Kaydı olmasına rağmen okula gelmeyen bir çocuk bu pazartesi günü okula gelmeye başladı. İlk 3 gün annesiyle geldikten sonra ilk defa dün tek başına sınıftaydı. Geç gelmesinin ve kimseyi tanımamasının da etkisiyle yapıcı değil bozucu bir davranış sergiledi...

Önce bloklarla oynayan Osman'ın yanına gitti. Osman legolarla aslana ev yapıyordu. Durmuş bloklardan birkaç tanesini aldı.
Osman: Arkadaşım onlar aslanın evinin çatısı. Geri verir misin?
Durmuş: Alaman kiii alaman kiii
Osman: Arkadaşım eğer sen oynamak istiyorsan oynayabilirsin legolarla. İstersen aslanla da oynayabilirsin. Vereyim mi aslanı?
-Elindeki oyuncak için karşısındakinin saldırmasını bekleyen Durmuş şaşkın bir vaziyette oyuncakları bırakıp başka yöne gitti.

Büyük tahta bloklarla oynayan Deniz'in yanına giderek yaptığı motorsikleti yıktı.
Deniz: Yanlışlıkla mı yıktın?
-Durmuştan ses yok
Deniz: Yanlışlıkla mı yıktın?
-Durmuştan ses yok
Deniz: Öğretmenim Durmuş yanlışlıkla mı yıktı?
Ben: Bilmiyorum Denizciğim. Yanlışlıkla yıkmıştır herhalde.
Deniz: Olsun yeniden yaparız. (Durmuş'a) Yardım etmek ister misin arkadaşım?
-İstediği tepkiyi alamayan Durmuş oradan da uzaklaştı.

Yapbozlarla oynayan Hüseyin'in yanına giderek önünden yapboz'u çekti.
-Hüseyin yapbozların olduğu dolaba giderek 3-5 yapboz yüklendi ve masaya getirdi.
Hüseyin: bunlarla da oynayabilirsin arkadaşım
-Ve durmuş yine uzaklaştı.

Boyama yapan Bekir'in yanına giderek kağıdını çekip buruşturdu.
Bekir: Yaaa yaramazlık yapma ama. Offf
Mine: Bekiiiir öyle deme ama arkadaşımıza. O misafir. Daha bilmiyor ki. O da öğrenecek yavaş yavaş.
Mine: Hem biz de bilmiyorduk eskiden. Bak şimdi öğrendik.
-Bekir gitti 2 kağıt aldı.
Bekir: Al arkadaşım sen de bunu boya. Beraber boyayalım.


Bugün mü? Her ne kadar Durmuş arada bir rahatsız etse de diğerlerini hep beraber oynuyorlar. Oyunlarını bozmaktan çok beraber oynamayı tercih etmeye başladı.