Psikomotor gelişim

Puanları 0
Solutions 0
Katılım
30 Ara 2012
Mesajlar
8
Tepki Skoru
0
Puanları
0
@Gızem akdoğan1
1. PSİKOMOTOR GELİŞİM
1.1. Tanımı ve Önemi
Çocuk organizmasının en önemli özelliklerinden birisi de sürekli büyüme, gelişim
süreci içinde olmasıdır. Bu süreç içerisinde çocuğun gelişimi görünen ve görünmeyen
büyüme ile gelişmeyi de kapsar.
Motor kelimesi anlam olarak ‘hareket’i ifade eder. Dünyaya gelen her birey, daha
anne karnında iken fiziksel olarak gelişmeye başlar. Dünyaya geldiğinde de bu gelişim
hızlanarak devam eder. Önceleri refleks olan bu hareketlerin bazıları, refleks olarak ömür
boyu devam ederken, bazıları da zamanla organların bilinçli olarak kullanılması ile motor
becerilere dönüşür. Nefes alıp vermek ya da göz kırpıştırmak ömür boyu bireyin istemi
dışında da olsa devam eden refleksif hareketlerdir. Oysa tek ayak üzerinde sekmek ya da
kâğıt kesmek, organların kullanımının bilinçli olması ile yapılan eylemlerdir ve ‘psikomotor
gelişim’ içinde değerlendirilirler.
Psikomotor gelişim, yaşam boyu devam eden ‘motor’ becerilerde ortaya çıkan
davranışların kontrol altına alınması sürecidir. Söz konusu olan davranışlar; duyu organları,
zihin ve kasların birlikte çalışması ile ortaya çıkar. Bir anlamda bu davranışların kontrol
altına alınmasını sağlayan süreç, ‘psikomotor gelişim’i ifade eder.
Psikomotor gelişim, fiziksel büyüme ve merkezi sinir sisteminin gelişimine paralel
olarak organizmanın isteme bağlı hareketlilik kazanması olarak tanımlanır.
Motor gelişim farklı değişikliklere uğrasa da bireyin tüm yaşamı boyunca devam eden
bir süreçtir. Motor gelişim, düzenli bir sıra izler.
Ve iki genel alanda incelemek mümkündür:
 Büyük kas motor becerileri (Bedeni kullanma)
 Küçük kas motor becerileri (El ve ayağı kullanma)
Büyük kas motor becerileri, aynı zamanda ‘kaba motor beceriler’ veya ‘geniş
kasların kullanılması’ diye de anılmaktadır. Emekleme, ayakta durma, yürüme, koşma,
salınım, dönme, yuvarlanma, zıplama, denge gibi hareketler üzerideki kontrolü anlatmak için
kullanılmaktadır.
Küçük kas motor gelişimi ise; aynı zamanda ‘ince devinimsel beceriler’ olarak da
adlandırılabilmektedir. Eli ve ayağı kullanma becerileri ile nesne becerilerini kapsar. Tutma,
kavrama, yazma, yırtma, çizme, yapıştırma, kesme gibi beceriler örnek olarak gösterilebilir.
İnsanın gelişimi, sürekli olmakla birlikte bu sürekliliğin hızı her yaşta aynı değildir.
Örneğin döllenmeden doğuma kadar olan evrede çok hızlı bir büyüme süreci yaşanır. Her
gelişim evresi, diğer evrelerden farklı bir hızda gelişir ve insanın değişik yaşlarını kapsar.
Çocuk için yaptığı her motor hareket, sözsüz iletişim anlamındadır. Motor davranışlar
yolu ile dış dünya ile iletişim kurar. Kazandığı her yeni beceri ile de kendi dünyasının
genişlemesine ve yeni deneyler yapmasına yardımcı olur.
Fiziksel gelişim, psikomotor gelişim ile paralel gitmektedir ve birbirinden ayrı
düşünülemez. Bir çocuğun çevresini tanıması ve çevresini yönetme becerisine kavuşma
sürecinde ‘motor gelişimi’ son derece önemlidir. Bu süreçte, çocuğun bağımsızlığını
tanımasında ve yönetmesindeki rolü de göz ardı edilmemelidir. Bunun yanı sıra çevresine
uyum sağlaması ve sosyal faaliyetlerde varlık göstermesi için de ‘psikomotor’ gelişim iyi
anlaşılmalıdır. Psikomotor gelişimin sağlıklı olması, fiziksel gelişiminin yanı sıra zihinsel,
duygusal ve sosyal gelişimlerine de önemli katkı sağlar.

1.2. Psikomotor Yetenekler
Psikomotor davranışların geliştirilmesi, tüm yaşam boyu sürer. Bu nedenle yüksek
öğretime devam eden öğrenciler, devam etmeyen akranlarına göre daha çok yeni beceri
kazanma ve daha önce kazandıkları becerileri geliştirme olanaklarına sahiptirler. Psikomotor
beceriler, bir işin yapılması sırasında kullanılan bilinçli zihinsel etkinliğin yönlendirdiği
koordineli kas etkinlikleridir. Örneğin el yazısı yazma, daktilo yazma, piyano çalma birer
psikomotor beceridir. Motor yetenek, vücudun bir ya da birden fazla organının katıldığı kas
hareketi ya da işlemidir. Psikomotor öğrenme, çocuğun doğumundan sonra psikomotor
yeteneklerin gelişmesine bağlı kalarak ve yaşı ilerledikçe hızlanarak devam eder. Çocuk
doğduğu anda hareket edebilecek ve bazı psikomotor davranışları yapabilecek durumdadır.
Hatta ana rahmindeyken bile bazı hareketler yaptığı, dış etkilere karşı bazı yalın tepkiler
gösterdiği bilinmektedir. Buna bakarak eğitimciler, eğitim-öğretimin doğumdan önce
başladığını söylerler. Doğumdan sonra psikomotor yetenekler hızla gelişir. Psikomotor
öğrenme, bu yeteneklerin gelişmesine bağlıdır.
Bu psikomotor yetenekler şunlardır: Dikkat, kuvvet, denge, tepki hızı, eş güdüm ve
esneklik.
1.2.1. Dikkat
Dikkat, kelime anlamı ile ‘duygularla düşünceyi, bir olay ve bir nesne üzerinde
toplama’ olarak tanımlanır.
Çocuk; çoğunlukla ilk yıllardan itibaren çevresini tanıma, keşfetme duygusu içindedir.
Çevresinde gördüğü, dokunduğu hissettiği her şeyi algılar. Bebek, önceleri tanıdık kişi ya da
eşyayı gözü ile takip eder; sese tepki verir. Annesini tanır, dikkatle izler. Annesi yanından
ayrılınca ağlar. Sonraları objeyi eli ile tutar, duyu organları ile tanır, algılar ve tanımlar. 9.
aydan itibaren ise nesneye dikkatini yoğunlaştırabilir. Hızla çevreyi keşfetme isteği dikkatini
kısaltsa da bu dikkat eksikliği, farklı ilgi alanlarına yönelmesi ile toparlanacak dikkat
yoğunluğunu sağlayacaktır. 2-3 yaşlarında, duran topa tekme atabilir. 3-4 yaşlarda 3
tekerlekli bisiklete binebilir, makasla kesebilir. 4-5 yaşlarda düz çizgi üzerinde yürüyebilir, 6
yaşına geldiğinde ise topa sopa ile vurabilecek ve tek ayak üzerinde 10 saniye durabilecek
dikkat olgunluğuna erişecektir. Ayrıca erken çocukluk döneminde,“okuma yazmaya hazırlık
çalışmaları” gibi etkinlikler küçük kas motor gelişiminde kullanacağı birçok psikomotor
öğrenme, bir olayın veya işin devamlı ve yoğun bir şekilde dikkatli olarak izlenmesini
gerektirir.
1.2.2. Kuvvet
Bütün psikomotor davranışların öğrenilmesi bir kuvvet gerektirir. Koşma, atlama,
tırmanma, yürüme hatta bir parmağın kıpırdatılması bile kuvvet ister. Bütün vücudun genel
bir kuvvetinin olması gerektiği gibi; gövdenin kol ve bacakların elin ve parmakların
öğrenilecek psikomotor davranışları yapabilecek kuvvete sahip olması gerekir. Kuvvet; bir
direnci yenebilme, karşı koyabilme becerisi olarak da tanımlanabilir. Motor davranışlarda
kas ve sinir sisteminin gelişmesi önemli bir yer tutar. Kemiklerde ve iç organlardaki büyüme
doğrultusunda kaslar, merkezi sinir sisteminin direktifleri ile istenilen davranışı yapar.
Çocuklarda kas kuvvetinin yoğunlaşması yaşa, cinsiyete, olgunlaşma düzeyine, daha önceki
fiziksel etkinlik aşamalarına ve bedensel ölçülere bağlıdır.
Resim 1.2 : Kuvvet
Güce karşı koyabilmek ya da direnci yenebilmek için vücudunu etkin kullanan çocuk;
yürüme, koşma, sıçrama, topa vurma, fırlatma gibi hareketleri kuvvetle ilişkili olarak
gerçekleştirir. Motor davranışın türüne göre de kuvvet, değişiklik gösterir. 4-5 yaşlarından
itibaren el arabası itebilir, halat çekme etkinliklerine katılabilir, kutu ve blok gibi eşyaları
kaldırabilir, bunları bir yerden bir yere taşıyabilir.
1.2.3. Denge
Denge, belli bir yerde bir hareketi veya pozisyonu sürdürme durumunu devam ettirme
olarak tanımlanabilir. İlk önemli denge biçimleri, oturma ve ayakta durabilmedir.
Çocuklarda motor becerilerde denge, daima önemli bir güdü olacaktır. Vücut kısımlarını,
vücudun ağırlık merkezine göre etkili olarak kullanmayı öğrenecektir. Denge; yürüme,
koşma ve atlama becerilerinin kazanılmasında da çok önemli bir faktördür.
Çocuk ileriki yıllarda dengesinin gelişimi ile iki tekerlekli araçların, tekerlekli patenin
kullanılması gibi pek çok aktiviteye katılabilecektir. Yapılan araştırmalara göre çocuk iki
yaşından önce denge becerisi kazanamamaktadır. Üç yaş civarında tek ayağının üzerinde
3-4 saniye durabilmekte, dört yaşından sonra ise dairesel bir çizginin üzerinde yürüme
becerisi kazanabilmektedir.
Denge yeteneğinin geliştirilebilmesi için psikomotor etkinliklerde denge ile ilgili
çalışmalara ağırlık verilmelidir.
1.2.4. Tepki Hızı
İnsanların duyu organlarını harekete geçiren ve insanda bir tepkiye yol açan iç ve dış
durum değişikliğine uyarıcı; dışarıdan ya da içeriden gelen uyarıcılara karşı organizmanın
gösterdiği davranış tepki olarak tanımlanır.
‘Harekete hazır olma’ şeklinde ifade edilebilecek olan tepki hızı için vücudun,
dışarıdan aldığı uyarıcılara karşı tepki göstermeye hazır olması gereklidir; Yani vücudun
etkilere karşı tepki göstermeye hazır olması gereklidir, bir etki-tepki sürecidir. Etki ile bu
etkiye yapılan tepkinin arasında geçen zaman, reaksiyon zamanıdır. Reaksiyon zamanı ne
kadar kısa olursa psikomotor öğrenme de o kadar hızlı olur. Psikomotor öğrenmede genel
olarak bütün vücudun tepkiye hazır olması gereklidir. Özellikle kolların, bacakların ve elin
tepki yapabilecek olgunluğa ulaşması gerekir.
Psikomotor davranışların, kendine özgü bir yapılış hızı vardır. Bir davranışın
gerektiğinden az hızda veya çok hızda yapılması hâlinde organizma tehlikeye girebilir.
Örneğin bir makinenin çalışmasını öğrenecek bir öğrencinin gereken hızda hareket
edememesi onun kolunun veya hayatının tehlikeye girmesine sebep olabilir. Psikomotor
öğrenmede özellikle kolun ve parmakların gereken hızı kazanması çok önemlidir.
1.2.5. Eş güdüm (Koordinasyon)
Eş güdüm (koordinasyon), belli bir amaca ulaşmak için; bilinçli motor hareketlerin
devamlılığı, ahenkli ve uyumlu çalışması olarak tanımlanabilir.
Psikomotor öğrenmenin pek çoğu birden fazla organların çalışmasını gerektirir. En
yalın bir davranışta bile göz, el, kol veya ayak, gövde ile ayağın veya iki elin bir düzen
içinde çalışması oldukça zordur. Öğrenilecek davranışları yapacak organları arasında yeterli
koordinasyonu kuramıyorsa çocuk, o davranışı öğrenemez. Bu nedenle organlar arasındaki
yeterli koordinasyonun gelişimi, bedensel olgunluğa ve alıştırmalara bağlıdır. Organlar
arasıdaki eş güdümün artması, bedensel olgunluk arttıkça ve etkinlikle ilgili alıştırmalar
çoğaldıkça sağlanacaktır. Örneğin 5-6 yaşlarında yapılan ve basit bir etkinlik gibi gözlenen
sanatsal etkinliklerde gözün, parmakların, elin, bileğin ve gövdenin eş güdüm içerisinde
çalışması organlar arasındaki koordinasyonun arttığını gösterir.
.6. Esneklik
Vücudun gerektiği zaman öne, yana, geriye ve istenen yönlere eğilmesi; yani esnek
olması gereklidir. Gövdenin, bacakların yeterli esnekliğe sahip olmadığı zamanlarda
psikomotor davranışları öğrenmek mümkün değildir. Özellikle ilk çocukluk döneminde
kemikler kıkırdaksı yapıda olduklarından vücut daha da esnektir. Kemikler geliştikçe vücut
esnekliği azalır. Esneklik 5-8 yaşlarda sabit kalır. Özellikle 12-13 yaşlarda doruk noktaya
ulaşır. Cinsiyet esneklikte önemlidir. Kız çocuklar, erkek çocuklara oranla daha esnektir.
Psikomotor yetenekler, bütünlük hâlinde bulunur. Çocuk, doğduğu zaman bu
psikomotor yetenekleri ancak kendi gelişimi oranında yapabilir. Bu nedenle ancak kendine
özgü bazı becerileri yapabilecektir.
Öğrenciye Etkinlik: Burada Herkes Öğretmen
Öğrencilere psikomotor gelişim ve psikomotor yetenekler konularını gözden geçirme,
onlar hakkında soru çıkarma, değerlendirme yapma ve öğretme fırsatları verir. Öğrencilere
küçük kart ya da kâğıtlar dağıtılır. Öğrencilerden konuyu gözden geçirerek, o konuda
sorulmasını istedikleri soruyu ya da tartışılmasını istedikleri noktayı karta yazmaları istenir.
Kartlar toplanarak ve karıştırılarak yeniden dağıtılır. Öğrencilerin kendilerine gelen karttaki
soruyu ya da tartışma konusunu araştırıp ne söyleyeceklerini saptamaları istenir. Soruların ve
yanıtların sınıfa sunumu yapılır. Sunumlar üzerinde tartışılır.
1.3. 0-12 Yaş Çocuklarında Psikomotor Gelişim Aşamaları
Psikomotor gelişim sürecinde içten ve dıştan gelen süreçlerin etkileşiminin sonucu
olarak basit reflekslerle başlayan baş, boyun ve gövde kaslarının kontrolü aşamalar şeklinde
gelişir. Benzer şekilde motor becerilerin temeli olan oturma, emekleme, yürüme, koşma,
atlama, tırmanma gibi büyük kas motor etkinlikleri ve uzanma, tutma, bırakma, fırlatma gibi
elin yönetimi ile ilgili küçük kas motor etkinlikleri de aşamalar hâlinde gelişir.
Gallahue (1982), motor gelişimini çocukluk dönemi ile sınırlayarak incelemiş ve
kuramını piramit modeli ile açıklamıştır. Bu modele göre her bir motor gelişim dönemi, bir
diğerinin üzerine kurulur. Piramidin temeli, refleksif hareketler dönemini göstermektedir. Bu dönemi, ilkel hareketler dönemi ve temel hareketler dönemi takip eder.
1.3.1. Refleksif Hareketler Dönemi ( 0 – 1 Yaş)
Refleksin kelime anlamı “dıştan gelen bir uyarı sonucu doğan, irade dışı fiziksel
yanıt”.
Yeni doğan, dünyaya pek çok refleksle gelir. Bebek, bu refleksleri isteyerek
yapmakta; hareketlerini kontrol altına alamamaktadır. Bu reflekslerden bazıları, bebek
büyüdükçe ve isteyerek yaptığı hareketler arttıkça ortadan kaybolur. Bazılarına ise yetişkin
döneminde de rastlanabilir. Örneğin ani ışığa gözlerin tepki vermesi gibi.
Refleksler, çocuğun ilk bilgi edinme kaynaklarıdır. Bebek için koruyucu ve
arama/emme refleksleri gibi yiyecek sağlayıcı özellik taşırlar. Sinir sisteminin
olgunlaşmasıyla refleksler, yerlerini istemli davranışlara bırakır. Yaptıkları hareketler bir
amaca yöneliktir; ancak kaba ve kontrol dışıdır. Mesela bebek, bir nesneyi yakalamak
istediğinde tüm gövdesinin katıldığı kaba bir hareket yapar.
Yaşamın ilk yılında motor gelişimin dönüm noktaları vardır:
 İlk hareketler
 Oturma
 Emekleme
 Desteksiz yürüme
 Bağımsız yürüme
Bebeklerin bağımsız yürümeye başlama zamanlarında farklıklar görülebilir. Yine de
ilk iki yıl içerisinde tüm bebeklerde benzer motor gelişim süreçleri ile gelişim gerçekleşir.
Bu dönemde, bebekler için de gelişimi destekleyici etkinliklerin önemi büyüktür.
Hareket etmeyi uyaran oyun aktiviteleri ile vücudun üst bölümlerinin gerilmesi, gövdenin
dönmesi, baş ve boyun kontrolü, uygun kavrama vb. hareket becerileri geliştirilebilir.
Etkinlikler, belli faaliyet alanı ile sınırlandırılmış, önceden planlanmış ve basit
olmalıdır.
1.3.2. İlkel Hareketler Dönemi ( 1 – 2 Yaş )
Bu döneme ait hareket yeteneklerinin gelişmesi, hem çevresel faktörlere hem de
olgunlaşma faktörlerine bağlıdır. Olgunlaşma, hareket yeteneklerinin bir sıra izlemesini
sağlar. Çevresel faktörler ise hareket yeteneklerinin ortaya çıkış hızını düzenlerler.
İlkel hareketler döneminin üç temel ögesi; denge, yer değiştirme ve el becerileridir.
Becerili el hareketleri, çeşitli beden bölümleri arasında koordinasyon gerektirir. En temel üç
hareketi, uzanma, yakalama ve bırakma olarak incelenmiştir.
İlkel hareketler döneminde bireysel farklılıklar olabilmesine karşın belli bir sıra
dahilinde gelişim gerçekleşmektedir.
1.3.3. Temel Hareketler Dönemi (2-6 Yaş)FAALİYETİ- 1
Yaşamın ikinci yılından başlayarak yedinci yılına kadar geçen süre temel becerilerin
kazanıldığı dönemdir. Tüm çocukların ortak özellik taşıması ve yaşam için gerekli beceriler
olduğundan ‘temel beceriler’ ismini almıştır. Bunlar koşma, atlama, sıçrama, sekme,
yakalama, fırlatma, topa ayakla vurma gibi hareketlerdir.
İki yaşından sonra temel hareketler kaba bir şekilde ortaya çıkar. Önce çocuk, kendi
bedeninin hareket becerisini anlamak ve bunu denemek için çaba gösterir. Daha sonra bedeni
üzerindeki kontrolü ile hareketlerini daha uyumlu ve kontrollü yapmaya başlar. Dönemin
sonlarında ise çocuk, uyumlu ve kontrollü gelişmiş hareketlerini mekanik yönden etkili
olarak gerçekleştirir. 5-6 yaş döneminde temel beceriler olgunlaşmış olarak görülür.
Çocuğun olgunlaşmasında iyi bir öğretim verilmesi, cesaretlendirilmesinin ve alıştırma
olanağı yaratılmasının önemi büyüktür.
Öğretim: Bu dönemde kazanılan becerilerin doğru öğretilmesi çok önemlidir. Yanlış
öğrenilmiş hareketin düzeltilmesi, hareketin ilk kez öğrenilmesinden daha zordur.
Cesaretlendirme (Motivasyon): Bu dönemde çocuk, övülmekten hoşlanır.
Akranlarının alay etmesi, yaralanmaktan korkması, kaygı taşıması nedeniyle hareket
becerilerini kazanırken korku duyar. Bu nedenle bu dönemde çocuğu, yapabileceği yönünde
cesaretlendirmek gerekir.
Alıştırma ortamı: Çocukların hareket becerilerini kazanmalarında ortam, araç, zaman
gereksinimi de önemli rol oynar. Bu dönemde çocuk yapacağı etkinlikler ne kadar çok ve
bilinçli hazırlanmışsa, bir o kadar hareket becerisi kazanımı çoğalır. Sporla ilişkili döneme
hazır biçimde başlaması açısından da alıştırma ortamı önemlidir. Bu dönemde hedef, temel
hareketlerin olgun düzeyde başarılmasıdır.
1.3.4. Sporla İlgili Hareketler Dönemi :(7-12 Yaş)
Bu dönem, genelde 7 yaş yukarısını kapsar. İlkokul çocukları, yeni beceriler
kazanmaktan çok daha önce kazandıkları temel becerileri daha akıcı ve doğru olarak ortaya
koyarlar. Burada ’spor’ terimi geniş anlamıyla kullanılmıştır. Yani yalnız yarışma değil; aynı
zamanda eğlence ve spor etkinlikleri açısından gönüllü katıldıkları faaliyetler; oyun, dans
gibi aktiviteleri de kapsayan bir araç olarak benimsenmiştir.
Bu dönemdeki gelişim hızı psikomotor olgunluğa ve duygusal etkinliklere bağlıdır.
Yedi yaşından on yaşına kadar olgunlaşmış olan temel becerilerini birleştirerek sporla ilgili
beceriler de kullanma başlar. Kuvvet, dayanıklılık, hız, denge gibi özelliklerin gelişmesiyle
performans artar. Değişik hızlarda ip atlama, taş sektirme ve top fırlatma gibi harekeler bu
evrimin tipik geçiş hareketleridir. Hareketler giderek daha karmaşık ve spor türüne özgü
seçilmeye başlanır. 11 yaşından sonra beceri gelişmesinde bireysel farklılıklar ve bir branşa
(statüye bağlı olarak) yönelme ortaya çıkar. Kapsamlı alıştırma ile yeni birçok hareket
öğrenilmiş ve pekiştirilmiş olur. Çocuklar, hareket becerilerini öğrenmeye ve yarışmaya çok
isteklidirler. Daha sonraki yaşlarda ise spor dalına özgü hareketler ve becerilerle yaşlara göre
spor da1.4. Psikomotor Gelişiminde Bireysel Farklılıklar ve Önemi
Çocuğun gelişimi, bireye ebeveynlerden geçen genlerin yani kalıtımın ve yaşadığı
ortamın (çevresel faktörlerin) etkisi altındadır. Tüm bireyler, kendi gelişim çizgilerinde
belirli bir sırayı izleyerek ilerleme kaydederler. Tüm gelişim dönemlerinde olduğu gibi
motor gelişiminde de dönemlere ilişkin yaş belirlemeleri yalnızca genel sınırlardır. Her
bireyin kendine özgü düşünme, hareket etme, hissetme, konuşma ve anlama biçimi vardır.
Psikomotor gelişim becerileri, genelde gözlenebilir beceriler olduğu için çocukta
gerçekleşen farklılıklar daha somut olarak fark edilir. Örneğin çocuğun geç yürümesi
ailelerde “acaba bir problem mi var?” sorusunu getirir. Oysa fiziksel bir sorun yoksa çocuk
birkaç ay geç olarak bağımsız yürüme becerisini geliştirebilir. Başlangıçta da belirtildiği
gibi psikomotor gelişimdeki farklılıklarda hem çevre hem de soya çekimin etkisi
bilinmektedir.
Ebeveynlerden kalıtsal olarak geçen özellikler, her çocuğun büyüme ve gelişme
oranını, boy uzunluğunu, kemik ve cinsiyet yönünden gelişimini tayin eder. Buradaki
bireysel ayrılık, çocuğun kalıtım yolu ile aldığı büyüme özelliklerine; becerileri, öğrenmeye
az ya da çok yetenekli olmasına dayanır.
Çevre; Çocuğun, doğup büyüdüğü çevre de psikomotor gelişmede etkilidir. Aile
yapısı, sosyoekonomik ve kültürel düzeyinin motor gelişiminde etkili olduğu yapılan
araştırmalarda da belirtilmiştir. Ailenin çocuğu motive edici olması korkularını anlaması ve
ona göre tavır takınması pek çok motor becerinin öğrenilmesinde etkilidir. Aynı zamanda
sosyoekonomik düzeyde sağlıklı beslenmenin öneminin olduğu düşünülürse sağlıklı motor
gelişimi becerileri kazanmada ilişkili olduğu gözlenebilir. Sağlıksız koşullar psikomotor
gelişimi engeller.
Çocuğun bulunduğu çevresel ortam da önemlidir. Apartmanlarda hareket kısıtlılığı
yaşayan çocukların, açık havada daha çok oyun oynayan, sportif tesislerden yararlanan
çocuklara nazaran motor becerilerinin daha az gelişmiş olduğu görülür.lları söz konusu olur. 1.4. Psikomotor Gelişiminde Bireysel Farklılıklar ve Önemi
Çocuğun gelişimi, bireye ebeveynlerden geçen genlerin yani kalıtımın ve yaşadığı
ortamın (çevresel faktörlerin) etkisi altındadır. Tüm bireyler, kendi gelişim çizgilerinde
belirli bir sırayı izleyerek ilerleme kaydederler. Tüm gelişim dönemlerinde olduğu gibi
motor gelişiminde de dönemlere ilişkin yaş belirlemeleri yalnızca genel sınırlardır. Her
bireyin kendine özgü düşünme, hareket etme, hissetme, konuşma ve anlama biçimi vardır.
Psikomotor gelişim becerileri, genelde gözlenebilir beceriler olduğu için çocukta
gerçekleşen farklılıklar daha somut olarak fark edilir. Örneğin çocuğun geç yürümesi
ailelerde “acaba bir problem mi var?” sorusunu getirir. Oysa fiziksel bir sorun yoksa çocuk
birkaç ay geç olarak bağımsız yürüme becerisini geliştirebilir. Başlangıçta da belirtildiği
gibi psikomotor gelişimdeki farklılıklarda hem çevre hem de soya çekimin etkisi
bilinmektedir.
Ebeveynlerden kalıtsal olarak geçen özellikler, her çocuğun büyüme ve gelişme
oranını, boy uzunluğunu, kemik ve cinsiyet yönünden gelişimini tayin eder. Buradaki
bireysel ayrılık, çocuğun kalıtım yolu ile aldığı büyüme özelliklerine; becerileri, öğrenmeye
az ya da çok yetenekli olmasına dayanır.
Çevre; Çocuğun, doğup büyüdüğü çevre de psikomotor gelişmede etkilidir. Aile
yapısı, sosyoekonomik ve kültürel düzeyinin motor gelişiminde etkili olduğu yapılan
araştırmalarda da belirtilmiştir. Ailenin çocuğu motive edici olması korkularını anlaması ve
ona göre tavır takınması pek çok motor becerinin öğrenilmesinde etkilidir. Aynı zamanda
sosyoekonomik düzeyde sağlıklı beslenmenin öneminin olduğu düşünülürse sağlıklı motor
gelişimi becerileri kazanmada ilişkili olduğu gözlenebilir. Sağlıksız koşullar psikomotor
gelişimi engeller.
Çocuğun bulunduğu çevresel ortam da önemlidir. Apartmanlarda hareket kısıtlılığı
yaşayan çocukların, açık havada daha çok oyun oynayan, sportif tesislerden yararlanan
çocuklara nazaran motor becerilerinin daha az gelişmiş olduğu görülür.

1.5. Psikomotor Gelişimin Diğer Gelişim Alanlarıyla İlişkisi
Psikomotor gelişim; düzenli ve sağlıklı beslenme, yaşam şartları, giyim gibi temel
ihtiyaçlarla sıkı sıkıya ilişkilidir. Sosyoekonomik düzeyleri düşük ailelerde, yetersiz ve
dengesiz beslenme sonucunda çocuklar hastalanmaktadır. Yaşadıkları çevre şartlarının
olumsuzluğu, beslenme ve giyim problemleri psikomotor gelişimi olumsuz ölçüde etkiler.
Bu olumsuzluklar çocuğun sadece motor gelişiminde değil; sosyal,duygusal,zihinsel
gelişimlerini de etkilemektedir.
Zihinsel gelişim süreçlerinden olan algısal yetenekler ve beceriler, çocukların hareket
becerilerini kazanmada önemli bir etken olarak rol oynar. Algısal motor yetenekler ve
öğrenmeye hazır olma, olgunlaşmış beceri kavramlarının kazanılmasına ve geliştirilmesine
yardımcı olur. Ayrıca motor gelişim, çocukların beş duyusunun (görme, işitme, dokunma, tat
alma, koklama ) olgunlaşması ile dışarıdan gelen çeşitli uyarıcılara karşı algılayarak tepki
vermesine neden olur.
Motor gelişim; çocukların çevre ile iletişim kurmasında, yaşamlarını devam ettirmede
önemli yer tutar. Çocuklar, motor becerilerini oyun içerisinde keşfederler. Çocuk, oyun
sayesinde diğer bireylerle sosyal iletişime girerek toplum içerisinde sosyalleşir.
Yaratıcılıkları gelişir. Böylece çocuğun kendine olan öz güveni artar, kendini yeterli hisseder
ve olumlu benlik kavramı kazanır.
Benlik kavramı; bireyin kişisel özelliklerini, sınırlılıklarını, nelerden hoşlanıp nelerden
hoşlanmadığını fark etmesi ile ortaya çıkar. Çocuğun sağlığı ve bedensel durumu benlik
kavramının gelişimi ve bütünlüğü üzerinde önemli yer tutar. Ayrıca çocukların psikolojik
ihtiyaçları karşılanıp ruhsal durumları geliştikçe, yeni motor becerilerin de kazanılması daha
yüksek seviyelerde olur.
Görüldüğü gibi psikomotor gelişim, diğer gelişim alanları ile karşılıklı ilişki
içerisindedir.
2. PSİKOMOTOR GELİŞİME UYGUN
ETKİNLİKLER
2.1. Psikomotor Gelişime Uygun Etkinlikler
Okul öncesi eğitimde en az yer verilen ve aileler tarafından da en az önem gösterilen
etkinlik motor gelişimi destekleyici etkinliklerdir. Matematik, resim, müzik ve kavram
çalışmalarına gösterilen ilgi, ne yazık ki bu gelişim alanına gösterilmemektedir. Okul öncesi
eğitim kurumlarında uygun mekân bulunmayışı da nedenler arasında sayılabilir.
Erken çocukluk dönemi çocuklarının en belirgin özelliklerinden birisi de hareketli
olmalarıdır. Hareket, aynı zamanda çocuğun gelişimini etkileyen önemli bir unsurdur.
Çocukların hareket gereksinmelerini karşılayacak en uygun etkinlikler ise hareketli oyun
etkinlikleri, beden eğitimi programlarıdır.
Beden eğitimi programları ve motor becerilerinin gelişimine uygun etkinlikler,
çocuğun gelişimine aşağıda belirtildiği gibi katkılar sağlar:
 Çocukta yaşam boyu fiziksel aktivite alışkanlığı kazandırmak
 Kas kuvveti, dayanıklılık, koordinasyon, esneklik ve çeviklik gibi temel
unsurları geliştirmek
ÖĞRENME FAALİYETİ–2
AMAÇ
ARAŞTIRMA27
 Temel hareketleri geliştirmek
 Arkadaşlarına ve oyun kurallarına saygı göstermeyi, yenilgiyi ve başarıyı
kabullenmeyi öğretmek, hoşgörü ve iş birliği kazandırmak
 Dikkat etme, düşünceyi bir noktada toplama, problem çözme, yaratıcılık ve
hayal gücünü kullanma yeteneklerini geliştirmek
 Saldırganlığı olumlu yönde kanalize etmeyi sağlamak
Bu etkinliklerden bazı örnekler;
 Harekete sürükleyici etkinlikler (Oyun Öncesi etkinlikler, ısınma çalışmaları,
yürüme, koşma, hayvan yürüyüşleri, denge etkinlikleri vb.)
 Grup etkinlikleri ( oyunlar (sakin, hareketli, parmak oyunları ),top oyunları,
minderde ve jimnastik sıralarında hareket çalışmaları, yarışmalar, beden eğitimi
çalışmaları vb.)
Psikomotor Gelişime Uygun Etkinlikleri tespit etme
Çocuk için motor hareket, dış dünya ile bağlantılıdır. Daha bebeklik döneminden
başlayarak çocuk, düşündüklerini sözcükler yerine hareketleri ile anlatır. Onun için her
öğrendiği yeni motor beceri, yeni bir deneyimdir.
Motor gelişim ile ilgili etkinlikler, küçük kas ve büyük kas motor beceriler olmak
üzere ikiye ayrılmaktadır. Genellikle büyük kas motor beceriler, küçük kas motor
becerilerinden önce olgunlaşır. Erken çocukluk döneminde yürüme, koşma, atlama,
tırmanma gibi hareketlerde makasla kesme, çizgi çizme, kâğıt katlama v.b. küçük kasla ilgili
becerilere göre daha beceriklidirler. Bu nedenle motor gelişim iki ayrı gelişim alanı olarak
incelenmelidir. Motor gelişimi desteklerken hedef, çocuğun yeni davranışları sağlıklı bir
biçimde kazanması ve uygulamasıdır. Bu hedefle kazanması gereken beceriler vardır.
Psiko- Motor Gelişimi Destekleyici Düzenlenecek Etkinlikler Aracılığı İle
Çocuklara Kazandırılması Amaçlanan Beceriler
 Kendi vücudunu ve yeteneklerini keşfedebilme,
 Mekân, zaman ve ağırlık ile ilgili kavramları kazanabilme,
 Dış dünyayı keşfedebilme, fark edebilme,
 Duygu ve düşüncelerini motor hareketler yolu ile ifade edebilme,
 Koordineli ve ritmik hareket etme becerisi kazanabilme,
 Dikkat kontrolünü sağlayabilme,
 Nesneleri belli mesafedeki bir hedefe atabilme,
 Belli bir mesafeden kendine doğru atılan nesneyi yakalayabilme,
 El-göz koordinasyonunu sağlayabilme,
 İki el-göz koordinasyonunu sağlayabilme,
 El-ayak-göz koordinasyonunu sağlayabilme,
 Koordinasyon, denge, çeviklik ve kuvvet gerektiren motor hareketlerde beceri
kazanabilme,
 Günlük yaşamda kullanılan araç-gereci kullanmada beceri kazanabilme,
 Belli nesneleri yeni şekiller oluşturacak biçimde bir araya getirebilme,
 Makası uygun şekilde kullanabilme,
 Belirli şekilleri çizebilme
 Değişik özellikteki kaplardan sıvı ya da taneli katı malzemeyi farklı özellikteki
kaplara doldurabilme boşaltabilme
Psikomotor gelişime uygun etkinlikler
 Ona bakabileceği bir nesne verebilir, yüzükoyun yattığında, gözleri ve
bakışlarıyla hareketlerini takip edebilmesi için görüş alanı içinde parmaklarınızı
veya renkli objeleri, onun görüş alanı içinde oynatabilirsiniz (1. ay) .
 Çocuğu kucağınıza aldığınızda başını dik tutabilmesi için çıngırak ya da sesli
oyuncak sallayabilirsiniz (3. ay) .
 Ara sıra sesli uyaranlar vererek çocuğun değişik pozisyonlarda yatmasını
sağlayabilirsiniz (6. ay) .
 10 dakikayı geçmemek koşuluyla sırtını ve yanlarını destekleyerek oturmasını
sağlayabilirsiniz. Bunu gün boyu tekrarlayabilirsiniz. Eline ve uzanabileceği
yere oynayabileceği oyuncaklar koyabilirsiniz (6. ay) .
 Bebek yüzükoyun durumdayken uzağına sevdiği oyuncağı koyabilirsiniz. Onu
alması konusunda çocuğu cesaretlendirebilirsiniz. Sürünerek gitmek istediğinde
vücudunu hareket ettirmesi için tabanlarından iterek destekleyebilirsiniz (6. ay)
.
 Çocuğu masaya oturtarak önüne büyük ebatta kâğıt kalem koyabilirsiniz.
Çocuğa resim yapmasını söyleyebilirsiniz. Yaptığı resimleri sözel ifadelerle
ödüllendirebilirsiniz (18. ay) .
 Çocuğun çekmeli oyuncaklarla oynamasına olanak sağlayabilirsiniz. Çocukla
birlikte bir kutuya ip bağlayarak bir araba hazırlayabilirsiniz. Süsleyerek
oynaması için verebilirsiniz (2 yaş) .
 Çocuğun merdivenden tek başına inmesine olanak sağlayabilirsiniz. Çocuğun
bağımsızlık çabalarını destekleyebilirsiniz (2 yaş) .
 Zıplama ve ayak ucunda yürüme faaliyetlerinin yer aldığı oyunlarla top ve
koşmaca yoluyla enerjisini harcamasını sağlayabilirsiniz (2,5 yaş) .
 İhtiyar adam yürüyüşü, dalgın adam yürüyüşü, cüce yürüyüşü, robot yürüyüşü,
dev adam yürüyüşü, simitçi, balıkçı, satıcı yürüyüşleri, meyve toplama ve
devşirme, ekin ot biçme, tahta rendeleme, odun kesme ve yarma, kaz, ördek,
ayı, fil, maymun, tavşan, leylek yürüyüşü gibi çeşitli hayvan taklitlerinin yer
aldığı oyunlar psikomotor gelişimi, özellikle büyük kas gelişimini destekler.
 Çocuğun eline pırasa, havuç, patates gibi sebzeleri vererek bunların üzerine
keskin olmayan bir kazıcı ile şekilleri çizmesi istenir. Şekiller kazınır. Şekillerin
yer aldığı sebze kesitleri sulu boya ile istediği renkte boyanır. Beyaz bir kâğıda
bastırılır. Baskılı motiflerden çeşitli kompozisyonlar oluşturulur. Böylece
çocuğun büyük ve küçük kas gelişimi desteklenmiş olur.
 Bir kâğıt, akordeon gibi katlanır. Bu kâğıdın üzerine bir insan resmi çizilir.
İnsan şeklini makasla kesmesi istenir. Kâğıt açıldığında peş peşe sıralanan insan
şekilleri ortaya çıkar. Çocukların küçük kaslarının gelişimi desteklenir.
 Çeşitli top oyunları oynanabilir. Topun, çocuğun fiziksel boyutlarıyla uyumlu
büyüklükte olmasına özen gösterilir. Bir torbaya doldurulan pinpon toplarının
çocuk tarafından durduğu yerden kımıldamadan belli bir mesafeye konan sepet
ya da geniş ağızlı bir kavanozun içine atılması istenerek oyun oynanır. Sepet ya
da geniş ağızlı bir kavanozun içine atılan toplar sayılır. Aynı oyun, daha büyük
topla ve çocukların boyuna uygun yerleştirilen potaya atılarak oynanır.
2.2. Psikomotor Gelişime Uygun Araç-Gereçler
Büyük Kas Gelişimi İçin Uygun Araç-Gereçler
 Çeşitli toplar ( tenis topu, sağlık topu, hentbol topu, orta boy plastik top v.b.)
 Fasulye torbaları
 Halat
 Araba ya da kamyon tekerlekleri
 Çemberler
 Boş variller
 Jimnastik minderleri
 İp merdiven ya da tırmanma merdiveni
 Jimnastik sırası
 Denge tahtası
 Tornetler
 Atlama ipleri
 Kaydırak, salıncak, tahterevalli gibi bahçe oyuncakları
Küçük Kas Gelişimi İçin Uygun Araç-gereçler
 Bez oyuncaklar
 Boş kutular
 Diş kaşıma halkaları
 Büyük renkli küpler
 Büyük tahta çivilerle geçmeli oyuncaklar
 Basit bloklar
 Takıp sökmek için plastik cıvata ve somunlar
 Boş tahta ve mukavva kutular
 Tahta, bez veya plastik hayvanlar
 Kum havuzu ve kum oyuncaklar
 Müzik aletleri, zil, tef, davul
 Boncuklar ve ip
 Parmak boyası
 Bağlama oyuncaklar
 Düğmeli-fermuarlı giysileri olan giydirilecek bebekler
 Kavram geliştirici oyuncaklar
 Öykü kitapları ve masallar
 El kuklaları
 Yap-boz oyuncakları
 İp bağlama ve çeşitli kâğıt işler
 Kolaj çalışması, artık kâğıt ve kumaş parçaları
 Keskin olmayan makas ve kâğıtlar
 Domino
 Basit resim, harf ve sayı oyunları
 Oyun hamurları
2.3. Psikomotor Gelişime Uygun Etkinlik Planlanma
 Motor Gelişim İle İlgili Etkinlikleri Planlama ve Uygulamada Dikkat
Edilmesi Gereken Özellikler
 Etkinlikleri planlarken ya da uygularken çocukların yaş ve gelişim
düzeylerini dikkate almak.
 Hareketler ve becerilerin kolaydan zora doğru bir sıra izlenmesine dikkat
etmek.
 Özellikle küçük kasların motor gelişimine ilişkin etkinliklerde, çocukların
günlük yaşam deneyimlerinde karşılaşabilecekleri durumlarda
kullanabilecekleri beceriler kazandırmak,
 Yeni bir beceriyi ya da oyunu tanıtırken çocukların dikkatlerini
yoğunlaştırmak, Örn: Beceriyi kazandırmadan önce grubun dikkatini
çekmek için çocuklardan ayağa kalkarak el ele tutuşmalarını ve yanlara
açılarak büyük bir daire oluşturarak yere oturmalarını istemek gibi.
 Oyunu ya da beceriyi adlandırarak çocukların en iyi ve kolay şekilde
anlayabilecekleri ifade ile içeriğini tanımlamak. Çocukların daha iyi
anlayabilmeleri için söylediklerinizi kendi ifadeleri ile bir kez daha
tekrarlamalarını isteyin. Daha sonra bir kez de yönerge ile birlikte hareketi
her aşaması ile yaparak model olun. Yapılacak hareketin her aşamasının
nasıl yapılacağının anlaşılmasından iyice emin olun.
 Etkinlik öncesi gereken araç, gereci ve malzemelerin temini ve ön
hazırlığın yapılmasına özen göstermek. Çocukların dikkat süreleri kısa
olduğundan etkinlik içeriğinin açıklanmasından sonra hazırlık
yapıldığında çocukların hareketle ilgili aşamaları hatırlamaları
zorlaşacaktır.
 Hareketi gerçekleştirirken bir aşamadan diğerine geçmelerini uyarıcı ya da
hareketin ritminin değiştirilmesini hatırlatan ses uyarıcılarını (davul, def,
zil, düdük vb. birlikte seçmek.
 Etkinlik içinde top, çember ya da ip gibi yardımcı araç – gereç
kullanılacaksa her çocuk için ayrı ayrı olmasına özen göstermek, harekete
başlamadan önce dağıtmak.
 Çocukların hareketler yaparken birbirlerini engellememelerini sağlamak.
Sınıf içerisinde karışıklığı önlemek ya da çocukların birbirlerini
engellemeden çalışmalarına yardımcı olmak için önce hep birlikte aynı
yönde çalışın. Çocuklar, hareketlerde olgunlaştıkça yön değişikliklerini
kendi seçimlerine bırakabilirsiniz.
 Çocukların hareketlerini engellemeyecek giysiler tercih etmek.
 Hareketlerin uygulanması sırasında hatalı duruşları ya da doğru
yapılmayan hareketleri düzeltme konusunda aşırı zorlayıcı olmamak.
Çocuğun hareket etmekten çok zevk alması gereğini unutmamak gerekir.
 Hareketle ilgili olgunluğu kazanana kadar deneme yapması için gereken
süreyi tanımak. Bu denemeler sırasında çocuğa ait başarısızlıkları ya da
problem durumları da gözleyerek, başarılı olmaları için yardımcı
olunabilir.
 Eşli hareketlerde en azından haftada bir seçtiği eşini değiştirmek. Böylece
çocuk, farklı insanlara uyum sağlayabilmeyi ve birlikte çalışabilmeyi
öğrenmiş olacaktır.
 

Hoşgeldin!

Sitemize hoşgeldiniz, avantajlardan yararlanmak için kayıt olabilirsiniz.

Kayıt Ol!

23 Yıldır Sizlerle

23 yıldır sizlerleyiz. Türkiye'nin ilk okul öncesi eğitim platformu
Geri
Üst