Okuma arkadaşım bu bölümü mahfolursun!!!!!!!!!!
şimdi ne bu yaaa diyeceksiniz ama bi dinleyin hikayeyi sonra verin kararınızı.ben dokuz eylül üniversitesi okul öncesinden mezunum. Düz lisede sırf bu bölüm için eşit ağırlı okudum.öss de ilk senemde kazandım ve tek tercih yapmıştım.dokuz eylülde dahil bi çok üniversitenin 'sınıf öğr. Sosyal bilgiler öğr.türkçe öğr. Hukuk ve başka üniversitelerin birçok bölümünü puanım tutuyordu ama ben ki (hala kendime inanan mıyorum )sadece bu üniversitenin bu bölümünü seçtim ve kazandımmmm.şimdi diyorsunuz ee bunların nesi kötü.evet buraya kadar bi sorun yok gibi öyle değil mi? Devam edelim o zaman. Dört yıl işkence gibiydi. Durmadan oyuncak dik ,durmadan etkinlik yap,hiç bir zaman işine yaramayan ve asla da yaramayacak olan ödevler için hocaların peşinden koş.kampüste herkes keyif yaparken sen elinde oyuncaklarla (kendi yaptığın uyduruk karton kumaş işi)sine sine dolaş ve herkes sana bakıp gülsün alay edtsin.sen işte o aşamada anlamaya başlarsın yanılış mı yaptım aceba demeye, başlarsın isyana.herkes derse girer çıkar sonra bakar keyfine sen hemen oyuncak dikmeye ,etkinlik peşinde koşmaya başlarsın.tanıdık eş dost sorar ne kazandın diye.: 'okul öncesi öğrt.'dersin çoğu:' oda ne ki?'der çoğuda :'aman başka şey okusaydın mesela daha yükseğini.ne olucak ondan.'der.ve sen birdaha hiç kimse ne okuyorsun diye sormasa diye dua edersin bi ortamda.neyse üniversite biter kpss.eşşek gibi çalışırsın seni veririler 74 le sözlemeli şırnağa.3 sene sonra 45 çekenleri batıya verirler.(okul öncesi şartya,gerekli ya-yeni akıllarına gelir.)sen büyük bi hevesle başlarsın işe.okulda kimse kale almaz umursamaz önemsemez daha doğrusu öğretmen olarak görmez seni.toplantılara çağırılmazsın sen anasınıfısın ne gerekvar çıkma işte sınıftan.zaten önemli olsan meb sana tenefüs hakkı verirdi o bile yor çıkma sen sınıftan çocuk bak dolaşma ortalıkta.hani haksızda değiller çocuk kusar, altına yapar,yemeğini yiyemez ,tuvaletini yapamaz vs hepsini sen halledersi.eee sen bakıcınya.sonra sosyal boyutu var öğt camiasının hiç bir sosyal faliyetten haberin olmaz sap gibi sabah sınıfa girer akşam sınıftan çıkarsın işin bu ya.öğretmen arkadaşları ortamın sosyalliğin sohbetin dert ortağım olamaz senin sen anasınıfısın çıkma sınıftan garip gelir onlara çıkarsan.ve hemen müdürün ters ters bakar senin ne işin var dışarda derse git görevini ihlal etme para kazanıyorsun sen bundan der gibi.ve hatta canı baçka şeye sıkılırsa bunu dile de getirir herkesin içinde.komşuların önce merakla sorar ne öğretmenisin 'ana sınıfı '(dersin dilin ve dişinin arasında çünkü bilirsin alacağın tepkiyi) hemen burun kıvırırlar.ve o bakışları değişir.ha zaten mezun olunca okul öncesinini unuyacaksın artık ana sınıfısın.kimse bilmez o üniversitede sana empoze edilen teorik şeyleri ,yok öyle bilen okul öncesini flan zaten.öğretmenler odasına çıkıp iki çift laf edemezsin kafanı dağıtamazsın.senin tenefüsün yok.zaten herkeste uzak durur senden çünkü sen okulun en alt tabakasısın.hem zaten ne konuşacaksın ki dersin benzemez ,çocukların eğitim yaşı benzemez,girişin benzemez ,çıkışın benzemez.okul içinde terkedilmiş bölge gibidir sınıfın.kimse gelip geçmez girip çıkmaz.veliler tam bi baş belası hergün biri dikilir başına sana öğretmenlik taşlar.bi de bakmışsın bi gün bi karar name gelir ve şunu anlatır.'''çilekeş öğretmenim ben senin atama kararnamendeki çocuk gelişimini siliyorun sadece okul öncesi kalıyor.yani sen liseye flan geçerim sanma bu işi emekli olucaya kadar yapacaksın.sana sormuyorum çünkü sen anasınıfı öğretmenisin gerek yok imza:meb.'''bakanlığı ararsın kimse ilgilenmez bulunduğun yerdeki mem e gidersin kinse bişi bilmez.internetten araştırısın bi sonuca varamazsın.çırpınır çırpınır bir hiçliğe varırsın.elinden bişi gelmez boyun büker oturursun sonunda .bayram seyran olunca illa gösteri yaptıracaksın çocuklara.eee okul eğlenecek şenlenecek .ve işler böle yürürken birde bakmışsın bu işi yapmaktan nefret ediyorsun.çocuk görmek istemiyorsun.okuduğun üniversitedende bölümdende öğretmenliktende nefret ediyorsun.geri dönş yok .ya işi bırakıp evde oturacaksın yada 65 yaşına kadar bu işi bu ağırlığın altında yapacaksın.arkadaşım öss kitapçıklarında gördüğün gelecek bu .bundan ötesi asla yok bi beklentin olmasın.ben bunları çok sevdim hoşlandım diyorsan buyur oku.okuda gör.
'''sevgi ve saygılarımla tüm adaylara''' diyerek bitirmek isterdim ama bana gösterilmeyen sevgi ve saygıyı artık bende kimseye gösteremiyorum. üzgünümmm
şimdi ne bu yaaa diyeceksiniz ama bi dinleyin hikayeyi sonra verin kararınızı.ben dokuz eylül üniversitesi okul öncesinden mezunum. Düz lisede sırf bu bölüm için eşit ağırlı okudum.öss de ilk senemde kazandım ve tek tercih yapmıştım.dokuz eylülde dahil bi çok üniversitenin 'sınıf öğr. Sosyal bilgiler öğr.türkçe öğr. Hukuk ve başka üniversitelerin birçok bölümünü puanım tutuyordu ama ben ki (hala kendime inanan mıyorum )sadece bu üniversitenin bu bölümünü seçtim ve kazandımmmm.şimdi diyorsunuz ee bunların nesi kötü.evet buraya kadar bi sorun yok gibi öyle değil mi? Devam edelim o zaman. Dört yıl işkence gibiydi. Durmadan oyuncak dik ,durmadan etkinlik yap,hiç bir zaman işine yaramayan ve asla da yaramayacak olan ödevler için hocaların peşinden koş.kampüste herkes keyif yaparken sen elinde oyuncaklarla (kendi yaptığın uyduruk karton kumaş işi)sine sine dolaş ve herkes sana bakıp gülsün alay edtsin.sen işte o aşamada anlamaya başlarsın yanılış mı yaptım aceba demeye, başlarsın isyana.herkes derse girer çıkar sonra bakar keyfine sen hemen oyuncak dikmeye ,etkinlik peşinde koşmaya başlarsın.tanıdık eş dost sorar ne kazandın diye.: 'okul öncesi öğrt.'dersin çoğu:' oda ne ki?'der çoğuda :'aman başka şey okusaydın mesela daha yükseğini.ne olucak ondan.'der.ve sen birdaha hiç kimse ne okuyorsun diye sormasa diye dua edersin bi ortamda.neyse üniversite biter kpss.eşşek gibi çalışırsın seni veririler 74 le sözlemeli şırnağa.3 sene sonra 45 çekenleri batıya verirler.(okul öncesi şartya,gerekli ya-yeni akıllarına gelir.)sen büyük bi hevesle başlarsın işe.okulda kimse kale almaz umursamaz önemsemez daha doğrusu öğretmen olarak görmez seni.toplantılara çağırılmazsın sen anasınıfısın ne gerekvar çıkma işte sınıftan.zaten önemli olsan meb sana tenefüs hakkı verirdi o bile yor çıkma sen sınıftan çocuk bak dolaşma ortalıkta.hani haksızda değiller çocuk kusar, altına yapar,yemeğini yiyemez ,tuvaletini yapamaz vs hepsini sen halledersi.eee sen bakıcınya.sonra sosyal boyutu var öğt camiasının hiç bir sosyal faliyetten haberin olmaz sap gibi sabah sınıfa girer akşam sınıftan çıkarsın işin bu ya.öğretmen arkadaşları ortamın sosyalliğin sohbetin dert ortağım olamaz senin sen anasınıfısın çıkma sınıftan garip gelir onlara çıkarsan.ve hemen müdürün ters ters bakar senin ne işin var dışarda derse git görevini ihlal etme para kazanıyorsun sen bundan der gibi.ve hatta canı baçka şeye sıkılırsa bunu dile de getirir herkesin içinde.komşuların önce merakla sorar ne öğretmenisin 'ana sınıfı '(dersin dilin ve dişinin arasında çünkü bilirsin alacağın tepkiyi) hemen burun kıvırırlar.ve o bakışları değişir.ha zaten mezun olunca okul öncesinini unuyacaksın artık ana sınıfısın.kimse bilmez o üniversitede sana empoze edilen teorik şeyleri ,yok öyle bilen okul öncesini flan zaten.öğretmenler odasına çıkıp iki çift laf edemezsin kafanı dağıtamazsın.senin tenefüsün yok.zaten herkeste uzak durur senden çünkü sen okulun en alt tabakasısın.hem zaten ne konuşacaksın ki dersin benzemez ,çocukların eğitim yaşı benzemez,girişin benzemez ,çıkışın benzemez.okul içinde terkedilmiş bölge gibidir sınıfın.kimse gelip geçmez girip çıkmaz.veliler tam bi baş belası hergün biri dikilir başına sana öğretmenlik taşlar.bi de bakmışsın bi gün bi karar name gelir ve şunu anlatır.'''çilekeş öğretmenim ben senin atama kararnamendeki çocuk gelişimini siliyorun sadece okul öncesi kalıyor.yani sen liseye flan geçerim sanma bu işi emekli olucaya kadar yapacaksın.sana sormuyorum çünkü sen anasınıfı öğretmenisin gerek yok imza:meb.'''bakanlığı ararsın kimse ilgilenmez bulunduğun yerdeki mem e gidersin kinse bişi bilmez.internetten araştırısın bi sonuca varamazsın.çırpınır çırpınır bir hiçliğe varırsın.elinden bişi gelmez boyun büker oturursun sonunda .bayram seyran olunca illa gösteri yaptıracaksın çocuklara.eee okul eğlenecek şenlenecek .ve işler böle yürürken birde bakmışsın bu işi yapmaktan nefret ediyorsun.çocuk görmek istemiyorsun.okuduğun üniversitedende bölümdende öğretmenliktende nefret ediyorsun.geri dönş yok .ya işi bırakıp evde oturacaksın yada 65 yaşına kadar bu işi bu ağırlığın altında yapacaksın.arkadaşım öss kitapçıklarında gördüğün gelecek bu .bundan ötesi asla yok bi beklentin olmasın.ben bunları çok sevdim hoşlandım diyorsan buyur oku.okuda gör.
'''sevgi ve saygılarımla tüm adaylara''' diyerek bitirmek isterdim ama bana gösterilmeyen sevgi ve saygıyı artık bende kimseye gösteremiyorum. üzgünümmm