Bİr okul mÜdÜrÜ nasil para toplar?

[Taylan GÜZEL]

Bir okulu ve içerisinde yüzlerce geleceği emanet edersiniz okul müdürüne. Sonra dersiniz ‘Bir okul müdürü kadardır’ Okullarımızda hâlihazırda birer kadrolu hizmetli çalışanımız ya vardır ya yoktur. Ama okullarımız temizlenmek zorundadır. Okulun muslukları bozulur, lambaları patlar. Bilgisayar ya da telefonlar çalışmaz olur bir gün. Okullara devletin verdiği internet bağlantısıyla yetin derseniz kimse bağlanamaz internete. Başka hatlar almak zorundasınız. Fotokopi masrafı hiç bitmez. Eğitimin temelinde kağıt vardır. Giren çıkanı gözetlemek zorundadır okul müdürü. Güvenlik elemanı gözü kulağıdır okulun. Bir gün tuvaletin aktığını duyarsınız. Yarını bilemeyen müdüre dört yıllık stratejik plan yaptırırsınız. Oysa o yarını bile zor planlar. Eğitim- Öğretimle ilgilenecekken bilmem kimin anketi dolacaktır, acil yazı gelmiştir cevaplanacaktır. Denetmenler gelivermiştir o arada, şunu getir şunu götür. Yada Bimer’e lüzumsuzun birinin yazdığı iki satır yüzünden komşu okulun müdürü muhakkik oluvermiştir. Arkadaş amir gibidir sıkıysa cevap verme sorduklarına. Proje üzerine proje gönderirsiniz okullara. Kolaydır proje planlamak. Yap dersiniz, hatta şu kadar proje göndermezsen der parmak sallarsınız. Tam sınıfları denetleyecekken falan veli gelir yada acil toplantı vardır ilçede ilde falan salonda.
Yapmak zorundadır müdür hepsini. Şikayet de edemez, ederse ‘bırak kardeşim yapamıyorsan, bir yapan bulunur’ deyiverir birisi. Şimdi bir okul müdürü eğitim- öğretimin neresindedir? Başarılıysa yada başarısızsa ölçü nedir? ‘Nasıl yapsam da para toplasam’ı aslında çok düşünmez. Para toplamanın yolu bellidir. Herkes bilir.’ Hadi velilerimiz, ne olur, bakın bu çocuklara her şey.’ Veren verir vermeyen vermez. Biraz fazla konuşursan, hatta yalvarırsan gönderirler Bimer’e bir mail, biter işin. Kırk takla atmaktır müdürün işi. İşi bilen müdür olmak zorundasın. Ey servisçi ne vereceksinin pazarlığını yapsan mı yapmasan mı? Üç liraya gösterilen dandik sinemanın bir lirasının aile birliğine kalmasının planını nasıl yapmazsın? Hiç bilmiyorsan git bir profosyönel organizasyon firmasıyla anlaş. Onlar bir yemek düzenlerler filan yerde. Biletleri satarlar duygu sömürüsüyle ona buna. Yarısını aile birliğine yarısını kendi ceplerine. Kermesler yapılır sene sonunda. Ne sağlık, ne eğitim. Kaç para toplayabilirim de şu okulun şu yarasını pansuman edebilirim? Belediyelerde adamını yada velisini bulana müdürler çok şanslıdır. Boya- badana yapar belediye, bahçeye onu bunu yapar. İsterse konferans salonu bile yapar. Nasıl yapsam da şu belediye başkanına yaklaşsam demez mi müdür? Derse suçlu mu? Öğrencisinin karşısında, velinin karşısında, birazda yardımcı olsun diye öğretmeninin karşısında eziktir isterken. Yardımcı olan öğretmenine kayar gönlü, sevgisi. Oysa bilir para toplamayan, toplamak istemeyen öğretmeni de haklıdır.
Birde hesap vermek vardır sonunda. Beş kuruş veren satın alır okulu tüm mevcuduyla. ‘Ne yapıyorsunuz bu kadar parayı’ Ne yapsın katlar yatlar almıştır, bankalarda istiflemiştir tüm parayı. Ne kadar kolaydır çalmak karayı.
Umuyoruz ki, ümit ediyoruz ki kim geldi, kim gitti, o mu oldu genel müdür bu mu grup başkanı, il müdürü falan mı oldu filan mı biter biran önce de eğitimin asıl işleri konuşulmaya başlanır artık. Gün geçtikçe neslimizi kaybediyoruz, geleceğimizi kaybediyoruz. Başarı yada başarısızlık ölçeceksek, hele birde performansa falan geçeceksek düzeltelim bu işleri.
Bu haliyle başarısız yönetici olamaz. Başarılı yöneticide olamaz. Para toplayan mı başarılı, toplayamayan yada toplamayan mı?
Yılların derdi bu, çözene minnettar oluruz. Görevini yapıyor olsa da minnettar oluruz. Okul yöneticilerinin üzerinde alın artık bu yükü.
Hesap yapmak kolay. Toplama işlemi altı-üstü. Eminim yapabilirsiniz.