- Katılım
- 15 Ağu 2007
- Mesajlar
- 221
- Tepki Skoru
- 0
- Puanları
- 16
- Yaş
- 67
Ağustos böceği bütün yaz,
Durup dinlenmeden saz çalmış.
Kış gelince bakmış ki,
Elde avuçta bir şey yok,
Karıncaya yalvarmış:
-Açım karınca kardeş!
Hem de çok açım.
Senin yiyeceklerine muhtacım.
Karınca o minicik haliyle,
Doldurmuş yuvasını yiyecekle.
Ona bir ders olsun diye,
Vermemiş ağustos böceğine,
Bir parça bile.
-Ben güneşte çalışırken,
Sen saz çaldın,keyif çattın.
Çalışsaydın benim gibi,
Şimdi böyle yalvarmazdın.
Yazın çalan kışın oynar.
Hadi,git de dans et biraz,demiş.
Sonra kapatmış kapısını.
Ağustos böceğinin yüzüne.
Ağustos böceği,eli midesinde,
Uzaklaşmış oradan çaresizce…
ÜLKÜ DUYSAK
Durup dinlenmeden saz çalmış.
Kış gelince bakmış ki,
Elde avuçta bir şey yok,
Karıncaya yalvarmış:
-Açım karınca kardeş!
Hem de çok açım.
Senin yiyeceklerine muhtacım.
Karınca o minicik haliyle,
Doldurmuş yuvasını yiyecekle.
Ona bir ders olsun diye,
Vermemiş ağustos böceğine,
Bir parça bile.
-Ben güneşte çalışırken,
Sen saz çaldın,keyif çattın.
Çalışsaydın benim gibi,
Şimdi böyle yalvarmazdın.
Yazın çalan kışın oynar.
Hadi,git de dans et biraz,demiş.
Sonra kapatmış kapısını.
Ağustos böceğinin yüzüne.
Ağustos böceği,eli midesinde,
Uzaklaşmış oradan çaresizce…
ÜLKÜ DUYSAK