- Katılım
- 5 Kas 2012
- Mesajlar
- 8
- Tepki Skoru
- 0
- Puanları
- 0
Tanımı ve Önemi
Çocuk organizmasını, yetişkinden ayıran en önemli özellik, sürekli büyüme, gelişme ve değişme süreci içinde olmasıdır. Bu değişim süreci içerisinde çocuğun gelişimi, görünür ve görünmez büyümeyi içerir. Görünür büyüme, bedenin boyutlarında, biçiminde ve oranındaki değişmedir. Görünmez büyüme ise iç organlarda meydana gelen değişmedir. İşte bu görünür gelişimlerden bir tanesi motor gelişimdir.
Motor kelimesi tek başına "hareket" anlamına gelir. Yetişkinler gibi çocuğun da hareket etmeye ihtiyacı vardır. Çocuk doğduğu günden itibaren bu ihtiyacını gidermek için, yattığı yerden başını kaldırma, göğsünü kaldırma, ellerini, kolla vücut hareketlerine, zamanla dış uyarıcıların kontrolü ile çeşitli motor etkinliklere dönüşür. Bireyin eklem, kas ve ses tellerini amaçlı olarak kullanmasına motor hareketler denir. Çocukların motor davranışlarının gelişimi refleksler, duruşa ait hareketler, yürüme, koşma, atlama gibi beceriler şeklinde olmaktadır.
Motor gelişim, fiziksel büyüme ve gelişme ile birlikte beyin - omurilik gelişimi sonucu organizmanın isteme bağlı olarak hareketlilik kazanmasıdır. Kilo artışı, boy uzaması ve kas gelişimine, diğer bir deyişle fiziksel gelişime paralel olarak hareket ve becerilerin kazanılmasında sinir sistemi ve kasların gelişimi önemli bir yer tutar. Bu becerilerin kazanılması doğum öncesi dönemde başlar ve ömür boyu devam eder.
Tüm çocukların motor gelişiminde üç genel kuraldan söz edilebilir.
Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
PSİKOMOTOR GELİŞİM BASAMAKLARI
İlk 3 ay içinde;
Gözleri ile hareket eden şekilleri takip edebilir ,kucağa alındığında kafasını dik tutabilir, yüz üstü yatarken kafasını bir miktar yukarı kaldırabilir ve yanlara çevirmeye çalışır, kollarını hareket ettirebilir,ellerini yumruk haline getirebilir.
3-6 ay
Nesne ve oyuncakları yakalamaya çalışır onlara uzanmaya çalışır , eline aldığı nesneleri ağzına götürmeye çalışır, hoşuna giden nesnelere uzanmaya çalışır. Kafasını yüz üstü yatarken tam dik kaldırabilir. Kafasını tutabilir.
6-12 ay
Oturabilir, emekleyebilir, tutunarak ayağa kalkabilir, 12. ayın sonuna doğru ayakta çok kısa süreli durabilir,ayakta tutulduğunda ayaklarını hareket ettirir, ufak eşyaları ve oyuncakları iterek yuvarlayabilir, elleri arasında oyuncak geçişi yapabilir, sırt üstü yatarken düz dönebilir, işaret parmağı ile nesneleri gösterebilir.
12-18 ay
Yürür , elinden tutulduğunda merdiven tırmanır,ayakta iken çömelebilir,ayağı ile topa vurabilir,yere doğru eğilir , destekle zıplayabilir, kaşığı rahatlıkla tutabilir.
18-24 ay
Kapıyı açabilir, kendi başına merdivenden inip çıkabilir, bir elini daha çok kullanmaya başlar, oyuncaklarıyla oynarken el becerilerini rahatlıkla kullanabilir (2-3 küpten kule yapabilir).
2-3 yaş
Düşmeden koşabilir, bazı çizgileri taklit eder , merdivenden rahatlıkla kendi başına inip çıkabilir, oyuncaklarıyla oynarken el becerilerini rahatlıkla kullanabilir,düğmesini açabilir,üç tekerlekli bisikleti sürebilir,tek ayak üstünde kısa bir süre durabilir,bir bardak suyu taşıyabilir,yürürken engelleri adım atarak rahatlıkla geçer, rahatlıkla çömelip kalkabilir, geri geri yürüyebilir.
3-4 yaş
Tek ayağı üzerinde uzun süre durabilir,ayakkabısını giyer,kendini doyurabilir,düz çizgi çizebilir,iki ayakla 40 cm sıçrayabilir,takla atabilir,yardımsız kaydıraktan kayabilir, çömelip kalkma hareketini rahatlıkla yapabilir,tek ayakla sıçrayabilir, müzikle beraber tempo tutar , zıplayan topu eliyle tutar, şekilleri boyar , 3-4 renk eşleştirebilir, aynı kartları eşleştirebilir.
Gelişim İlkeleri
Yapılan araştırmalar gelişimin tüm bireyler için ortak olan temel il*kelerinin saptanmasını sağlamıştır (Jersild, 1968; Hurlock, 1978; Başa*ran, 1980; Zaichkowsky ve diğerleri, 1980; Gallahue, 1982a). Gelişimin genel niteliğini belirleyen bu ükelerden motor gelişim ile ilgili olanları aşağıda sıralanmıştır.
1. Gelişim, kalıtım-çevre etkileşiminin bir ürünüdür. Kalıtım bire*yin ana babasından getirdiği gizil güçleri anlatır. Bu gizil güçlerin üst dü*zeyi kalıtsal olarak belirlenir. Bu düzeye ulaşma derecesini ise çeşitli çevre koşulları saptar.
2. Gelişim derece, derecece süreklidir. Gelişim bazen hızlı yavaş olmak üzere yaşam boyu sürer. İnsan gelişimini dönemlere ayırmak olası*dır. Gelişimin en hızlı olduğu iki dönem yaşamın ilk iki yılını kapsayan bebeklik dönemi ile ergenlik dönemidir.
3. Gelişim bütün bireyler için aynı olan belirgin, sıralı, basit ve il*kelden, zor ve karmaşığa doğru bir evrim gösterir.
4. Gelişimin motor, bilişsel, duygusal, toplumsal boyutları birbirin*den soyutlanamaz, etkileşim halindedirler.
5. Gelişim, birikimli bir süreçtir. Çocuğun belirli dönemlerde belirli gelişim düzeylerine ulaşması gerekir. Aksi halde bir sonraki dönemdeki gelişim aksar.
6. Gelişim, baştan-ayağa ve merkezden-dışa bir yön izler. Bebeğin sırayla boyun, gövde kaslarını kontrol edebilmesi baştan-ayağa gelişime; bilek, el, parmak kaslarından önce gövde kaslarını kontrol edebilmesi ise merkezden dışa gelişime örnek olarak verilebilir.
7. Gelişim bütünden özele bir yön izler. Bebeğin hareketleri başlan*gıçta bütünsel ve farklılaşmamıştır. Başlangıçta, önünde duran nesneyi avucunun tümünü kullanarak yakalamaya çalışan bebek, yaşı ilerledikçe parmaklarını ve başparmağını yakalama için kullanmaya başlar. Bunda sinir sisteminin, özellikle beynin gelişip olgunlaşmasının rolü büyüktür.
8. Gelişimde bireysel farklılıklar söz konusudur. Her bireyin kendine özgü bir gelişim biçimi vardır. Bir başka deyişle, gelişim bireyseldir. Geli*şim süreci içinde tüm bireyler aynı gelişim aşamalarından geçer. Örneğin, çocuklar önce emekler, yürür sonra koşar. Ancak bireylerin gelişim hızla*rı ve bu davranışları başarmak için geçirdikleri süre farklıdır. Bu nedenle bireysel farklılıklara göre farklı eğitimin verilmesi zorunluluğu ortaya çık*maktadır.
Psikomotor Etkinliklerde Rol Oynayan Etmenler
Eşgüdüm: Herhangi bir psikomotor davranış gerçekleştirilirken kullanılan organlar arasında öncelik sonralık sırasıyla bir koordinasyon sağlanmalıdır. Örneğin, otomobilini kullanan birey, gaz ve debriyaj pedalını, vites değiştirmeyi belli sıra ve koordine ile kullanması gerekir.
Güç: Herhangi bir psikomotor etkinliğin sergilenmesinde kullanılan organların yeterli güce sahip olması gerekir.
Tepki-Tepki Hızı: Herhangi bir psikomotor etkinlikte reaksiyon zamanı da oldukça önemlidir. Buradaki reaksiyon zamanı, uyarıcının alınıp beyinde algılandıktan sonra davranışın ortaya konulduğu ana kadar geçen süreyi ifade etmektedir.
Dikkat: Dikkat tanım olarak “Psiko-fizik enerjinin belli bir noktaya toplanması”dır. Bireyin bir psikomotor etkinliği gerçekleştirebilmesi için dikkatini uyarıcılara ve ortaya koyacağı davranışa odaklaması gerekir. Araç kullanan bir şoförün ya da örgü ören birinin dikkatini yaptığı davranışa toplamasında olduğu gibi.
Hız: Hız yukarıda açıklanan eşgüdüm (koordinasyon) ile ilgilidir. Birey bir devinimsel davranışı ortaya koyarken ilgili organları arasındaki koordinasyonu belli bir hızda yapması gerekir. Bir sporcudan ya da bir askerden bir dakika içinde belli sayıda mekik yapması istendiğinde söz konusu olan o davranışı belli bir hızda yapmasıdır.
Denge: Bütün psikomotor etkinliklerde organizmanın denge durumunda olması gerekir. Denge durumu olmadan psikomotor etkinlikler ya gerçekleştirilemez ya da istenen hızda, sürede yapılamazlar.
Esneklik: Herhangi bir psiikomotor davranışta kullanılan organlar işlevlerini belli bir esneklik içerisinde gerçekleştirirler.
Bireyin yaşımda psikomotor etkinlikler kritik öneme sahiptirler. Bu etkinlikler sayesinde çocuklar dünyayı ve çevrelerini daha kolay ve etkili bir şekilde tanırlar. Bu bağlamda dokunur, keşfeder, merakını giderir, doyum sağlar. Ayrıca öz-bakım becerilerinin hemen hemen tamamı psikomotor davranışlardan oluşur. Bu nedenledir ki, özel eğitime muhtaç çocuklar da öncelikli olarak bu psikomotor etkinlikler konusunda eğitilmeye çalışılır.
OYUN ÖRNEKLERİ
-KAPLUMBAĞA YARIŞI
Yaş Grubu: 3-6
Hedef: Bedensel koordinasyonu gerektiren hareketleri yapabilme
Kazanılması Gereken Davranışlar: Sözel yönergelere uygun olarak yürüme (yavaş, hızlı, taklit yürüyüşü vb)
Uygulama: Öğretmen, çocuklardan yarışa katılmak isteyenleri aynı hizada yerleştirir. Çocuklar yere çömelerek ellerini yere koyarlar. “Başla” komutu verilince çocuklar, çok yavaş şekilde emekleyerek belirlenen hedefe doğru ilerler. Hedefe en son ulaşan çocuk, yarışı kazanmış kabul edilir. Unutup hızlı giden, ayağa kalkan ya da duran . Çocuk oyundan çıkarılır.-TAŞ TAŞ ÜSTÜNE OYUNU
Yaş Grubu: 4-6
Hedef: Denge gerektiren hareketleri yapabilme
Kazanılması Gereken Davranışlar: Tek ayak üzerinde belli bir süre durabilme
Uygulama: Yer toprak olarak kabul edilir. Öğretmen bütün çocukları birbirlerine bir iki metre uzak olacak şekilde düz ya da daire olarak dizilmelerini ister. “Taş taş üstüne” denildiğinde her çocuk bir ayağını diğer ayağının üzerine koyar ve düşmeden dengede durmaya çalışır. “Taş toprak üstüne” denildiğinde ayak indirilir. Öğretmen şaşırtmalı olarak bu sözleri söyler. Düşeni arkadaşına tutunan, şaşıran çocuklar oyundan çıkarılır. En sona kalan çocuk alkışlanır.
Çocuk organizmasını, yetişkinden ayıran en önemli özellik, sürekli büyüme, gelişme ve değişme süreci içinde olmasıdır. Bu değişim süreci içerisinde çocuğun gelişimi, görünür ve görünmez büyümeyi içerir. Görünür büyüme, bedenin boyutlarında, biçiminde ve oranındaki değişmedir. Görünmez büyüme ise iç organlarda meydana gelen değişmedir. İşte bu görünür gelişimlerden bir tanesi motor gelişimdir.
Motor kelimesi tek başına "hareket" anlamına gelir. Yetişkinler gibi çocuğun da hareket etmeye ihtiyacı vardır. Çocuk doğduğu günden itibaren bu ihtiyacını gidermek için, yattığı yerden başını kaldırma, göğsünü kaldırma, ellerini, kolla vücut hareketlerine, zamanla dış uyarıcıların kontrolü ile çeşitli motor etkinliklere dönüşür. Bireyin eklem, kas ve ses tellerini amaçlı olarak kullanmasına motor hareketler denir. Çocukların motor davranışlarının gelişimi refleksler, duruşa ait hareketler, yürüme, koşma, atlama gibi beceriler şeklinde olmaktadır.
Motor gelişim, fiziksel büyüme ve gelişme ile birlikte beyin - omurilik gelişimi sonucu organizmanın isteme bağlı olarak hareketlilik kazanmasıdır. Kilo artışı, boy uzaması ve kas gelişimine, diğer bir deyişle fiziksel gelişime paralel olarak hareket ve becerilerin kazanılmasında sinir sistemi ve kasların gelişimi önemli bir yer tutar. Bu becerilerin kazanılması doğum öncesi dönemde başlar ve ömür boyu devam eder.
Tüm çocukların motor gelişiminde üç genel kuraldan söz edilebilir.
Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
- Gelişim baştan ayağa doğru olup, önce baş, sonra omuzlar ve kollar ve nihayet bacaklar ve ayaklar gelişir.
- Hareketler merkezden dışa doğru gelişir. Beden ve omuz hareketleri bağımsız kol hareketlerinden, el hareketleri parmak hareketlerinden önce gelir.
- Motor gelişim belirgin bir sıra izler. Çocuk önce durur, emekler, yürür, daha sonra koşar ve oturur.
PSİKOMOTOR GELİŞİM BASAMAKLARI
İlk 3 ay içinde;
Gözleri ile hareket eden şekilleri takip edebilir ,kucağa alındığında kafasını dik tutabilir, yüz üstü yatarken kafasını bir miktar yukarı kaldırabilir ve yanlara çevirmeye çalışır, kollarını hareket ettirebilir,ellerini yumruk haline getirebilir.
3-6 ay
Nesne ve oyuncakları yakalamaya çalışır onlara uzanmaya çalışır , eline aldığı nesneleri ağzına götürmeye çalışır, hoşuna giden nesnelere uzanmaya çalışır. Kafasını yüz üstü yatarken tam dik kaldırabilir. Kafasını tutabilir.
6-12 ay
Oturabilir, emekleyebilir, tutunarak ayağa kalkabilir, 12. ayın sonuna doğru ayakta çok kısa süreli durabilir,ayakta tutulduğunda ayaklarını hareket ettirir, ufak eşyaları ve oyuncakları iterek yuvarlayabilir, elleri arasında oyuncak geçişi yapabilir, sırt üstü yatarken düz dönebilir, işaret parmağı ile nesneleri gösterebilir.
12-18 ay
Yürür , elinden tutulduğunda merdiven tırmanır,ayakta iken çömelebilir,ayağı ile topa vurabilir,yere doğru eğilir , destekle zıplayabilir, kaşığı rahatlıkla tutabilir.
18-24 ay
Kapıyı açabilir, kendi başına merdivenden inip çıkabilir, bir elini daha çok kullanmaya başlar, oyuncaklarıyla oynarken el becerilerini rahatlıkla kullanabilir (2-3 küpten kule yapabilir).
2-3 yaş
Düşmeden koşabilir, bazı çizgileri taklit eder , merdivenden rahatlıkla kendi başına inip çıkabilir, oyuncaklarıyla oynarken el becerilerini rahatlıkla kullanabilir,düğmesini açabilir,üç tekerlekli bisikleti sürebilir,tek ayak üstünde kısa bir süre durabilir,bir bardak suyu taşıyabilir,yürürken engelleri adım atarak rahatlıkla geçer, rahatlıkla çömelip kalkabilir, geri geri yürüyebilir.
3-4 yaş
Tek ayağı üzerinde uzun süre durabilir,ayakkabısını giyer,kendini doyurabilir,düz çizgi çizebilir,iki ayakla 40 cm sıçrayabilir,takla atabilir,yardımsız kaydıraktan kayabilir, çömelip kalkma hareketini rahatlıkla yapabilir,tek ayakla sıçrayabilir, müzikle beraber tempo tutar , zıplayan topu eliyle tutar, şekilleri boyar , 3-4 renk eşleştirebilir, aynı kartları eşleştirebilir.
Gelişim İlkeleri
Yapılan araştırmalar gelişimin tüm bireyler için ortak olan temel il*kelerinin saptanmasını sağlamıştır (Jersild, 1968; Hurlock, 1978; Başa*ran, 1980; Zaichkowsky ve diğerleri, 1980; Gallahue, 1982a). Gelişimin genel niteliğini belirleyen bu ükelerden motor gelişim ile ilgili olanları aşağıda sıralanmıştır.
1. Gelişim, kalıtım-çevre etkileşiminin bir ürünüdür. Kalıtım bire*yin ana babasından getirdiği gizil güçleri anlatır. Bu gizil güçlerin üst dü*zeyi kalıtsal olarak belirlenir. Bu düzeye ulaşma derecesini ise çeşitli çevre koşulları saptar.
2. Gelişim derece, derecece süreklidir. Gelişim bazen hızlı yavaş olmak üzere yaşam boyu sürer. İnsan gelişimini dönemlere ayırmak olası*dır. Gelişimin en hızlı olduğu iki dönem yaşamın ilk iki yılını kapsayan bebeklik dönemi ile ergenlik dönemidir.
3. Gelişim bütün bireyler için aynı olan belirgin, sıralı, basit ve il*kelden, zor ve karmaşığa doğru bir evrim gösterir.
4. Gelişimin motor, bilişsel, duygusal, toplumsal boyutları birbirin*den soyutlanamaz, etkileşim halindedirler.
5. Gelişim, birikimli bir süreçtir. Çocuğun belirli dönemlerde belirli gelişim düzeylerine ulaşması gerekir. Aksi halde bir sonraki dönemdeki gelişim aksar.
6. Gelişim, baştan-ayağa ve merkezden-dışa bir yön izler. Bebeğin sırayla boyun, gövde kaslarını kontrol edebilmesi baştan-ayağa gelişime; bilek, el, parmak kaslarından önce gövde kaslarını kontrol edebilmesi ise merkezden dışa gelişime örnek olarak verilebilir.
7. Gelişim bütünden özele bir yön izler. Bebeğin hareketleri başlan*gıçta bütünsel ve farklılaşmamıştır. Başlangıçta, önünde duran nesneyi avucunun tümünü kullanarak yakalamaya çalışan bebek, yaşı ilerledikçe parmaklarını ve başparmağını yakalama için kullanmaya başlar. Bunda sinir sisteminin, özellikle beynin gelişip olgunlaşmasının rolü büyüktür.
8. Gelişimde bireysel farklılıklar söz konusudur. Her bireyin kendine özgü bir gelişim biçimi vardır. Bir başka deyişle, gelişim bireyseldir. Geli*şim süreci içinde tüm bireyler aynı gelişim aşamalarından geçer. Örneğin, çocuklar önce emekler, yürür sonra koşar. Ancak bireylerin gelişim hızla*rı ve bu davranışları başarmak için geçirdikleri süre farklıdır. Bu nedenle bireysel farklılıklara göre farklı eğitimin verilmesi zorunluluğu ortaya çık*maktadır.
Psikomotor Etkinliklerde Rol Oynayan Etmenler
Eşgüdüm: Herhangi bir psikomotor davranış gerçekleştirilirken kullanılan organlar arasında öncelik sonralık sırasıyla bir koordinasyon sağlanmalıdır. Örneğin, otomobilini kullanan birey, gaz ve debriyaj pedalını, vites değiştirmeyi belli sıra ve koordine ile kullanması gerekir.
Güç: Herhangi bir psikomotor etkinliğin sergilenmesinde kullanılan organların yeterli güce sahip olması gerekir.
Tepki-Tepki Hızı: Herhangi bir psikomotor etkinlikte reaksiyon zamanı da oldukça önemlidir. Buradaki reaksiyon zamanı, uyarıcının alınıp beyinde algılandıktan sonra davranışın ortaya konulduğu ana kadar geçen süreyi ifade etmektedir.
Dikkat: Dikkat tanım olarak “Psiko-fizik enerjinin belli bir noktaya toplanması”dır. Bireyin bir psikomotor etkinliği gerçekleştirebilmesi için dikkatini uyarıcılara ve ortaya koyacağı davranışa odaklaması gerekir. Araç kullanan bir şoförün ya da örgü ören birinin dikkatini yaptığı davranışa toplamasında olduğu gibi.
Hız: Hız yukarıda açıklanan eşgüdüm (koordinasyon) ile ilgilidir. Birey bir devinimsel davranışı ortaya koyarken ilgili organları arasındaki koordinasyonu belli bir hızda yapması gerekir. Bir sporcudan ya da bir askerden bir dakika içinde belli sayıda mekik yapması istendiğinde söz konusu olan o davranışı belli bir hızda yapmasıdır.
Denge: Bütün psikomotor etkinliklerde organizmanın denge durumunda olması gerekir. Denge durumu olmadan psikomotor etkinlikler ya gerçekleştirilemez ya da istenen hızda, sürede yapılamazlar.
Esneklik: Herhangi bir psiikomotor davranışta kullanılan organlar işlevlerini belli bir esneklik içerisinde gerçekleştirirler.
Bireyin yaşımda psikomotor etkinlikler kritik öneme sahiptirler. Bu etkinlikler sayesinde çocuklar dünyayı ve çevrelerini daha kolay ve etkili bir şekilde tanırlar. Bu bağlamda dokunur, keşfeder, merakını giderir, doyum sağlar. Ayrıca öz-bakım becerilerinin hemen hemen tamamı psikomotor davranışlardan oluşur. Bu nedenledir ki, özel eğitime muhtaç çocuklar da öncelikli olarak bu psikomotor etkinlikler konusunda eğitilmeye çalışılır.
OYUN ÖRNEKLERİ
-KAPLUMBAĞA YARIŞI
Yaş Grubu: 3-6
Hedef: Bedensel koordinasyonu gerektiren hareketleri yapabilme
Kazanılması Gereken Davranışlar: Sözel yönergelere uygun olarak yürüme (yavaş, hızlı, taklit yürüyüşü vb)
Uygulama: Öğretmen, çocuklardan yarışa katılmak isteyenleri aynı hizada yerleştirir. Çocuklar yere çömelerek ellerini yere koyarlar. “Başla” komutu verilince çocuklar, çok yavaş şekilde emekleyerek belirlenen hedefe doğru ilerler. Hedefe en son ulaşan çocuk, yarışı kazanmış kabul edilir. Unutup hızlı giden, ayağa kalkan ya da duran . Çocuk oyundan çıkarılır.-TAŞ TAŞ ÜSTÜNE OYUNU
Yaş Grubu: 4-6
Hedef: Denge gerektiren hareketleri yapabilme
Kazanılması Gereken Davranışlar: Tek ayak üzerinde belli bir süre durabilme
Uygulama: Yer toprak olarak kabul edilir. Öğretmen bütün çocukları birbirlerine bir iki metre uzak olacak şekilde düz ya da daire olarak dizilmelerini ister. “Taş taş üstüne” denildiğinde her çocuk bir ayağını diğer ayağının üzerine koyar ve düşmeden dengede durmaya çalışır. “Taş toprak üstüne” denildiğinde ayak indirilir. Öğretmen şaşırtmalı olarak bu sözleri söyler. Düşeni arkadaşına tutunan, şaşıran çocuklar oyundan çıkarılır. En sona kalan çocuk alkışlanır.