Psikomotor Yetenekler

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Sans Vie
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Okuma süresi: 6:50
Puanları 0
Solutions 0
Katılım
13 Ara 2010
Mesajlar
10
Tepki Skoru
0
Puanları
0
@Sans Vie
Psikomotor davranışların geliştirilmesi, tüm yaşam boyu sürer. Bu nedenle yüksek
öğretime devam eden öğrenciler, devam etmeyen akranlarına göre daha çok yeni beceri
kazanma ve daha önce kazandıkları becerileri geliştirme olanaklarına sahiptirler. Psikomotor
beceriler, bir işin yapılması sırasında kullanılan bilinçli zihinsel etkinliğin yönlendirdiği
koordineli kas etkinlikleridir. Örneğin el yazısı yazma, daktilo yazma, piyano çalma birer
psikomotor beceridir. Motor yetenek, vücudun bir ya da birden fazla organının katıldığı kas
hareketi ya da işlemidir. Psikomotor öğrenme, çocuğun doğumundan sonra psikomotor
yeteneklerin gelişmesine bağlı kalarak ve yaşı ilerledikçe hızlanarak devam eder. Çocuk
doğduğu anda hareket edebilecek ve bazı psikomotor davranışları yapabilecek durumdadır.
Hatta ana rahmindeyken bile bazı hareketler yaptığı, dış etkilere karşı bazı yalın tepkiler
gösterdiği bilinmektedir. Buna bakarak eğitimciler, eğitim-öğretimin doğumdan önce
başladığını söylerler. Doğumdan sonra psikomotor yetenekler hızla gelişir. Psikomotor
öğrenme, bu yeteneklerin gelişmesine bağlıdır.
Bu psikomotor yetenekler şunlardır: Dikkat, kuvvet, denge, tepki hızı, eş güdüm ve
esneklik.


Dikkat
Dikkat, kelime anlamı ile ‘duygularla düşünceyi, bir olay ve bir nesne üzerinde
toplama’ olarak tanımlanır.
Çocuk; çoğunlukla ilk yıllardan itibaren çevresini tanıma, keşfetme duygusu içindedir.
Çevresinde gördüğü, dokunduğu hissettiği her şeyi algılar. Bebek, önceleri tanıdık kişi ya da
eşyayı gözü ile takip eder; sese tepki verir. Annesini tanır, dikkatle izler. Annesi yanından
ayrılınca ağlar. Sonraları objeyi eli ile tutar, duyu organları ile tanır, algılar ve tanımlar. 9.
aydan itibaren ise nesneye dikkatini yoğunlaştırabilir. Hızla çevreyi keşfetme isteği dikkatini
kısaltsa da bu dikkat eksikliği, farklı ilgi alanlarına yönelmesi ile toparlanacak dikkat
yoğunluğunu sağlayacaktır. 2-3 yaşlarında, duran topa tekme atabilir. 3-4 yaşlarda 3
tekerlekli bisiklete binebilir, makasla kesebilir. 4-5 yaşlarda düz çizgi üzerinde yürüyebilir, 6
yaşına geldiğinde ise topa sopa ile vurabilecek ve tek ayak üzerinde 10 saniye durabilecek
dikkat olgunluğuna erişecektir. Ayrıca erken çocukluk döneminde,“okuma yazmaya hazırlık
çalışmaları” gibi etkinlikler küçük kas motor gelişiminde kullanacağı birçok psikomotor
öğrenme, bir olayın veya işin devamlı ve yoğun bir şekilde dikkatli olarak izlenmesini
gerektirir.
Çocuklara “dikkat edin”yerine “dikkatle bakın”demeyi tercih edin.
Uyarılmadan çok, model almak önemlidir.


Kuvvet
Bütün psikomotor davranışların öğrenilmesi bir kuvvet gerektirir. Koşma, atlama,
tırmanma, yürüme hatta bir parmağın kıpırdatılması bile kuvvet ister. Bütün vücudun genel
bir kuvvetinin olması gerektiği gibi; gövdenin kol ve bacakların elin ve parmakların
öğrenilecek psikomotor davranışları yapabilecek kuvvete sahip olması gerekir. Kuvvet; bir
direnci yenebilme, karşı koyabilme becerisi olarak da tanımlanabilir. Motor davranışlarda
kas ve sinir sisteminin gelişmesi önemli bir yer tutar. Kemiklerde ve iç organlardaki büyüme
doğrultusunda kaslar, merkezi sinir sisteminin direktifleri ile istenilen davranışı yapar.
Çocuklarda kas kuvvetinin yoğunlaşması yaşa, cinsiyete, olgunlaşma düzeyine, daha önceki
fiziksel etkinlik aşamalarına ve bedensel ölçülere bağlıdır.


Güce karşı koyabilmek ya da direnci yenebilmek için vücudunu etkin kullanan çocuk;
yürüme, koşma, sıçrama, topa vurma, fırlatma gibi hareketleri kuvvetle ilişkili olarak
gerçekleştirir. Motor davranışın türüne göre de kuvvet, değişiklik gösterir. 4-5 yaşlarından
itibaren el arabası itebilir, halat çekme etkinliklerine katılabilir, kutu ve blok gibi eşyaları
kaldırabilir, bunları bir yerden bir yere taşıyabilir.


Denge
Denge, belli bir yerde bir hareketi veya pozisyonu sürdürme durumunu devam ettirme
olarak tanımlanabilir. İlk önemli denge biçimleri, oturma ve ayakta durabilmedir.
Çocuklarda motor becerilerde denge, daima önemli bir güdü olacaktır. Vücut kısımlarını,
vücudun ağırlık merkezine göre etkili olarak kullanmayı öğrenecektir. Denge; yürüme,
koşma ve atlama becerilerinin kazanılmasında da çok önemli bir faktördür.
Çocuk ileriki yıllarda dengesinin gelişimi ile iki tekerlekli araçların, tekerlekli patenin
kullanılması gibi pek çok aktiviteye katılabilecektir. Yapılan araştırmalara göre çocuk iki
yaşından önce denge becerisi kazanamamaktadır. Üç yaş civarında tek ayağının üzerinde
3-4 saniye durabilmekte, dört yaşından sonra ise dairesel bir çizginin üzerinde yürüme
becerisi kazanabilmektedir.7
Denge yeteneğinin geliştirilebilmesi için psikomotor etkinliklerde denge ile ilgili
çalışmalara ağırlık verilmelidir.


Tepki Hızı
İnsanların duyu organlarını harekete geçiren ve insanda bir tepkiye yol açan iç ve dış
durum değişikliğine uyarıcı; dışarıdan ya da içeriden gelen uyarıcılara karşı organizmanın
gösterdiği davranış tepki olarak tanımlanır.
‘Harekete hazır olma’ şeklinde ifade edilebilecek olan tepki hızı için vücudun,
dışarıdan aldığı uyarıcılara karşı tepki göstermeye hazır olması gereklidir; Yani vücudun
etkilere karşı tepki göstermeye hazır olması gereklidir, bir etki-tepki sürecidir. Etki ile bu
etkiye yapılan tepkinin arasında geçen zaman, reaksiyon zamanıdır. Reaksiyon zamanı ne
kadar kısa olursa psikomotor öğrenme de o kadar hızlı olur. Psikomotor öğrenmede genel
olarak bütün vücudun tepkiye hazır olması gereklidir. Özellikle kolların, bacakların ve elin
tepki yapabilecek olgunluğa ulaşması gerekir.
Psikomotor davranışların, kendine özgü bir yapılış hızı vardır. Bir davranışın
gerektiğinden az hızda veya çok hızda yapılması hâlinde organizma tehlikeye girebilir.
Örneğin bir makinenin çalışmasını öğrenecek bir öğrencinin gereken hızda hareket
edememesi onun kolunun veya hayatının tehlikeye girmesine sebep olabilir. Psikomotor
öğrenmede özellikle kolun ve parmakların gereken hızı kazanması çok önemlidir.


Eş güdüm (Koordinasyon)
Eş güdüm (koordinasyon), belli bir amaca ulaşmak için; bilinçli motor hareketlerin
devamlılığı, ahenkli ve uyumlu çalışması olarak tanımlanabilir.
Psikomotor öğrenmenin pek çoğu birden fazla organların çalışmasını gerektirir. En
yalın bir davranışta bile göz, el, kol veya ayak, gövde ile ayağın veya iki elin bir düzen
içinde çalışması oldukça zordur. Öğrenilecek davranışları yapacak organları arasında yeterli
koordinasyonu kuramıyorsa çocuk, o davranışı öğrenemez. Bu nedenle organlar arasındaki
yeterli koordinasyonun gelişimi, bedensel olgunluğa ve alıştırmalara bağlıdır. Organlar
arasıdaki eş güdümün artması, bedensel olgunluk arttıkça ve etkinlikle ilgili alıştırmalar
çoğaldıkça sağlanacaktır. Örneğin 5-6 yaşlarında yapılan ve basit bir etkinlik gibi gözlenen
sanatsal etkinliklerde gözün, parmakların, elin, bileğin ve gövdenin eş güdüm içerisinde
çalışması organlar arasındaki koordinasyonun arttığını gösterir.


Esneklik
Vücudun gerektiği zaman öne, yana, geriye ve istenen yönlere eğilmesi; yani esnek
olması gereklidir. Gövdenin, bacakların yeterli esnekliğe sahip olmadığı zamanlarda
psikomotor davranışları öğrenmek mümkün değildir. Özellikle ilk çocukluk döneminde
kemikler kıkırdaksı yapıda olduklarından vücut daha da esnektir. Kemikler geliştikçe vücut
esnekliği azalır. Esneklik 5-8 yaşlarda sabit kalır. Özellikle 12-13 yaşlarda doruk noktaya
ulaşır. Cinsiyet esneklikte önemlidir. Kız çocuklar, erkek çocuklara oranla daha esnektir.
Resim 1.4 : Bisiklete binmek, tüm psikomotor yeteneklerin gözle görüldüğü bir etkinliktir.
Psikomotor yetenekler, bütünlük hâlinde bulunur. Çocuk, doğduğu zaman bu
psikomotor yetenekleri ancak kendi gelişimi oranında yapabilir. Bu nedenle ancak kendine
özgü bazı becerileri yapabilecektir.



Feride Cankit
 

Hoşgeldin!

Sitemize hoşgeldiniz, avantajlardan yararlanmak için kayıt olabilirsiniz.

Kayıt Ol!

23 Yıldır Sizlerle

23 yıldır sizlerleyiz. Türkiye'nin ilk okul öncesi eğitim platformu
Geri
Üst