ÖĞRETMEN YETİŞTİRİLMESİ
Lisans kademesine yükseltilmek suretiyle,Batı standartlarına uygun düzeye getirilen öğretmen yetiştiren bir kurumun:
-Üniversite bütünlüğü içinde geliştirilmesi,
-Öğretim programlarının,her öğretmen adayına,bir yandan _hedef alınan_eğitim profili,öte yandan eğitimde yönlendirici sisteminin uygulanabilmesi için gerekli bilgi ve yetenekleri kazandırabilecek biçimde sürekli olarak yenileştirilmesi,
-Eğitim araçları ve ölçme-değerlendirme yöntemleri bakımından yeni eğitim teknolojileri ile donatılması,
-Her öğretmen adayına mutlaka bir yabancı dil öğrenme imkanı vermesi(yabancı dilin her öğretmen adayı için ek branşlardan biri olması),
-Her öğretmen adayı bilgisayar kullanmayı öğretmesi,
-Aynı zamanda,bölgesindeki öğretmenlerin,hizmet içi eğitim merkezi olarak çalışması,
-Yeterli sayıda ve nitelikte elaman ihtiyacının bugüne kadar olandan çok farklı bir yaklaşımla planlanması,
-Öğrencilerin öğretmen yetiştiren kurumlara yönlendirilmelerinin orta öğrenimleri sırasında olması ve genel başarı ortalaması pek iyi ve iyi olan yetenekli ve istekli öğrencilerden son sınıf öğretmenler kurulunca aday gösterilenlerin,yetiştirildikleri dalda,öğretmen yetiştiren fakülte ve yüksekokullara sınavsız olarak alınması.

ÖĞRETMEN DAVRANIŞININ ÖZELLİKLERİ
Öğretmenlik ve öğretim ,karşınızdaki kişinin öğrenmesine yardım etme işidir. Öğrenme(bilir ve yapabilir durumuna gelme ,yani değişme) bireysel bir olaydır; ama öğrencinin bilen , yapabilen durumuna gelebilmesine öğretmenin rolü büyüktür.Gerçekten bireyler ,büyük ölçüde ,öğretim yoluyla “bilen” insanlar durumuna dönüşürler ,yani değişirler. Böylece bilenle bilmeyen arasındaki fark oluşur. Bilen yada öğrenmiş insanın davranışı değişmiş ,yaşama bakışı ,bilmeyene göre ,başkalaşmış ,ufku genişlemiştir. Bilen insanın davranışındaki olumlu değişikler nedeniyle yaşam düzeyi yükselmiş ,yaşamdan daha çok doyum sağlar duruma gelmiştir.
İyi öğretmenin ;
-Türkçeyi iyi kullanma beceresi ,
-Sağlıklı beden yapısı ve görünümü ,
-Olaylar karşısında soğukkanlı ve dengeli tutumu ,
-Yeteneklerini enerjik biçimde kullanması ,
-Çocukları sevmesi ,başkalarıyla iletişim ve etkileşim kurma beceresi ,
-Kendi kendine karar verebilmesi ve özgüveni olması,
-Yaşamının düzenli olması gibi özellikleri olmalıdır.
**Bu bağlamda pepe ,bedenen özürlü ,görme ve işitme duyularında aşırı zayıflık, ruh sağlığı bozuk (uyumsuz), dağınık, pasif kişiler için temel eğitim okulu öğ¬retmenliği uygun bir meslek değildir, çünkü bu durumda o¬lanlar tavır ve davranışlarıyla çocuk ve gençler üzerinde olumsuz etkiler yapacak, onlara iyi örnek olamayacaklardır.
-Öğretmene başarılı bir öğretmen diyebilmemiz için e¬ğitimbilim ve eğitim psikolojisinin öğretmende öngördüğü görüş ve anlayışları (eğitim felsefesini) benimsemesi ve buna uygun davranışlarda bulunması gerekir.
-Öğretmen, bilen ve bildiklerini başarıyla öğretebilen bir meslek adamı, bir sanatkardır.
-Öğretmenin "bilgili olması" ve "öğretmesini bilmesi" kavramları bazı çevrelerde tartışma konusu yapılmakta, hatta "öğretmenin öğretmesini bilmesi" kavramı küçüm¬senmektedir. Bu görüşte olanlara göre bir konuyu bilen o¬nu başarıyla öğretebilir.
Oysa gelişmiş ülkelerdeki uygulamalar ve objektif gözlemler bu görüşün yanlış olduğunu göstermektedir. Gerçekten, öğretmenin başarılı olabilmesi için hem öğre¬teceği konulara hem de öğretme becerilerine (yöntemle¬rine) aynı ölçüde egemen olması gerekir. Çünkü bir ko¬nuyu bilmekle onu öğretebilmek farklı olgular olup birey¬den farklı bilgiler, beceriler, tavırlar istiyor.
Öğretmenin öğrencilere yaralı olabilmesi için, alan bilgisi yanında, ço¬cuk ve gençlerin gelişim özelliklerini, öğretim-öğrenme sürecinin ilkelerini,etkileşimle ilgili becerileri iyi bilmesi, başarıyla uygulayabilmesi beklenir *Bu bağlamda öğrenciler şu iki özelliği kuvvetli olan öğ¬retmenleri severler:
1 )Konuyu iyi bilen ve öğretebilen öğret¬meni,
2)Kendilerine karşı arkadaşça davranan, hoşa giden bir kişiliğe sahip olan öğretmeni

ÖĞRETİMDE ETKİLİ OLAN YÖNTEM VE TEKNİKLER
1)Bir öğrencinin akademik başarısını ölçmek istiyorsak bunun için başarı testlerini kullanacaksak,yöntemler arasında belirgin bir fark yoktur.öğrencilerin eleştirel düşünme,problem çözme yetilerini ya da sorumluluk duygularını geliştirmek istiyorsak,uygulanacak öğretim yöntemlerinde önemli farklar olacaktır.hiç bir kimse anlatma yöntemiyle öğrencinin problem çözme yetisini pek fazla geliştiremez.
2)başarılı bir öğretim,iki yönlü bir iletişim süreciyle gerçekleşebilir.bu süreçte öğrenci öğretmenin söylediklerini anlamak zorunda olduğu gibi,öğretmen de öğrencinin bildirilerini anlamak zorundadır.Vurgulamak gerekir ki;
Bir sınıftaki hiçbir durum bir diğerinin aynısı değildir.oysa öğretmenler yeni duruma,daha önceki örneğe benziyor sanarak,aynı tepkide bulunma eğilimi gösterirler.örneğin;bir öğrenci ondan beklenin aksine derslerine çalışmıyor,bu durumda öğretmen onu eski alışkanlık ve anlayışla uyarır ya da korkutmaya çalışır.oysa belki de en son başvurulacak bu yönteme başvurmadan önce öğretmenin kendisine şu soruyu sorması gerekir;
Bu çocuk niçin çalışmıyor?
-bu çocuk öğretmene karşı geliyor olabilir.
-yapması istenen görevi sevmiyor olabilir.
-bazı duygusal sorunların sonucu olabilir.
-içinde bulunduğu arkadaş grubunun güvenini kazanmaya gereksinim duyuyor olabilir.
Şüphesiz çocuğu korkutmak bu varsayımlardan hiçbirini ortadan kaldırıcı olamamaktadır.
Öğretmenin davranışı,öğrencinin güdülenmesine uygun düşmediği durumda öğrenme sorunu ortaya çıkacaktır.öyle ki;çalışmamak bir yana çocuk öğretmenden,okuldan soğuyacak hatta okuldan uzaklaşacaktır.
3)eğitimciler öğretmenin sınıftaki işlevini “öğrenmenin yönelticisi ve öğrenmeye güdüleyici” olarak görürler.
Öğrenme güdülenmeden sonra oluşur ve güdülenme öğrenci için tamamen içsel bir olgudur.öğretmen ödüllendirmelere yer verebilir fakat bunların etkili olabilmesi için öğrencinin ödülü kazanma yönünde önceden güdülenmiş olması gerekir.öğrenci öğretmeni öğrenmeyi kolaylaştırıcı kişi olarak görür.
ÖĞRENMEYİ KOLAYLAŞTIRICI ÖĞRETMENİN ÖZELLİKLERİ
-sınıfta çalışma konusu olarak,öğrencinin gerçekten ilgi duyduğu konu ya da sorunları ele alır.
- öğretmen mevcut programı hareket noktası yaparak öğrencilerinin düşüncelerini ifade etmelerine,soru sormalarına,tartışmalarına olanak sağlamalıdır.
-öğrenciyi destekleyici,cesaretlendirici bir ortamı sınıfta yaratmalıdır.
-her fırsattan yararlanarak öğrencilerin olumlu özelliklerini belirterek aradaki ilişkiyi geliştirmelidir.
-çocuklara karşı gerçek arkadaşlık ve yakınlık göstermelidir.çünkü yakın ve sıcak bir bağ oluşmadıkça güven sağlanamaz.(çocuklar üzerinde otorite kurmak için onlardan uzak durmak kendine özgüveni olmayan öğretmen davranışıdır.)
-öğretmen öğrenme etkinlikleri sırasında ödüllendirici ve güdülenmeyi artırıcı tutumlar sergilemelidir
**bazı öğretmenler inanırlar ki,başarısızlığın cezalandırılması yanlış tepkileri yok eder.oysa öğrenciyi bir konudaki başarısızlığı nedeniyle cezalandırmak başarıyı artırmaz,öğrenmeyi güçleştirir,engeller.
-samimi, içtenlikli olmalıdır..Öğretmenin sözleri ve dav¬ranışları; düşünce ve duygularıyla uygunluk içinde olmalı¬dır..
-Dürüst ve tutarlı olmalıdır.bu tutum saydam bir etkileşime olanak sağlar. Eğer öğretmen bir konuda olumsuz duygu taşırken olumlu şeyler söylüyorsa, gerçekten olumlu duygular için¬de iken söyledikleri kadar etkili olamaz. Çocuk öğretmenin ne düşündüğünü ya da hissettiğini tam olarak anlamaya¬caktır; ama bazı şeylerin hatalı olduğunun farkına varacak, doğru tepkiyi seçmekte zorlanacaktır.
-davranışlarıyla öğrencilerine örnek olmalıdır çünkü;öğrenci öğretmenin sözlerini değil bi¬linçsiz olarak davranışlarını kopya eder. Örneğin, öğret¬men düzgün ve kibarca konuşmaya özen göstermiyorsa bu konuda öğrencilerde gelişme sağlayamaz. Dersine geç giriyorsa öğrencilerine dakik olmayı öğretemez. Öğrenci¬leri arasında, bilmeden da olsa, ırk, din,

zenginlik-fakirlik, cinsiyet, çirkin-güzel, çalışkan-tembel vb. ayırımı yapıyorsa adil bireyler yetiştiremez.
-Öğretmenin tutarsız davranışları çocuğun zihnini, duygularını altüst eder; doğru davranışla¬rın artarak pekişmesine engel olur.
-iyi öğretmen anlaşılmış olmak kadar anlamak da ister. Öğrencinin sözleri, soruları öğretmen ta¬rafından iyi değerlendirilmelidir. Öğrenciyi öğrenme konu¬sunda güdülemek isteyen öğretmen, öğrencinin duygu ve düşüncelerini anlamak zorundadır. Eğer öğretmen öğrenciyi dikkatle dinler ve söylenenlere uygun biçimde yanıt verirse, öğ¬rencinin öğrenmesine yardım etmiş olur.
-Öğretmen kendisini çocuğun yerine koyarak davran¬malıdır. Gerçi öğretmen çocuğun davranışının gerisindeki bir çok karmaşık etkenleri bilemez; fakat çocuğun o anda¬ki söylemek istediklerini anlamaya çalışmakla en iyisini yapmaktadır.. Öğretmen öğrencinin sorduğu soruya "Aptalca bir soru" diye yargılayıcı bir yanıt vermek yerine kendi kendine şu soruyu sormalıdır: " Bu çocuk neyi an¬latmak istiyor ya da neyi yanlış anlıyor ki, bu soruyu soru¬yor?
- Hem kendisiyle hem de baş¬kalarıyla barışık ve uyumlu olmalıdır. Kendisine ve başka¬larına aynı ölçüde saygı duymalı,olumlu yaklaşmalıdır. Böyle bir öğretmenin özgüven kavramı gelişmiştir. Aynı zamanda özerktir.
- öz¬gür ve eleştirel düşünebilen öğrenciler yetiştirmelidir.
- öğretmen, bilgi aktarıcı tutumlardan ka¬çınmalı; öğrencilerin yaşantısına ve sorumluluk yüklenerek kendisine yararlı gördüğü bilgileri öğrenmesine önem vermelidir.


İYİ ÖĞRETMENİN ÖZELLİKLERİ
-Düzenli ve dakiktir.
-Öğrencilerin sağlıklı gelişmeleri için büyük bir çaba harcar.
-Derslerini etkili biçimde planlayabilir.
-Görsel araç-gereçleri sınıfta başarıyla kullanır.
-Etkili bir yöneticidir.
-Öğrencilerle mesafeli fakat arkadaşça ilişkiler kurar.
-Zor disiplin sorunlarını başarıyla çözebilir.
-Her dersine ilginç bir yöntemle başlar.
- Öğrencilerinin ilgisini ders süresince konu üzerinde tutmayı başarır.
-Değişik yöntemler kullanır.
-Dersin sonunda gerekli kontrolü (değerlendirmeyi) yapar.
-Sessizliği etkili biçimde sağlar.
-Araştırmayı ve düşünmeyi amaçlayan sorular sorabilir.
-Öğrencilerin bilgilerini yoklayabilir.
-Öğretimini yaptığı konularda bilgilidir.
-Toplumsal ve psikolojik etkenlerin öğrenmeyi etkiledi¬ğinin bilincindedir.
-Öğrenci gelişimini etkili biçimde ölçme-değerlendir¬meyi bilir.
-Eğitim-öğretim programının oluşturulmasını etkileyen etkenlerin bilincindedir.
-Eğitsel sorunların çağdaş yaklaşımla tartışılmasına ka¬tılabilir.
-Öğrencilere ve meslektaşlarına meslek adamı anlayı¬şıyla yaklaşımda bulunur

Öğrencilerin yaşantılarını, duygu ve düşüncele¬rini ve problem çözme yöntemlerini öğretimde temel alan öğretmen sınıfta uyumlu, coşkulu ilişkiler kurar; öğrencile¬rin kendi kendilerine öğrenmeleri için olanaklar yaratır.
MATERYAL GELİŞTİRMEDE ÖĞETMEN NİTELİKLERİ
-Öğretmen araçları tanımalı ve nasıl kullanılacağını bilmelidir.
-öğretmen öğretimi tasarlama bilgisine sahip olmalıdır.
-öğretmen materyal tasarlama ilkelerini bilmeli ve kullanabilmelidir.
-öğretmen öğrencilerin materyal oluşturmalarına da rehberlik edebilmelidir.
-öğretmen materyal çeşitlerini bilmelidir.
-öğretmen öğrenme ilkelerini bilmelidir.
-öğretmen gelişim psikolojisini iyi bilerek öğreneni tanımalıdır.
-hedefler ve kazanımlar için uygun olan materyal kullanılmalıdır.
-öğretmen öğretim materyali hazırlama ilkelerini bilmeli ve ders materyali geliştirmede uygulamalıdır
-öğretmen öğrencilerin aile özelliklerini ve çevre koşullarını çok iyi incelemelidir.
-öğretmen hoşgörülü ve sabırlı olmalıdır.
-öğretmen materyal hazırlama ve öğrenenlere hazırlatma becerisine sahip olmalıdır
-öğretmen iletişim becerisine sahip olmalıdır.
Teknoloji temelli öğrenmenin başarısı için öğretmenlerin rolü
Teknoloji temelli öğrenme etkili olabilir,yeter ki öğretmenler öğretim hedef ve kazanımlarına uygun materyalleri seçip,öğrencilerin öğrenme stillerindeki farklılıkların farkında olsunlar ve alternatif yaklaşımları uygun hale getirsinler.
Her okulda teknoloji laboratuarı bulundurulması gerekir ve bu laboratuar gerekli donanıma sahip ve aktif olmalıdır.örneğin;bir bilgisayar,dijital kamera,tarayıcı,yazıcı,tepegöz,video,projektör,video kamera vb. bunların kullanımı ile ilgili olarak,öğretmenler,dijital kamera aracılığı ile fotoğraf çekip bilgisayara aktarabilirler,hatta çıktı alabilir istedikleri herhangi bir metni veya fotoğrafı tarayıcı kullanarak bilgisayara aktarabilir ve bu metni ya da fotoğrafı hazırladıkları metinlerinde istedikleri yere yerleştirip istedikleri şekilde kullanabilirler.ayrıca bilgisayardaki bu metni ve resimleri bütün öğrencilerin görmesi için video projektörle perdeye yansıtarak öğrencilerin görmesini sağlayabilir ve daha sonra bunlar izlenirken tartışma ortamı olabilir benzer şekilde bunları öğrencilerin yapması da sağlanabilir.


MİKRO ÖĞRETİM
TARİHÇESİ

-Öğretmenlerin gerçek sınıf ortamlarında eğitimleri boyunca edindikleri bilgilerini kullanamamaları sorunu vardı.
-1960 yılında Stanford Üniversitesi’nde öğretmen eğitiminin niteliğini artırmak amacıyla bir grup eğitimci tarafından deneysel programın bir parçası olarak geliştirilmiş,denemeler yapılmıştır.
-bizde kimi özel kurumlarla üniversitelerde son yıllarda uygulanmasına başlanmıştır.
-Öğretim ve öğrenme süreçlerinin karmaşıklığını basitleştirmeyi de yine temel hedeflerden biri sayan bu laboratuar öğretim yöntemi öğretmen adaylarına hizmet öncesi geniş bir deneyim imkanı sunar ve uygulamalarla adayın davranışlarını istendik yönde değiştirip geliştirmesini sağlar.

MİKRO ÖĞRETİM NEDİR?
 Öğretmen adaylarının mesleki gelişimlerini arttıracak laboratuar (normal sınıf ortamına göre daha kontrollü olan ortam) öğretim yöntemidir
 Etkinlikler,
 Yaşantılar denenir
 Riski az, kazancı çoktur.
 Yüz yüze eğitimin gerçekleştirilmesi için sınıf içinde uygulanan tekniktir
Yüz yüze eğitimin gerçekleştirilmesi için sınıf içinde uygulanan tekniktir. Başarısızlık tehlikesinin düşük, öğretme yeteneği olanaklarının yüksek olduğu yapay ortamlarda öğretmen adaylarına hizmet öncesi deneyim kazandırır.bu teknik nasıl öğretileceği konusunda aday öğretmenleri yetiştirmek için öğretmen yetiştiren kurumlarda,özel sektör ve kamu kurumlarında hizmet içi eğitim çalışmalarında kullanılmaktadır. Bu teknikte dersler kısa tutulur(5-20dk) ve öğrenci sayısının az olmasına dikkat edilir(1-5 öğrenci).ve her dersin öğretilme amacı yeterince açıklanır. Mikro öğretim yönetimi; öğretim süresi, öğrenci sayısı ve konu açısından küçültülmüş yoğunlaştırılmış bir öğretim deneyidir Bu yöntem öğretmen adaylarının sınıf içindeki üstleneceği rollerini ve sınıfta uygulayacağı davranışlarını tam olarak benimseyip bunları kazanmalarını sağlamayı amaçlamaktadır Öğretim ve öğrenme süreçlerinin karmaşıklığını basitleştirmeyi de yine temel hedeflerden biri sayan bu laboratuar öğretim yöntemi öğretmen adaylarına hizmet öncesi geniş bir deneyim imkanı sunar ve uygulamalarla adayın davranışlarını istendik yönde değiştirip geliştirmesini sağlar.
.ders verilirken zamanın ayarlanmasına çok dikkat edilir.burada önemli olan konu mikro öğretim tekniğinin uygulanması süreci içindeki evreleridir. mikro öğretim çoğunlukla öğret-yeniden öğret çevrimi adı verilen bir sınama yanılma durumu olarak saptanır. Bu çevrim altı basamaktan oluşur :
1.Verilen görevin gereklerine uygun bir mikro ders hazırlanır.
2. Belirlenen mikro ders öğretilir.
3. Öğretmen işlemin ne derece başarıyla yerine getirildiğine dair dönüt alır.
4. Alınan dönüt ışığında mikro ders yeniden düzenlenir
5. Mikro ders yeniden öğretilir.
6. Bu defa öğretme işleminde gerçekleştirilen ya da gerçekleştirilemeyen iyileştirmelerle ilgili sözlü,yazılı ya da teyple dönüt alınır.
1) Bunun için öğretmen adaylarının kendi aralarında oluşturacağı doğal sınıf ortamındaki güçlükleri azaltan olabildiğince gerçeğe uygun bir sınıf ortamı hazırlamak sınıfa önceden dersi görüntülemek amacıyla video kamera ya da sesleri kaydetmek için bir teyp yerleştirilir.

(2) Sınıf mevcut en fazla 45 sunulacak mikro ders süresi ise 5-20 dakika arasında sınırlandırılmıştır. Bu öğretim yönteminde öğretmen adayı derse konu olarak öğretim becerilerinin yalnız bir tanesini seçip uygulayacaktır. Bu uygulama öğret-yeniden öğret çevirimi adı verilen bir deneme yanılma durumudur aslında. yazılı ya da teyple dönüt alınır.

Yeniden öğretme evresi isteğe bağlıdır.bazı çapraşık görevler bu devreyi gerektirmez.yeniden öğretme evresi ”öğretme evresindeki öğrencilerin dışındaki yeni öğrencilere uygulandığında daha iyi sonuçlar alınabilir.burada unutulmaması gereken diğer bir konu da,öğretmen adaylarının son derece ciddi bir biçimde,bilimsel,yapıcı eleştiriler geliştirmeleri ve saygılı olmayı daima göz önünde bulundurmalarıdır.
Mikro Öğretim Yöntemi ile Öğretim
Mikro öğretim, önceden belirlenmiş kritik öğretmen davranışlarının öğretmen adaylarına kazandırılması yöntemidir. Bunun için her uygulamada birkaç kritik öğretmen davranışı belirlenip uygulanmaktadır. Bu şekilde basite indirgenen öğretim ortamında önemli öğretmen davranışlarının daha iyi algılanması ve kazanılması kolaylaştırılmaktadır
Mikro öğretim ortamı, gerçek sınıf ortamına göre daha küçültülmüş ve sınırlandırılmış biraz da yapaylaştırılmış bir öğretim ortamıdır.
Mikro öğretim uygulamalarındaki temel amaç öğretmen yetiştirme, öğretmen adaylarına kişilik kazandırma, araştırma yeteneklerini geliştirme, dersi daha az kaygı ile hazırlama ve sunmadır. Bunlara ek olarak bu öğretim yöntemi ile öğretmen adaylarının kendini sınıfta daha güvende hissetmesi amacı güdülür.
Bu yöntem öğretmen adaylarının sınıf içindeki üstleneceği rollerini ve sınıfta uygulayacağı davranışlarını tam olarak benimseyip bunları kazanmalarını sağlamayı amaçlamaktadır
Okul öncesi öğrencilerinin okur-yazar olmaması ve dolayısıyla çevreyi ve olayları resim, şekil ve seslerle öğrenme durumunda olmaları, okul öncesi öğretmenleri yetiştirmede bilgisayar öğretiminde mikro öğretimi daha da önemli kılmaktadır. Örneğin, sınırlı sayıda da olsa klavye üzerindeki belli tuşların harf bilmeyen bu yaş grubuna nasıl öğretileceği gerçekten önemli bir sorun olarak görülmektedir. Buradan hareketle mikro öğretim yönteminin özellikle okul öncesinde bilgisayar öğretimi dersinin öğretiminde son derece uygun ve etkili bir yöntem olabileceği düşünülmektedir.
Mikro öğretim yöntemi öğretim süresi, sınıftaki öğrenci sayısı ve konu bakımından küçültülmüş ve yoğunlaştırılmış bir öğretim deneyimidir. Bir başka deyişle mikro öğretim sadece 5-20 dakikalık sürelerde uygulandığından, öğrenci sayısı az tutularak, her dersin öğretilme amacı yeterince açıklanır Öğretmen adayları öğretmen, sınıf arkadaşları öğrenci rolünü üstlenir. Burada amaç konu öğretmek değil, çeşitli teknikleri uygulamaktır.

MİKRO EĞİTİMYÖNTEMİNİN KULLANIM AMACI


Öğretmen Adaylarının;
 Kazandıkları bilgi ve becerileri uygulamaya aktarmalarını sağlamak,
 Çeşitli becerileri deneyerek, deneyim kazanmalarını sağlamak,
 Araştırma yeteneklerini geliştirmek,
 Kendilerine olan güvenlerini arttırmak,
 Kaygı düzeylerini azaltmak
 Kendilerini değerlendirme olanağı sağlama
 öğretmen adaylarına kişilik kazandırma, araştırma yeteneklerini geliştirme, dersi daha az kaygı ile hazırlama ve sunmadır
 Bunlara ek olarak bu öğretim yöntemi ile öğretmen adaylarının kendini sınıfta daha güvende hissetmesi amacı güdülür
 Bu yöntem öğretmen adaylarının sınıf içindeki üstleneceği rollerini ve sınıfta uygulayacağı davranışlarını tam olarak benimseyip bunları kazanmalarını sağlamayı amaçlamaktadır
 öğretmen adaylarına kişilik kazandırma, araştırma yeteneklerini geliştirme, dersi daha az kaygı ile hazırlama ve sunmadır
 Bunlara ek olarak bu öğretim yöntemi ile öğretmen adaylarının kendini sınıfta daha güvende hissetmesi amacı güdülür
 Bu yöntem öğretmen adaylarının sınıf içindeki üstleneceği rollerini ve sınıfta uygulayacağı davranışlarını tam olarak benimseyip bunları kazanmalarını sağlamayı amaçlamaktadır
 Mikro öğretim yöntemi öğretim süresi, sınıftaki öğrenci sayısı ve konu bakımından küçültülmüş ve yoğunlaştırılmış bir öğretim deneyimidir.
 . Bir başka deyişle mikro öğretim sadece 5-20 dakikalık sürelerde uygulandığından, öğrenci sayısı az tutularak, her dersin öğretilme amacı yeterince açıklanır.

NASIL YAPILIR?

5-20 dakikalık sürelerle uygulanır
Sadece bir tane öğretim becerisi ele alınır
Dersler bir kameraya kaydedilir veya teybe alınır
Becerinin denenmesinin ardından, etkinlik tekrar izlenir veya dinlenir
Mikro öğretim tekniği ile ders verme aşamaları şöyle sıralanabilir.
 Belli bir konuda 10-15 dakikalık bir ders planının hazırlanması.
 Dersin işlenmesi varsa video kamera ile kayda alınması.
 Dersin izlenmesi ya da video kameraya kaydedilen dersin izlenmesi.
 Dersin hem öğretmen hem de izleyen grup tarafından değerlendirilmesi (Mikro öğretim değerlendirme formunun doldurulması).
 Dersin tekrar hazırlanıp işlenmesi yeniden değerlendirme yapılması.
Yapıcı eleştiri nasıl yapılır?

 Öncelikle öğretmen adayının kendisi bu becerileri denerken neler hissettiğini belirtmelidir.
 Karşınızdaki arkadaşınızı yargılamayın ve ‘Sen’ yerine ‘Ben’ dili kullanın
Konuyu anlatamadın èAnlattığın konuyu anlamakta zorluk çektim
 Bir geri bildirimin yardımı olması için geri bildirim kişi üzerine değil davranış üzerine odaklanmalıdır.
 Verilen geri bildirim diğer öğretmen adayları tarafından da değerlendirilmelidir. Tek kişinin mi yoksa çoğunluğun düşüncesi mi?

 Arkadaşınıza öğüt vermeyin è Bu durumda sizin neler yapacağınızı söyleyin.
 Geri bildirim size verilirken itiraz etmek yerine dinleyin!
 Unutmayınız; sadece iyiydi demek bir geri bildirim değildir.
 Sonuç olarak; amacımız gerçek sınıfa gitmeden öğretim becerilerinizi geliştirmektir.

Eğer başarılı olunmazsa?
 Seçilen davranış, istenen düzeye gelinceye kadar tekrar edilir ve buna öğretim elemanı karar verir. Aynı beceri 15-20 dakika olarak tekrar denenir

cok tesekkurler ben yenı uye oldum bu sıte ama ınan bana bu yoladıkların cok ısıme yaradı bu emeklerının için cok tesekkurler
GAMZE DÜNDAR

GAMZE DÜNDAR' Alıntı:

cok tesekkurler ben yenı uye oldum bu sıte ama ınan bana bu yoladıkların cok ısıme yaradı bu emeklerının için cok tesekkurler
GAMZE DÜNDAR

Genişletmek için tıkla ...

çok sevindim işinize yaramasına aramıza hoş geldiniz

Öğretmen olmak zor iş hocam gerçekten.Herkes tatilleri ilk göz önüne alıyor.Ama bu iş vicdan işi diye kimse demiyor.İnsanı çoğu zaman titretip kendinden geçirecek kadar kutsal bir meslek,bazen de gül açmayı gaye edinen bir rol üstleniyor.Öğretmen,güneşi doğmadan hisseden,ayı kararmadan farkedendir.Öğretmen,öğretirken öğrenendir.Öğretmen,kısaca hayata yol veren merdivenlerdir.

sessizgemi' Alıntı:

Öğretmen olmak zor iş hocam gerçekten.Herkes tatilleri ilk göz önüne alıyor.Ama bu iş vicdan işi diye kimse demiyor.İnsanı çoğu zaman titretip kendinden geçirecek kadar kutsal bir meslek,bazen de gül açmayı gaye edinen bir rol üstleniyor.Öğretmen,güneşi doğmadan hisseden,ayı kararmadan farkedendir.Öğretmen,öğretirken öğrenendir.Öğretmen,kısaca hayata yol veren merdivenlerdir.

Genişletmek için tıkla ...

çok güzel açıklamışsınız teşekkür ederim öğretmenim

Ben teşşekür ederim öğretmenim

bişi değil :))