Merhabalar Okul Öncesi Forum Resmi Web Sitesi 'Biz BÜYÜK Bir Aileyiz'

Foruma ücretsiz kayıt olarak mesaj gönderebilir, yeni konular oluşturabilir ve diğer üyeler ile etkileşim içine olabilirsiniz.

Psikomotor Gelişim

Katılım
6 Kas 2012
Mesajlar
1
Tepki Skoru
0
Puanları
0
[h=3]Psikomotor Gelişim
TEMEL KAVRAMLAR[/h]Gelişim psikolojinin kapsamındaki konuları iyi anlayabilmek için belirli kavramları ve bu kavramların anlamlarını bilmek gerekir. Gelişim psikoloji alanında sıklıkla kullanılan temel kavramlar ve açıklamalar aşağıda verilmiştir. Psikoloji: İnsan davranışlarını ve davranışı etkileyen etmenleri inceleyen bilim dalıdır. Psikolojinin klinik psikoloji, sosyal psikoloji, fizyolojik psikoloji, danışma psikolojisi, psikometri, gelişim psikolojisi ve öğrenme psikolojisi gibi birçok alt dalı vardır.
Gelişim Psikolojisi: Gelişim psikolojisi insan davranışında doğumdan ölüme kadar, tüm yaşamı boyunca gözlenen biyolojik ve psikolojik değişiklikleri inceler. Büyüme ve gelişme sonucu, davranış ve bilişsel sistemde ortaya çıkan değişimleri inceleyen psikoloji dalıdır. (Erden ve Akınan, 1995, Aydın 2002) Davranış: Organizmanın yaptığı ve türlü eylemdir, başka bir deyişle, insanın zihinsel ve bedensel tavır ve hareketleridir. Bilişsel, duygusal ve psikomotor olmak üzere üç tür davranıştan söz edilebilir. Bilişsel davranış zihindeki bilgilerle ilgili olan bir davranıştır. Duygusal davranışlar duygularla ilgilidir. Psikomotor davranışlar ise insanın bedensel hareketlerini ifade eder. (Bacanlı 2002) Gelişme: Gelişme, büyüme olgunlaşma ve öğrenmenin birbirini etkileyerek devam etmesiyle döllenmeden ölüme dek süren yaşam sürecinde bireyin geçirdiği fiziksel, bilişsel, duygusal ve sosyal değişikliklerdir. Gelişme sürekli bir süreçtir ve sadece fiziksel büyümeyi değil görev ya da özelliklerdeki gelişmeleri de içerir. Olgunlaşma ve öğrenmenin etkileşimiyle oluşan gelişme sonucu birey içinde bulunduğu dönemde kendisinden beklenen gelişim görevlerini yapabilecek düzeye gelir. Büyüme: Organizmanın boy ağırlık ve hacim olarak artmasıdır. Görüldüğü gibi büyüme bedenle ilgili değişimleri içerir. Olgunlaşma: Organizmanın büyüyerek kendisinden beklenen bir işi yapabilecek düzeye ulaşması sürecidir. Olgunlaşma katılım ve çevre koşulları arasındaki etkileşim sonucu bireyin olguluk düzeyine ulaşmasını sağlayan biyolojik gelişimlerdir. Olgunlaşmada öğrenmenin etkisi yoktur. Örneğin çocuk yürüme veya koşma için yeterince olgunlaşmadan bunları başaramaz. Hazırbulunuşluk: İnsanın belli bir gelişim görevini olgunlaşma ve öğrenme yoluyla yapabilecek düzeye gelmesidir. (Başaran 2000). Hazırbulunuşluk yeni bir öğrenme ortamında, bireyin önceden sahip olduğu özelliklerin tümünü kapsar. Bireyin yaşı, gelişimi, olgunluk seviyesi, tutumu, motivasyonu ve sağlık durumu yeni öğrenme ortamında etkili unsurlardır. (Aydın 2000) Gelişimin Görevi: Her gelişim döneminde bireyin geliştirmek zorunda olduğu sosyal beklentiler ve davranış örüntüleridir. Gelişim görevini zamanında yerine getirmesi kişiyi mutlu eder. Örneğin bir yaşına doğru çocuktan beklenen görevler birkaç kelime söyleyebilmesi ve emekleyebilmesidir. Kritik Dönem: Gelişimde belli davranışların kazanılması gereken dönemler vardır. İlgili davranış bu dönemde kazanıldığı zaman daha sonra kazanılması çok zordur. Bu dönemlere kritik dönem denir. (Anıl Duygu, Koç Gürcu, Melihe Tuzgöl 2004 KPSS).
Bedensel ve psikomotor gelişim alanı özellikleri en iyi gözlenebilen ve ölçülebilen gelişim alanlarıdır. Yani bedensel gelişim, gelişimin dışarıdan rahatlıkla gözlenebilen ve objektif kriterlerle ölçülebilen niceliksel yanıdır. Bedensel Gelişim: Bedensel gelişim alanı boy, ağır*lık ve hacimsel artışla birlikte vücudun sistemlerinin kendilerinden beklenen fonksiyonları da kapsayan de*ğişimlerini ifade eden gelişim alanıdır.
Psikomotor Gelişim: Bireyin zihin ve kas koordinas*yonuna dayalı davranışlarının gelişmesidir. Psikomo*tor gelişimde duyu organları, kas ve sinir sistemlerinin koordineli olarak çalışması için yaşanan değişimler yer alır. Bedensel gelişimin diğer gelişim alanlarının temelini oluşturması nedeniyle onların üzerinde önemli bir etkisi vardır. Çünkü sağlıklı bir gelişim için sağlıklı bir beden gereklidir. Bireyin her gelişim dönemindeki gelişim gö*revlerini yerine getirirken bedenini kullanma zorunluluğu vardır.
Örneğin; çocuğun yürüme davranışını zamanın*da ve uygun bir biçimde yerine getirmesi yaşına uygun kas, iskelet ve sinir sistemlerinin büyüme ve gelişimine bağlıdır. İlköğretime başlayan bir çocuğun ise, kalem tutup yazı yazmayı başarabilmesi; kas, iskelet ve sinir sistemlerinin olgunlaşmış olmasına bağlıdır. Bedensel gelişim, dönemsel bir gelişim süreci olarak ele alınmak*tadır. Bunun nedeni ise bedensel gelişiminin düzenli bir hızla devam etmemesi, belli dönemlerde hızlanırken belli dönemlerde yavaşlamasıdır. Kalıtımın en etkili ol*duğu gelişim alanı bedensel gelişimdir. Bedensel geli*şim döllenme ile başlayan ve tüm yaşamı içine alan bir süreci kapsar.
Bedensel Gelişim Dönemleri
Doğum Öncesi Dönem: Doğum öncesi dönem döl*lenme anından itibaren do*kuz ay ve on günlük süreci kapsayan dönemdir. Döl*lenmiş yumurta hücresi zi*got olarak adlandırılır. Bire*yin kalıtsal yapısı döllenme anında belirlenir. Zigot, top*lam genetik yapısının yarı*sını anneden yarısını ise babadan alır. Doğum öncesi dönem bedensel gelişimin en hızlı olduğu dönemdir. Doğum öncesi dönem kendi içinde döllenmeden ikinci haftanın sonuna kadar geçen ovum; ikinci haftanın so*nundan sekizinci haftanın sonuna kadar geçen embiryo ve sekizinci haftanın sonundan doğuma kadar geçen fetüs dönemini kapsar. Doğum öncesinde ilk üç ay an*nenin dışsal etkilere daha açık olması nedeni ile kritik dönemdir. Bu nedenle, ilk üç ayda düşük riski daha faz*ladır.
Bebeklik Döneminde Fiziksel Gelişim (0-2 yaş) Normal koşullarda ve ortalama olarak, çocuğun doğ*duğu andaki boyu 50-52 cm'dir. Ağırlığı ise 3000-3600 gramdır. Doğumda, baş yaklaşık olarak bedenin 1/4'ü; bacaklar ise, 1/8'i kadardır. Bu oranlar yetişkinlikte ise sırasıyla 1/8 ve 1/2 biçiminde değişir. Bu durum gelişim baştan ayağa doğrudur ilkesine örnektir. Doğumdan sonraki ilk yılda büyüme hızlıdır. İkinci yıl*da da hızlı olmakla birlikte birinci yıla göre daha yavaş*tır. Çocuk ilk altı ayda ağırlığının iki katına, birinci yaş sonunda üç katına ulaşır. Birinci yaşta boy artışı % 50 oranındadır. Bebeklik dönemi, doğum öncesi dönemden sonra fi*ziksel gelişimin en hızlı olduğu dönemdir. Bebeğin kalp atışı yetişkinin yaklaşık iki katı kadardır. Çocuk yaklaşık 12-30 aylar arasında altını ıslatmamayı öğrenir. Süt diş*leri 5-8 aylarda çıkmaya başlar ve yaklaşık olarak 2,5 yaş dolaylarında tamamlanır. Kız bebekler boy ve ağır*lık olarak erkeklere göre daha yavaş gelişirler. Hareket gelişimi açısından bakıldığında görülmektedir ki, başlangıçtaki hareketlerin çoğu istemsiz, refleksif ha*reketlerdir.
Bebeklik dönemindeki refleksif hareketlere örnek olarak aşağıdaki örnekler verilebilir:
Babinski refleksi;ayak tabanına dokunulunca par*maklarını ilk önce açıp, sonra büzmesi
Yakalama refleksi; avucuna dokunulunca elini yum*ruk yapması
Emme refleksi;ağzının kenarına parmak ucuyla dokunulduğunda emme hareketinin başlaması
Refleksler zaman içinde yerlerini istemli hareketlere bırakırlar. Yeni doğan bebekler kuvvetli ışık ve sesten etkilenirler. Doğduklarında işitme, görme, dokunma, tat alma duyuları mevcuttur; ancak duyuları algılayıp anlamlandırmaya başlamaları zaman alır. İskelet siste*minin gelişimi bebek doğduğunda tamamlanmıştır, do*ğumdan sonra kemiklerdeki gelişme boyutlarının büyü*mesi biçiminde olur. Sinir sistemi de bebek doğduğunda tamamlanmıştır; ancak zamanla sinir hücreleri büyür ve sinir liflerinin bazıları (miyelin kılıflar)filizlenerek çoğalır. Psikomotor gelişim açısından bebek, doğduğunda vü*cudunu kontrol edecek güçte değildir. Bebekte bu dö*nemde refleksif ve denetimsiz vücut hareketleri göz*lenir. Ayrıca yeni doğan bebeklerin işitme duyusu oldukça ge*lişmiştir. Bebek, tanıdık ve yabancı sesleri ayırt edebilir. Özellikle annesinin sesini iyi tanır. Altı aya kadar renkleri ve şekilleri ayırt edebilir. Bebeklerin koklama ve tat alma duyuları da çok gelişmiştir. Farklı tat ve kokuları ayırt edebilirler. Dokunma duyusu en gelişmiş duyudur. Bu duyuyu çevresini tanımada da kullanır. Okul Öncesi Dönemde Fiziksel Gelişim (2-6 yaş)Bu dönemde bedensel gelişme hızı bebeklik dönemine oranla daha yavaştır. Çocuğun ağırlığı ortalama yılda 2 kg, boyda 6-8 cm artar. Yaş ilerledikçe beden orantı*ları bir yetişkininkini andırmaya başlar. Psikomotor açıdan ise, kaslardaki gelişme dikkati çe*ker. Okul öncesi dönemde kaba motor hareketleri sağla*yan kaslardaki gelişme, ince motor hareketleri sağlayan kaslara oranla daha fazladır. Çocuklar kaba motor kas hareketlerinde ustalaşırlar. Buna bağlı olarak da rahat*lıkla koşup zıplarlar; fakat el-göz koordinasyonu gerek*tiren hareketleri yapmakta güçlük çekerler. Örneğin; ra*hatlıkla ve hızlıca boncuk dizmeleri beklenemez. Bu dönemde erkek çocukları kızlardan daha uzun ve ağır olmalarına karşın kız çocuklarının ince motor kas*larının gelişimi erkek çocukların gelişiminden biraz daha ileridir. Bu durum göz önüne alınarak aynı yaşlarda, farklı cinsiyetlerdeki çocukların ince motor beceri ge*rektiren (düğme iliklemek, makas kullanmak, ayakkabı bağlamak, kalem tutmak) işlerdeki başarılarını karşılaş*tırmamak gerekir. Ayrıca bu yaşlarda, çocuğun görme duyusu büyük pun*tolu kitapları incelemeye daha uygundur. Çünkü göz, karmaşık ve spesifik bir yapıya sahip olduğu için gelişi*mini diğer duyulara göre daha geç tamamlar.
 

Giriş yap

Okul Öncesi Forum TV

000
Gün
00
Saat
00
Dakika
00
Saniye
Canlı yayına kalan süre.

18 Yıldır Sizlerle

18 yıldır sizlerleyiz. Türkiye'nin ilk okul öncesi eğitim platformu
Üst