Puanları
48
Solutions
0
- Katılım
- 30 Nis 2006
- Mesajlar
- 3,030
- Tepki Skoru
- 47
- Puanları
- 48
- Konum
- İstanbul
Kayseri'nin Yahyalı ilçesinde, midibüsün Çamlıca 3 Barajı'na düştüğü kazada hayatını kaybeden 22 yaşındaki Handan Aydın'ın, KPSS'ye hazırlandığı ve sınav stresini atması için öğretmen ablası tarafından geziye götürüldüğü öğrenildi.
Kazadan yaralı olarak kurtulan Aydan Arısoy, yaptığı açıklamada Kastamonu Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği son sınıf öğrencisi olan kardeşi Handan Aydın'a, sınav stresini atabilmesi için geziye katılması konusunda kendisinin ısrar ettiğini söyledi.
Kardeşinin olaydan bir gün önce Gülşehir'e geldiğini belirten Arısoy, şöyle devam etti:
"Akşam bizde kaldı. Sabah 'geziye gidelim' diye ben ısrar ettim. Üniversite son sınıftaydı, öğretmenliği çok seviyordu, KPSS sınavına hazırlanıyordu öğretmen olacaktı. Sınava çalışmaktan dolayı çok gerilmiş strese girmişti. Sınavı kafasına çok takıyordu. Stres atması için geziye götürdüm. Abla olamadım, Handanımı kurtaramadım. İki ay sonra öğretmen olacak, doğacak kızımın oda takımını alacaktı. Hep onun hayalini kurar, 'abla öğretmen olunca yeğenimin oda takımını ben alacağım' derdi. Hayaline kavuşamadan kara toprağa kavuştu."
Olayı duyduktan sonra Gülşehir'deki evine gelen arkadaşları da Handan'ın çok eğlenceli ve neşe dolu bir insan olduğunu, okulda herkes tarafından çok sevildiğini ifade etti.
"Kazadan 15 dakika önce fren balatalarından koku gelmeye başlamıştı"
Geziye eşi ve baldızı ile katılan ve yaralı kurtulan enişte Çağlar Arısoy, Handan'ı kurtarmak için çok çaba harcadığını ama suyun çok bulanık olması nedeniyle geç kaldığını söyledi.
Kaza olmadan 15 dakika önce arabanın fren balatalarından koku gelmeye başladığını, endişeye kapılarak inmeyi bile düşündüklerini aktaran Arısoy, "Son rampada arabanın frenlerinin tutmadığı belli oldu. Arabanın motoru bayağı sıkıştı bunu hissedebiliyorduk. Şoförün yapabileceği bir şey kalmamıştı, normal yola dönemezdi. O yüzden stabilize yola girdi oradan dönemeyince araba kaydı ve suya düştü" diye konuştu.
"Midibüsün camlarını ellerimle kırdım ama kurtaramadım"
Arabanın içinin birkaç dakika içinde su dolduğunu anlatan Arısoy, şöyle devam etti:
"Özellikle arabanın arka kısmı suyun içinde kaldı. Ön taraf biraz daha yukarıdaydı. Eşim önde, baldızım Handan ile ben arkadaydım. Ben sol taraftakilerin üzerine düştüm, baldızım da benim üzerime düştü. Ben nasıl çıktığımı hatırlamıyorum. Sadece bir ışık gördüm. Cam gibi bir yer kırıktı. Orada önümde birisi vardı önce onu itekledim sonra ben çıktım. Daha sonra eşim 'Handan nerede' diye bağırınca tekrar suya girdim camları kırmaya çalıştım. Kenardan taş istedim. Taşla camlara vurdum kırılmayınca ellerimle vurarak camları kırdım. Su çok bulanıktı otobüsün içi hiç görünmüyordu. Elimi uzattım iki üç kişiyi o şekilde kurtardım. En son Handan'ı yakaladım. otobüsün üzerine taşıdım ve yuttuğu suları çıkarmaya çalıştım ama bir damla bile su çıkmadı. Oradan suyun kenarına taşıdım. Hiç nefes almıyordu. Biraz burada uğraştım ama yapacak bir şey kalmamıştı. Handan'ı kurtarabilmek için midibüsün camlarını ellerimle kırdım ama kurtaramadım. Çok üzgünüm."
Yardım için kaza yerinin yakınlarındaki şantiye çalışanları ve köylülerin geldiğini anlatan Arısoy, arabanın içi birden su dolduğu için birçok kişiyi kurtaramadıklarını söyledi
Kazadan yaralı olarak kurtulan Aydan Arısoy, yaptığı açıklamada Kastamonu Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği son sınıf öğrencisi olan kardeşi Handan Aydın'a, sınav stresini atabilmesi için geziye katılması konusunda kendisinin ısrar ettiğini söyledi.
Kardeşinin olaydan bir gün önce Gülşehir'e geldiğini belirten Arısoy, şöyle devam etti:
"Akşam bizde kaldı. Sabah 'geziye gidelim' diye ben ısrar ettim. Üniversite son sınıftaydı, öğretmenliği çok seviyordu, KPSS sınavına hazırlanıyordu öğretmen olacaktı. Sınava çalışmaktan dolayı çok gerilmiş strese girmişti. Sınavı kafasına çok takıyordu. Stres atması için geziye götürdüm. Abla olamadım, Handanımı kurtaramadım. İki ay sonra öğretmen olacak, doğacak kızımın oda takımını alacaktı. Hep onun hayalini kurar, 'abla öğretmen olunca yeğenimin oda takımını ben alacağım' derdi. Hayaline kavuşamadan kara toprağa kavuştu."
Olayı duyduktan sonra Gülşehir'deki evine gelen arkadaşları da Handan'ın çok eğlenceli ve neşe dolu bir insan olduğunu, okulda herkes tarafından çok sevildiğini ifade etti.
"Kazadan 15 dakika önce fren balatalarından koku gelmeye başlamıştı"
Geziye eşi ve baldızı ile katılan ve yaralı kurtulan enişte Çağlar Arısoy, Handan'ı kurtarmak için çok çaba harcadığını ama suyun çok bulanık olması nedeniyle geç kaldığını söyledi.
Kaza olmadan 15 dakika önce arabanın fren balatalarından koku gelmeye başladığını, endişeye kapılarak inmeyi bile düşündüklerini aktaran Arısoy, "Son rampada arabanın frenlerinin tutmadığı belli oldu. Arabanın motoru bayağı sıkıştı bunu hissedebiliyorduk. Şoförün yapabileceği bir şey kalmamıştı, normal yola dönemezdi. O yüzden stabilize yola girdi oradan dönemeyince araba kaydı ve suya düştü" diye konuştu.
"Midibüsün camlarını ellerimle kırdım ama kurtaramadım"
Arabanın içinin birkaç dakika içinde su dolduğunu anlatan Arısoy, şöyle devam etti:
"Özellikle arabanın arka kısmı suyun içinde kaldı. Ön taraf biraz daha yukarıdaydı. Eşim önde, baldızım Handan ile ben arkadaydım. Ben sol taraftakilerin üzerine düştüm, baldızım da benim üzerime düştü. Ben nasıl çıktığımı hatırlamıyorum. Sadece bir ışık gördüm. Cam gibi bir yer kırıktı. Orada önümde birisi vardı önce onu itekledim sonra ben çıktım. Daha sonra eşim 'Handan nerede' diye bağırınca tekrar suya girdim camları kırmaya çalıştım. Kenardan taş istedim. Taşla camlara vurdum kırılmayınca ellerimle vurarak camları kırdım. Su çok bulanıktı otobüsün içi hiç görünmüyordu. Elimi uzattım iki üç kişiyi o şekilde kurtardım. En son Handan'ı yakaladım. otobüsün üzerine taşıdım ve yuttuğu suları çıkarmaya çalıştım ama bir damla bile su çıkmadı. Oradan suyun kenarına taşıdım. Hiç nefes almıyordu. Biraz burada uğraştım ama yapacak bir şey kalmamıştı. Handan'ı kurtarabilmek için midibüsün camlarını ellerimle kırdım ama kurtaramadım. Çok üzgünüm."
Yardım için kaza yerinin yakınlarındaki şantiye çalışanları ve köylülerin geldiğini anlatan Arısoy, arabanın içi birden su dolduğu için birçok kişiyi kurtaramadıklarını söyledi
