Çocukluk Dönemi Programları açısından önemli olmuştur. Çünkü bu tür programların sonucunda çocukların ilköğretim seviyesinde başarılı olmaları beklenmektedir. Ancak okul çocuğa hazır değilse, çocuğun sınıfı tekrar etmesi veya terk etmesi daha büyük bir olasılıktır.
Erken Çocukluk Dönemi Programları’nı ilköğretim okulları programlarıyla birleştiren projeler ilköğretimin niteliğini yükseltmektedir. Erken Çocukluk Dönemi Programları’ndaki ve ilköğretimin ilk sınıflarındaki öğretmenlerin, müfettişlerin ve idarecilerin ortak bir eğitim görmeleri en etkili yoldur. Buna, Güney Afrika’daki Bophuthatswana okul sisteminden örnek verilebiliriz. Bu okulöncesi eğitim programı daha büyük bir okul reformunun parçası olarak geliştirilmiştir. Bir diğer örnek; Çin’de UNESCO’nun mali desteğiyle gerçekleştirilen ‘’Ortaklaşa Yenilik Projesi’dir. (the Joint Innovatice Project) İki proje de okul öncesi eğitim hizmetinin artırılması , okulöncesi ile ilkokul programının birbirini tamamlaması, öğretmen eğitimi ve topluluk katılımı üzerine odaklanmıştır.
Bu nedenle çocuğun ihtiyaçlarına karşı hazırlıklı olmak için yapılacak çalışmalar, aile, toplum, okul gibi çocuğun içinde bulunduğu tüm çevrelere ve aynı zamanda çocuğun birey olarak kendisine odaklanılarak ele alınmalıdır.
Ulaşılamayanlara ulaşmak için sunulan diğer reform örnekleri şunlardır:
• Bu topluluklar ile onlara hizmet götüren sivil toplum örgütleri arasında bağ oluşturmak.
• Sektörlerarası çalışmak. Sekrörlerarası çalışmaya örnek olarak, eğitimin en düşük seviyede olduğu uzak bölgelerdeki sağlık programlarına eğitim bölümleri eklemek verilebilir.
• Organizsayonları daha etkili hale getirebilmek için yeniden düzenlemek
• Merkezi ve yerel hükümetlerin rollerini ve yükümlülüklerini yeniden tanımlayarak daha esnek olmayı sağlamak; böylelikle yerel düzeyde insanların ihtiyaçlarına daha sağduyulu yaklaşabilmelerini sağlamak
• Çocuk okula başladığında ana dili ile eğitim vermek; böylelikle çocuğa eğitim diline geçişte zaman kazandırmak .
Okul içinde ve dışında çeşitli yaş grupları için nitelikli eğitimi gerçekleştirmede gerekli olan insan kaynaklarını geliştirmek için ne tür yollar geliştirilmiştir?
İnsan kaynağını geliştirmek için temelde yapılması gereken her düzeyde personelin eğitimidir. Ayrıca personelin eğitimi sadece hizmet öncesi ile kısıtlanmamalıdır. Etkili olabilmek için hizmet öncesi ve hizmet içi eğitiminin bir bileşiminin yanı sıra yeteneklerin, bilgilerin ve becerilerin tümüyle gelişmesi için pratik deneyimler de gereklidir. Bu çok kapsamlı ve çok yönlü yaklaşım, öğrencinin yaşı ve programın resmi veya gayri resmi olmasına bakılmaksızın gereklidir. Kenya’da öğretmenlere okul tatillerinde eğitim sunan ve onları okul yılı içerisinde ziyaret eden bir sistem geliştirilmiştir. Bu sistem, bölge düzeyinde eğiticilerin eğitilmesi; ulusal düzeyde yönetim, planlama, eğitim ve değerlendirme yeteneklerinin gelişmesi ve aynı zamanda uygun imkan ve araçların hazırlanması ile güçlendirilmiştir.
Eğitim ile kurumların güçlendirilmesine bir diğer örnek; Afrikalı girişimcilerin eğitici eğitimidir. Bu eğitim, eğiticilere yol gösterme niteliğindedir ve dışarıdan sağlanan kaynaklar tarafından desteklenmiştir. Bu kişiler daha sonra ülkelerinde başka eğiticileri yetiştirmekten sorumlu olmuşlardır. Aynı zamanda da politikaları oluşturanlarla çalışarak, ülkeleri için Erken Çocukluk Bakım ve Gelişimi politikalarına şekil verme görevini üstlenmişlerdir.
Temel Eğitimi geniş kitlelere ulaştırmakta medyanın rolü?
Medya, hem ‘’Herkes İçin Eğitim’’ konusunda bilinci artırmakta, hem de anne babalara , öğretmenlere/çocuğun bakımından sorumlu kişilere ve çocuklara bilgi sağlamakta önemli bir rol oynar.
Temel eğitimin geniş kitlelere ulaştırılmasında yardımcı olan medyanın rolüne örnekler:
• Öğretmenlere/çocuğun bakımdan sorumlu kişilere, uzaktan eğitim kursları ile eğitim vermek.
• Anne babalar için programlar. Buna bir örnek Filipinler’de Etkili Anne Babalık hizmeti ile birlikte geliştirilen ve önemli çocuk gelişimi bilgilerini radyo veya televizyonda konuşma ve tartışma programı şeklinde aktaran anne baba eğitim programı verilebilir.
• Öğretmenlere eğitim vermek ve çocuklar uygun sınıf faaliyetleri sağlamak için hazırlanmış radyo programları. Buna örnek olarak , Güney Afrika için uyarlanan ve Bolivya’da proje olarak geliştirilen radyo programı verilebilir.
• Çocukların gelişimlerine uygun faaliyetleri içeren televizyon programları. Örneğin; Nijerya ve Filipinler’deki ‘’Susam Sokağı’’ gibi.
Kurumları güçlendirmede uluslararası destek sağlayan kuruluşların ne gibi rolleri vardır?
Kurumları güçlendirmede uluslararası destek sağlayan kuruluşlar çok etkindirler. Kuruluşları ve programları yürütebilecek bilgi ve becerileri elde edebilmeleri için yurtiçinde ve yurtdışında eğitim sağlarlar. Yeni teknoloji ve kaynakları tanıtırlar. Hükümet bütçesiyle karşılanamayan bina, tesisat harcamaları ve malzemeler için kaynak sağlanabilir.
Daha geniş ve farklı öğrenci kitlelerine ulaşmak için ne tür kurumsal reformlar geliştirilmiştir?
Bütün çocuklara temel eğitim ile ulaşılamayışının birçok nedeni vardır. Çocukların eğitim kurumlarından uzakta ve dağınık yerleşmiş olmaları, maliyetler, nüfusun dağılım özellikleri, etnik özellikler, yıl içindeki göç, dil farklılıkları ve mevsime bağlı tarım bu nedenler arasındadır. Erken Çocukluk Bakım ve Gelişimi alanında gerçekleştirilecek genel kurumsal bir reform; daha geniş bir alana ve daha çeşitli kitlelere ulaşma imkanı verecektir. Böylelikle, çocuklara kurumlarda hizmet vermeyi amaçlayan resmi bir yaklaşım yerine; anne babayı eğiterek, daha küçük ve yaygın kurumlar (örneğin: evlerde) veya medya aracılığıyla programların çocuklara ulaşması sağlanabilir.
Resmi sistem içindeki temel reform, ilköğretim okullarının niteliğinin önemini vurgulayan bri reformdur. Bu reform ile öğretmenlerin çocukların ihtiyaçlarına daha hassas yaklaşmasını sağlayan yöntemler geliştirilmiştir. Bu gelişmeler Erken Çocukluk Dönemi Programları açısından önemli olmuştur. Çünkü bu tür programların sonucunda çocukların ilköğretim seviyesinde başarılı olmaları beklenmektedir. Ancak okul çocuğa hazır değilse, çocuğun sınıfı tekrar etmesi veya terk etmesi daha büyük bir olasılıktır.
Erken Çocukluk Dönemi Programları’nı ilköğretim okulları programlarıyla birleştiren projeler ilköğretimin niteliğini yükseltmektedir. Erken Çocukluk Dönemi Programları’ndaki ve ilköğretimin ilk sınıflarındaki öğretmenlerin, müfettişlerin ve idarecilerin ortak bir eğitim görmeleri en etkili yoldur. Buna, Güney Afrika’daki Bophuthatswana okul sisteminden örnek verilebiliriz. Bu okulöncesi eğitim programı daha büyük bir okul reformunun parçası olarak geliştirilmiştir. Bir diğer örnek; Çin’de UNESCO’nun mali desteğiyle gerçekleştirilen ‘’Ortaklaşa Yenilik Projesi’dir. (the Joint Innovatice Project) İki proje de okul öncesi eğitim hizmetinin artırılması , okulöncesi ile ilkokul programının birbirini tamamlaması, öğretmen eğitimi ve topluluk katılımı üzerine odaklanmıştır.
Bu nedenle çocuğun ihtiyaçlarına karşı hazırlıklı olmak için yapılacak çalışmalar, aile, toplum, okul gibi çocuğun içinde bulunduğu tüm çevrelere ve aynı zamanda çocuğun birey olarak kendisine odaklanılarak ele alınmalıdır.
Ulaşılamayanlara ulaşmak için sunulan diğer reform örnekleri şunlardır:
• Bu topluluklar ile onlara hizmet götüren sivil toplum örgütleri arasında bağ oluşturmak.
• Sektörlerarası çalışmak. Sekrörlerarası çalışmaya örnek olarak, eğitimin en düşük seviyede olduğu uzak bölgelerdeki sağlık programlarına eğitim bölümleri eklemek verilebilir.
• Organizsayonları daha etkili hale getirebilmek için yeniden düzenlemek
• Merkezi ve yerel hükümetlerin rollerini ve yükümlülüklerini yeniden tanımlayarak daha esnek olmayı sağlamak; böylelikle yerel düzeyde insanların ihtiyaçlarına daha sağduyulu yaklaşabilmelerini sağlamak
• Çocuk okula başladığında ana dili ile eğitim vermek; böylelikle çocuğa eğitim diline geçişte zaman kazandırmak .
Okul içinde ve dışında çeşitli yaş grupları için nitelikli eğitimi gerçekleştirmede gerekli olan insan kaynaklarını geliştirmek için ne tür yollar geliştirilmiştir?
İnsan kaynağını geliştirmek için temelde yapılması gereken her düzeyde personelin eğitimidir. Ayrıca personelin eğitimi sadece hizmet öncesi ile kısıtlanmamalıdır. Etkili olabilmek için hizmet öncesi ve hizmet içi eğitiminin bir bileşiminin yanı sıra yeteneklerin, bilgilerin ve becerilerin tümüyle gelişmesi için pratik deneyimler de gereklidir. Bu çok kapsamlı ve çok yönlü yaklaşım, öğrencinin yaşı ve programın resmi veya gayri resmi olmasına bakılmaksızın gereklidir. Kenya’da öğretmenlere okul tatillerinde eğitim sunan ve onları okul yılı içerisinde ziyaret eden bir sistem geliştirilmiştir. Bu sistem, bölge düzeyinde eğiticilerin eğitilmesi; ulusal düzeyde yönetim, planlama, eğitim ve değerlendirme yeteneklerinin gelişmesi ve aynı zamanda uygun imkan ve araçların hazırlanması ile güçlendirilmiştir.
Eğitim ile kurumların güçlendirilmesine bir diğer örnek; Afrikalı girişimcilerin eğitici eğitimidir. Bu eğitim, eğiticilere yol gösterme niteliğindedir ve dışarıdan sağlanan kaynaklar tarafından desteklenmiştir. Bu kişiler daha sonra ülkelerinde başka eğiticileri yetiştirmekten sorumlu olmuşlardır. Aynı zamanda da politikaları oluşturanlarla çalışarak, ülkeleri için Erken Çocukluk Bakım ve Gelişimi politikalarına şekil verme görevini üstlenmişlerdir.
Temel Eğitimi geniş kitlelere ulaştırmakta medyanın rolü?
Medya, hem ‘’Herkes İçin Eğitim’’ konusunda bilinci artırmakta, hem de anne babalara , öğretmenlere/çocuğun bakımından sorumlu kişilere ve çocuklara bilgi sağlamakta önemli bir rol oynar.
Temel eğitimin geniş kitlelere ulaştırılmasında yardımcı olan medyanın rolüne örnekler:
• Öğretmenlere/çocuğun bakımdan sorumlu kişilere, uzaktan eğitim kursları ile eğitim vermek.
• Anne babalar için programlar. Buna bir örnek Filipinler’de Etkili Anne Babalık hizmeti ile birlikte geliştirilen ve önemli çocuk gelişimi bilgilerini radyo veya televizyonda konuşma ve tartışma programı şeklinde aktaran anne baba eğitim programı verilebilir.
• Öğretmenlere eğitim vermek ve çocuklar uygun sınıf faaliyetleri sağlamak için hazırlanmış radyo programları. Buna örnek olarak , Güney Afrika için uyarlanan ve Bolivya’da proje olarak geliştirilen radyo programı verilebilir.
• Çocukların gelişimlerine uygun faaliyetleri içeren televizyon programları. Örneğin; Nijerya ve Filipinler’deki ‘’Susam Sokağı’’ gibi.
Kurumları güçlendirmede uluslararası destek sağlayan kuruluşların ne gibi rolleri vardır?
Kurumları güçlendirmede uluslararası destek sağlayan kuruluşlar çok etkindirler. Kuruluşları ve programları yürütebilecek bilgi ve becerileri elde edebilmeleri için yurtiçinde ve yurtdışında eğitim sağlarlar. Yeni teknoloji ve kaynakları tanıtırlar. Hükümet bütçesiyle karşılanamayan bina, tesisat harcamaları ve malzemeler için kaynak sağlanabilir.